hiçbir soruya cevap verilmemesinin yanında, 2 saat boyunca john locke'ın adanın yerel bitkilerini ve adada yaşayan değişik türde hayvanları belgesel tadında anlatmasından korkulan bölümdür.
bizim türk halkı tabi kemal sunal filmleri gibi bitecek zannediyordu lost'u da. mutlu sonla bitecek sandınız değil mi ? haha. bir tane gemi gelecek, hepsini kurtaracak, o gemi turist gemisi falan olacak, adadakiler o geminin içerisinde evlenecek, hatta hamile kalanlar olacak falan.
umulanı vermeyen bölüm olarak tarihe geçmiştir. biz ara bölümleri niye seviyorduk? aynen bunu diyorduk. "off süper bölümdü, bakalım haftaya ne olacak".. ee geldi son bölüm? tabi cevaplamayacaklar. çünkü size o hazzı 6 bilemedin 5 sene boyunca yaşattılar. bir şekilde bitireceklerdi zaten. ama haklısınız evet. final bölümünde diziye ait bir şey göstermemeleri gerekiyordu. koskoca bir dharma logosunun altında bir herif. bugüne kadar ki akılda kalan soruları sıra sıra başlayarak cevaplardı. sonra kamera dönerdi, izleyiciler arasında bizim lostişler. alkışlıyorlar falan... haydi hoppala bitti. bu dizi belgesel olsaydı bunu bekleyebilirdik.
olamaz ya 6 yılımı verdim! ailemden daha fazla zaman geçirdim nerdeyse. birçok soru işareti var. onlar madem ölüydü, sayid neden çok sevdiği karısıyla değilde shanonlaydı anlamadım. filmden gerçi hiçbirşey anlamadım. internetten senaryoya baktm ne yapmaya çalıştıklarında. aslında çok güzel. ah birde diziye yansıtabilselerdi..
bu bölüm için kısaca ''fiyasko'' demek yeterlidir. ama öyle - beklentiler yüksekti, ne yapsalar tatmin olmazdık - falan gibi bir fiyasko değil. en şaaşalısından fiyasko!
koca bir hayal kırıklığıdır.gerçi lost izleyenleri muhteşem bir final beklemeyi çoktan bırakmışlardır ama bu kadar fantastik çocuk edebiyatına dönüştürmelerini hala anlayamamaktayım.