müşteri ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürünün, servis hizmetinin ve bilginin başlangıç noktasından tüketiciye kadar olan tedarik zincirindeki hareketinin etkili ve verimli şekilde planlanması, uygulanamsı ve kontrol altında tutulmasıdır.
türkiye için oldukça yeni bir sektördür. gümrük birliği-malların serbest dolaşımı ve serbest ticaret anlaşmaları gibi protokollerin yaygınlaşması ile dünyanın tek bir pazar haline geleceği ve bu süreçte de lojistik hizmetlere duyulan önemin giderek artması kaçınılmazdır.
ürün, hizmet ve insan gibi kaynakların, ihtiyaç duyulan yerde ve istenen zamanda temin edilmesi için bir araç olarak tanımlanabilir. Herhangi bir pazarlama veya üretim organizasyonunun lojistik destek olmadan başarılması çok zordur. Lojistik, nakliye, envanter, depolama, malzeme idaresi ve ambalajlama bilgilerinin birleştirilmesini kapsar. Lojistik işletme sorumluluğu, hammaddenin coğrafik konumlanması, prosesin işletilmesi ve ihtiyaçların mümkün olan en düşük maliyetle karşılanarak işin bitirilmesidir.
türkiye sınırları içinde yer alan nakliye firmalarının, tırlarının brandalarında yer alan nakliyat yazısının yerini lojistik olarak değiştirerek icra ettiklerini sandıkları sektördür. bu yüzyılın mesleği olacağı söylenir. ben uluslararası kaynakların yalancısıyım.
dıştan bakıldığında sorumsuz işleyen bir mekanizma gibi gözükse de her türlü aksiliğin yaşanabileceği, riski bol, hatayı kabul etmeyen, hata yaptığın anda farkedildiğin, planlamasını düzgün yapmazsan her şeyi bir anda kördüğüm hale getirdiğin, bol stresli yaşlandırıcı meslek.
(bkz: herşeye rağmen pişman değilim.)
insanlık varolduğu sürece yeryüzünden silinmeyecek olan bir meslektir lojistik. gelecekteki mesleğim. halk arasında pek bilinmez. misal sorarlar 'ne okuyorsun?' diye sen de büyük bir gurula 'lojistik' dersin. ama karşı taraf anlamaz ardından şu soru gelir: 'pardon ama lojistik tam olarak ne oluyodu?' sonra açıkla işin yoksa.
maddenin üretiminden kullanıcıya gidinceye kadar en az 3 alt birim kullanıyorsa ( taşıma -yükleme -stoklama-depolama ..gibi) bunun adı lojistik olur.zira sadece bir malı taşıma eyleminden söz ediyorsanız bunun adi nakliyeciliktir.
Mevcut ve öngörülen kuvvet yapısının, sistemler/platformlar, altyapı ve hizmetlerin ömür devri çerçevesinde, barışta, gerginlik/kriz döneminde ve savaşta, yetki ve sorumluluklara uygun yönetimini kapsayan faaliyetler bütünüdür.
pek çok organizasyon için hayati öneme sahip kavram. askeri alanda ne kadar önemli olduğunu söylemeye gerek bile yok belki.
ilginç kılmak için çin ile moğollar arasında ki çekişmenin lojistik yönüne dikkat çekmek isterim;
moğollar at biner ve çadırlarda yaşarlar, kentleri de kaleleri de yoktur, sürüleri ile birlikte yer değiştirirler ve karınları doyduğu sürece savaşmaya zorlanamazlar. çinliler ise şehirlerde yaşarlar. savunmak zorunda oldukları 1600 km boyunda bir sınırlarının yanı sıra saldırı zamanını ve yerini hemen her zaman kendi seçebilen bir düşmanları vardır. ancak yaya askerler 10 günlükten fazla erzak taşıyamaz ve bir günde 20 km'den fazla yürüyemezler. bu yüzden çin seddi yapılmıştır.
planlama ve organizayon iyi yapılmazsa varlığı olmayacak kavramdır aynı zamanda.
roma lejyonlarının lojistik hesaplarına göre bir asker her gün en az 1,3 kilo tayına ihtiyaç duyar. on günlük makul bir süre için yanına alacağı tayını ve silah ile zırhı ile birlikte 36,3 kilo taşıyabilir ve günde 20 km yürür. yani yiyecekleri tükenmeden 20 km yürür. bir yük hayvanı ise 9 kilo yiyip 113,4 kilo taşır. detaylı hesaplara girmezsek optimum durum 2 at 1 asker durumunda olur ve 10 günlük yiyecek stoku ile 290 ile 480 km arası yol alırlar. yolu düz varsayar ve araba kullandırırsak gidiş-dönüş 640 km yapabilirler(6 günde bir kez atları dinlendirmeleri gerekmesi, azalan verimler yasası gibi detayları atlıyorum). yani 320 km sonra erzak takviyesi olmazsa geri dönmelidirler.
ama kiev'den kırım'a gidip dönmek 965 km, pekin'den dış moğolistan'a ise 2574 km'dir. bu yüzden çinliler kuzeye bir depo kurmuş ve sefer sırasında oradan çıkan arabalar ile ordunun buluşması sayesinde ordunun alabileceği yolu uzatmışlardır. buraya kadar planlamaydı.
gelelim organizasyona; 1410 yılında pekin'den bir ordu çıktı ama depodan arabalar buluşma noktasına zamanında gelemediğinde felaket oldu. büyük iskender de aynı planlama ile donanması ile yola çıkan erzak ve ordusunu buluşturmak istemiştir. ama donanması buluşmaya gelmediğinden gedroisa çölü'nde (belucistan) neredeyse ordusunun tamamını kaybetmiştir.
çünkü açlık, susuzluk dışında bir orduyu en hızlı şekilde yok edebilecek düşmandır.
dünyada ileri hızla atılan sektörlerden biri. önemi büyük.
memleketimde 2 yıllık yüksek okulları (çoğunlukla) mevcut ve şunu adam gibi 4 yıllık kaliteli okullara çevirmedikleri gibi, oradaki öğrencilere yabancı dil bazında bir sikime yarayacak temel vermemektedirler maalesef.
firmaların kendi bünyelerinde ürünlerinin depolama/stok ve dağılımı ile uğraşmak istemedikleri noktada devreye giren tedarikçiler. Firmalar açısından avantajlı yer kiralama/insan gücü /stok-takip vs işler için özel paket programları için ayrılacak bütçe / nakliye vs düşünüldüğünde..
Ülkemizin önde gelen kuruluşları, Barsan Global -Tırsan ve Ekol Lojistik iyi birer örnektir.
belirli amaçlara ulaşmak için örgüt içinde malzeme hareketinin ve yerleşimin planlanması, uygulanması ve kontrol edilmesi ve bu malzemelerin hareket ve yerleşmesi ile ilgili destekleyici faaliyetlerin organize edilmesi.