Gerek sözlük içindeki Özel mesajlardan gerek lost bitti mi ortamda yapılan konuşmalardan, gerek erkek arkadaşın kate austen'i görünce suraf ifadesinden, gerek kız arkadaşın sawyeri görünce çektiği derin bir "ahhh" tan dolayı varılmış kanı bu.
Sahiden de Var böyle bi olay. Var var biliyorum ben. özellikle kadın yazarlar da daha da fazla görülen bir olay bu. Hayır, zamanında hagi'ye aşık olan tv'de görünür görünmez "babam anlar mı acaba" diye kıçı 3,5 atan suratı da kırmızının her tonuna bulanan, her belki olur ya dediğimde "ulan sen kimsin o kim be" laflarının ardından, şebnem ferahtan "kalbim ellerim kadar küçük değil" şarkısı çalınca ümitlenen biri olarak kendimden biliyorum bu platonik aşkın zorluğunu ben. O yüzden de yadırgamıyorum. ( niye güldün? terry grandchaster'e aşık olan bendim sanki? )
jack shephard hakkında aşığım o'na bayılıyorum falan yazanlar diyenler var misal. Hayır arıza tiplere aşık olma eğilimini gerçekleştiren sen olmasan tamam diyecem de adam bildiğin düzenli tertipli evden işe işten eve giden bir adam. Koluna dövme falan yaptırmış ama yok kardeşim. Kahraman gibi adam. Evlen bu adamla sallanan koltukta beraber yaşlanırsınız bununla . dinle beni sen. Vazgeç bu sevdadan.
james sawyer ford sonra, aha bak bu tam arıza psikopat falan. eve gelmez bu, tüm gün evde tırnaklarını yersin acaba kimin koynunda diye. Kabul et yersın. Hırsızlık yapar, kumar da oynar bu tip. Tamam haklısın adam tüm fizik ahlak bilgisi kurallarını hayallerinde altüst falan ediyor ama yok uğraşılmaz bununla. Omuzları da düşük hem bunun. Ehehhe...
keza, Sayid jarrah? akan sular durdu di mi? Normalde o ne be arap bacı diyebileceğin bir adam bu. kaldı ki dizinin bence joker adamı. Nereye koyarsan koy adam joker gibi arkayı dörtleyen tiplerden. görev adamı. Tam bizden tam bizim içimizden. Hayır biri yan gözle falan baksa adamın tırnaklarını söker yedirtir adama, hatta bu "ciğerini sökerim lan senin" diye adama dalarda, korkarsın. sonra "ay denyoya bak kıro musun sen be ne var baksa. Hayret bişi" falan diyecek de yine sensin bilirim.
desmond david hume var bi de, aha orda dur işte. Bundan yıllar önce borç aldığın arkadaşı görürsün yıllar sonra, ne oldu bizim para diye sordu muydu, borsa düştü sen bana borçlusun dersin, sana bakarak, "ahirette görüşürüz kardeşim hesabım bitmedi başka hayatta görüşmek üzere selametle" der tehditkar tavırla. Hayır bu desmond, see you in another life brother diyince hoş oluyor da bu adam böyle diyince niye bu kadar koydu o'nu anlamadım? hoş ama sıkıcı bi tip, yıllarca aynı kadına aşık olmalar, ölmek üzereyken ekranda kadını gördün mü ağlamalar falan filan. ideal bir eş, çocuklarının babası balkonun mangalcısı falan olur bu. is yapar duvarları, Ağlar sonra, ağlak herifleri de sevmeyiz biz. Geleceği de görüyor geçmişi de hem. "çocuğumuz doğunca veremicen sen o kiloları gördüm ben, bu yaz annem tatile gelecek 3 ay bizde dün gördüm yemek yerken" dese kıyametı koparırsın biliyorum. Yaparsın yani bunu.
Erkekleri de unutmadık tadında bir de, kate austenimiz var karşımızda tam taşlığıyla. buna da aşık tipler var aramızda evet. hayır bi düşün gelir mi bu kadın, bizim aile ortamlarına? Ha gelir mi? O ananın hamur kokan ellerini bu kadın mı sarılıp öpecek? Buna mı gelin dedirtecen? Ya bi gittt ben senle hiç konuşmam bi daha.
Tanım: Başlı başına bitirme tezi gibi bir olay. Yanında aynı vasıflara sahip birileri varken gözün dışarıdan olması başka bir şey değil o ayrı.
arkasında nuno gomes yazan forma giydiğinizde babanınızın "kim şimdi o? az biraz özüne dön adam ol lan azıcık" lafına, "ne yani şimdi nunolar messiler varken terakkisporda oynayan kazımın formasını mı giyeyim" tadında bakış attığımız olay. Eskiden çok eskiden her birimizin yaptığı şey. ister lost olsun, ister hayat ağacı platonikliğin dibine tüpsüz dalma aha bu. Buradan hayat agacındaki sam'e ve bir de unutmadan lise yıllarında deliyüreklerin giydiği uzun deri ceketli her bir miroğllarına selam ederim.