aslında bu sözcüğün anlamı bir amerikalı için çok derindir. güçlü olanların en ufak bir zaafiyetinde "zayıflık gösterdi" diye aralarından attığı bir insanı geçin, looser olmak en korkutucu rüyalarıdır.
bir atasözünün dediği gibi zaferlerin babası çoktur, yenilgiler hep öksüzdür.
yer, oslo açıklarıdır. eski model bir arabanın için çeşitli ülke ve ırklardan 5 öğrenci vardır. bu öğrenciler o gün memleketine dönecek olan chosen'ı hava alanına götürmektedir. gırgır, şamata herzamanki gibidir. bir an şöyle bir diyalog yaşanır;
chosen: olm varya şimdi beni bırakıyosunuz, yarın zeyit'i de bırakıcaksınız. işte o zaman eve dönüş yolunda arka koltukta tek başına oturunca anlıycaksınız yalnız kalmayı. 8 kişiydik kaldınız 3 ehehe mehehe...
herkes: ....
(akabinde)
görkem: he valla lan. olm ne güzel 5 ay geçirdik di mi lan looser? looser: .... (bi'şey düşünüyo)
chosen: ....
görkem: ....
looser: o zaman ön koltuğa otururum aq.
görkem: ahahahaha
chosen: asdfjkjkaghkjgasdfa
evet. o looser'dır. dünyanın en yüzeysel insanıdır o. ağzına sıçarım ben onun. hayvan.
abim var ama erkek kardesim yok maalesef.
söyle bunun gibi bitane olsa, hergün yedi posta evire cevire dövsem,
canim su istediginde rüsvet verip mutfaga yollasam, bakkala ekmege yollayip gelince kapiyi acmasam, kizina koyacagi isimle dalga gecip havami bulsam, terlik firlatip ayak islerimi yaptirsam, arada bi basini oksayip "naber len hayta" desem, "kalk lan ordan" deyip televizyon izlerken elinden kumandayi alsam..
basina silah dayamadan ciddilesemeyen bir anten türü.
her şeyin tıkırında gitmesini dileyerekten uğurladığım yazar.
hem siz, ikiniz beraber ve omuz omuzayken hiçbir şeycikler olmaz.
etrafınızdakiler korksun anacım. *
türk'ün gücünü göstermeniz adına, dualarımız sizinle. *
en güzelinden, orta şekerli bir türk kahvesi içtim az önce... "neyse looser'in hali o çıksın fali" diyerek en edalı falcılar gibi sallaya sallaya kapattım fincanı.
10 dakika sonra açtım falı... amanııın ne göreyim??!! yol var... çok uzun bir yol... 3 vakte kadar gidecekmiş.. 3 dakika mı desem, 3 saat mi?? yok ben en iyisi 3 gün diyeyim... bir müddet buralarda olmayacakmış... 4 gün mü desem yoksa 4 hafta mı? 4 ay daha iyi olacak sanırım... pcyi de yanında götürecekmiş... hem de kalacağı evde wireless'de olacakmış. bu sayede kendisinden haber alabilecekmişim...
gerisi net çıkmamış. yorum yapamadım. sayılı gün çabuk geçer dedim kendi kendime. "iyi yolculuklar denmesi gereken birinci nesil yazar." kısmını gördüm fincanın kapağında. tanım olması açısından... "güle güle git güle güle gel"... *
başarılar dilediğim yazardır, ama kazanamaz bu ben size söyleyeyim. koca sene sözlükte takıl, okuldan kaç, "okul var abi kasar beni" deyip dershaneye gitme... hadi bunları geçtim arada kitap aç bir iki soru çöz be kardeşim. yok, onu da yapmaz, e n'oldu şimdi? stres mi yaptın? ne stres yapıyon kardeşim alla alla yaa. de get kaybol gözüm görmesin.