lost ta türk olması durumunda olabilecekler

entry290 galeri1
    140.
  1. I'm: Sun ı love Cufcuf
    sun: what?
    1 ...
  2. 139.
  3. bu adam 'adada yılın futbolcusu' seçilen ilk türk olur gibi geliyo bana...
    0 ...
  4. 138.
  5. ilk bölümlerde güneşlenmekte olan shannon'a yoğurt sürerdi.
    0 ...
  6. 137.
  7. 136.
  8. türkü söylerdi.
    -ada sahillerinde bekliyorum. hergün yollarını gözlüyorum. haydi hep beraber.
    1 ...
  9. 135.
  10. bavulunu deli gibi arayan bulduğunda içinden çıkan sucuk, salatalık, turşu, gibi bir sürü yiyecekle en az 6 ay adada rahat rahat dolanan kesin türktür.
    0 ...
  11. 134.
  12. diğer vatandaşların da aslında türk olduklarını, kabul etmemeleri halinde cezalandırılacaklarını söylerdi.
    1 ...
  13. 133.
  14. sabah uyanma sahnesinde hemen kendini belli ederdi. soyle gerinip, dalgayla oynayan birini gorurseniz bilinki o bizdendir.
    1 ...
  15. 132.
  16. adadan kurtulma yolu olarak adanın yakılması.
    3 ...
  17. 131.
  18. adanın çeşitli yerlerine "ya sev ya terket" yazar.
    5 ...
  19. 130.
  20. -Türk: Jack? Abi sen doktordun de mi?
    -Jack: He.
    -Türk: Abi şindi benim bacakta bi kitle var..yumru gibi bişe. Ne olabilir abi? Açsam bi bakıveren mi be abi?
    -Jack: La havle vela kuvvete...
    0 ...
  21. 129.
  22. kadınlar sürekli kıçlarını kollamak zorunda kalırlardı ve büyük olasılıkla karaduman gelip onları alsın diye dua ederlerdi.
    0 ...
  23. 128.
  24. desmond ile derin bir oo bilader muhabbeti kurulabilirdi.
    (bkz: desmond hume)
    2 ...
  25. 127.
  26. millet balık avlarken, dibe dalıp kum çıkarırdı.
    0 ...
  27. 126.
  28. türk, -denize külotla ve şamrel yardımıyla girerdi.
    -jack'i artistlik yapmakla suçlar ve orda burda arkasından konuşurdu.
    -yanında türkçe-ingilizce sözlük bulundururdu.
    -orta yaşlarda bi teyzeyse eğer, hergün sahili süpürürdü.
    -aşure pişirirdi.
    -bunada şükrederdi.
    -kazadan sonra sıçmaya bile yol duasını okuyup öyle giderdi.
    -mustafa topaloğluysa eger, dizinin adı 'hangimiz nerdeyiz ki?' olurdu.
    0 ...
  29. 125.
  30. her sözcüğün sonuna a.q sözü eklenirdi.

    sawyer'in tahtı sallanırdı(bakkal acılması muhtemel olurdu cünkü)

    domuz eti de olsa mangal yakılırdı.

    korku dolu sahnelerde allah allah nidaları yükselirdi.
    1 ...
  31. 124.
  32. sahile gecekondu yapıp darmadan kaçak elekriği çekti mi tamam. 2 günde bir ormana gidip mangal yakar.
    0 ...
  33. 123.
  34. adada arazi mafyası furyası başlar eko nun kilisesinin yanına mescid yapıştırılırdı ada da mekanik bir problem olduğundan da kabenin yönü bulunamazdı.
    0 ...
  35. 122.
  36. çizgili pijaması, beyaz fanilası, elinde sigarasıyla okyanus'un o uçsuz buçaksız sahilinde fantezilere dalacaktır. sonra ağırbaşlı ve vakur bir halde çalı çırpıyla balık pişirmeye çalışan sawyer'ın yanına yaklaşıp ;

    - çekil şurdan çekil, mundar ettin balığı iki lokma kaldı.

