Eylül 2009'da 2 gece konaklama şansı bulduğum, gerek güzelliğiyle, gerek insanlarının sıcakkanlılığıyla bende son derece kalıcı hatıralar bırakmış olan tertemiz sokaklarıyla ünlü bir Avrupa başkentidir. Kaledeki gözetleme kulesine çıkacak olursanız enfes güzellikte bir manzara izleme şansı bulursunuz. Şehrin neredeyse üçte birini kaplayan "Tivoli Park" muhakkak gezilmelidir.
yalnızca 2 adet gece kulübü olan şehir. gece kulüplerinde 3erli 5erli gruplar halinde dolaşan güzel ötesi kızlar yüzünden canım ülkeme dönmek istemediğim şehir.
Hafta sonu sırf enfes dondurmaları için gidilebilecek şirin bir şehir. Nehir kenarında inanılmaz güzel (ve çok ucuza) nutella dondurmasını yemeden sakın geri dönmeyin. ilk gelişte ne lan bu diyebilirsiniz ama eski şehir kısmı güzeldir. Burdan Bohinj ve Bled'e otobüsle günü birlik gidebilirsiniz. Her ikiside Abant ya da Uzungöl'e benzer. Pek tavsiye etmiyorum, bir numarası yok. Burda ne gördün diye soran olursa ben sik gördüm. Şaka değil göl kenarında uluorta mayosunu değiştiren bir pezevenk vardı. iki saatten kısa sürede trenle Zagreb'e de geçebilirsiniz. Zagreb bok gibi bir yer olduğundan bunu da tavsiye etmem. iki gün kafa dinlemek için Ljubljana da kalınabilir. Herşey ucuz, uçak bile (Adria Air) ama oteller ucuz değil. Bizim peynirli kol böreğinin aynısı olan "bürek" yiyebilirsiniz. Angaralı bir dönerci var burda, Ağa Kebab diye, fena değil. Havaalanından doblo gibi araçlar 9 Euro ya taksi gibi otelnize bırakır. Ancak akşam geç dönerseniz havaalanına sadece taksi var. Ben 25 Euroya anlaştım taksimetre 20 Euro yazdı. Siz şöföre 20 Euro teklif edin. Karanlıkta bayanlar yalnız havaalanına gitmesin, ormanlık ıssız yerlerden geçiliyor. Havaalanında Türk tır şöründen geçilmiyor. Şehirde toplu taşımaya hacet yok, yürüyerek gezilir. Velhasıl hafta sonu gidilir. Yağmurlu havalarda gitmeyin ve oturup dondurma alın.