    uçak enkazını sawyer'dan daha hızlı bir şekilde yağmalayıp , alınmaya değer gördüğü tek materyal ile enkazın arasından çıkıp sayid'e seslenecektir ;

    - sayiiiid, olm iki kişi daha kap gel. 52 deste buldum, bi kanlı batak çevirelim.

    bir sabah sun'ın kendi elleriyle yaratmış olduğu o küçük seraya yaklaşıp ;

    - "abla bu sene şahane domates verdi ya toprak" diyecek ve o domatesi kopartıp beyaz fanilasına akıta akıta yiyecektir.

    çizgili pijamasının cebinden geçmiş hayatından kalma yeni puanlıyı çıkartıp nostaljik hayallere dalarak hugo'nun yanına yaklaşıp ;

    - tombalak olm, sen iyimişsin bu işlerde. söyle bakayım altıncı ayak gülengül mü ece kız mı.?

    bir gece sahilin kuytu bir köşesinde gitarına akor çeken chalie'ye yaklaşıp ;

    - lan sarı oğlan, siz böyle bi gitar, bi kumsal, bi ateş gördünüz mü hemen dalarsınız "akdeniz akşamları" na. şöyle adam gibi bişey çal , efkarımı dağıt, valla alırım elinden onu kafanı gözünü patlatırım.

    sahilde yaralıların tedavileriyle uğraşan jack'e yaklaşıp ;

    - abi şimdi oldu da adadan kurtulduk diyelim. benim 2500 gün ödenmiş sigorta var. şimdi gidince askerliği de ödeyim diyorum. sağlık bakanlığına bi dilekçe yazsam, adada ki günleride toplatıp sonra yaştan emekli olabilir miyiz hacı.?

    ormanda elinde ki isveç ordu çakısıyla ağaç parçası yontmaya çalışan locke'un yanına oturup ;

    - usta bende babadan kalma bi çifte su verilmiş bursa çakısı vardı. sana yeminle söylüyom devir şu ağacı truva atı oyarsın.

    deniz kıyısında elinde küçük bir ağ ile balık tutmaya çalışan jin'e gidip ;

    - abi ben dışardan seni gözledim, efendi delikanlı birine benziyorsun. şimdi söylesem mi söylemesem mi diye çok düşündüm. ama bu sun yenge sayid'e çok kaş göz ediyo. mazallah ormanlık yerdeyiz, yakışık almaz, sonra insanlar olduk olmadık dedikodu çıkarır.
    3 ...
  37. 121.
  38. Tecavüz ve gasp oranında %100 artış oranı.
    0 ...
  39. 120.
  40. türk-ne iş yaparsın locke?
    j.locke-işte bıçaklar böyle hmm!? bıçak falan atarım ne biliyim
    türk-serbest meslek yani
    j.locke-!?+$/
    2 ...
  41. 119.
  42. Kesinlikle çişi gelince denize giriyorum ayağına denize işerdi.
    1 ...
  43. 118.
  44. ceylan wurur balık tutar mangalını yakar.
    1 ...
  45. 117.
  46. o ada da büyük bi kabile oluşurdu *
    0 ...
  47. 116.
  48. locke'u alıp tavla turnuvası düzenlenirdi.
    Sawyer pis dayak yerdi(Kate kıskanılırdı.)
    jack evin oğlu gibi sevilirdi. oğlum bak bakıyım şu tansiyonuma çok fena oldum kara duman çıkınca denilebilirdi.
    Shannon ormanda kıstırılırdı.
    Sayid'in silahı çalınıp bıldırcın avlamaya çıkılırdı.
    Jin'e Tükçe küfür öğretilirdi.
    Millet yaban domuzu yerken,rakı balık yapılırdı.
    Sahildeki evlerin tapusu alınırdı.Yazlık olarak kullanırdı.
    son olarak;
    Desmond:See you an another life bradha!
    Türk:Doğru söyluyosun hacım,önemli olan öteki taraf...
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük