dinledikçe kulağa daha da hoş gelen, ışığı olan, ve başarılı olabilme kapasitesine sahip bir şarkıdır. we could be the same'i ilk dinlediği andaki hissiyatım ile kıyasladığımda kesinlikle daha iyi.
şarkı üzerinde biraz daha oynanmalı diye düşünüyorum. öncelikle ritm hızlanmalı, bu hali biraz bayıyor gibi. şarkıdaki geçişlere ve kırılma noktalarına el atılmalı ve vuruculuk eklenmeli. ayrıca aksan kesinlikle geliştirilmeli. bas tonlar biraz daha baskın olursa tadından yenmez bence.
şarkının sözleri oldukça coşturucu bu müziğe de yansıtılırsa top 5 muhtemel. diğer şarkıları dinleyince farkı daha bir anlayacaksınız.
şarkıyı dinledim ve her yerim rock kokuyor şu an.
ilk 5'e girebilitesi olduğunu düşündüğüm parçadır.
kısa bir not: müzik bilgisiyle yorumlamayı o kadar çok isterdim ki, ama müzik bilgim yok lan.
şarkının sözlerinin basitliğinden, vokalin yetersizliğinden, müziğin yüksek sadakate yakışmadığından falan bahsetmeyeceğim.
yahu o nasıl bir klip öyle ?
çok basit, sıradan, öylesine çekilmiş havasında. ülkeyi temsil edecek şarkının klibi böyle olmamalı. gerçi şarkıda böyle olmamalı da neyse.
klipte bir şey var ki gece kabusum olacak gibi. bateristin giydiği dar jean'e lafım yok, tercih meselesi de abi kameramana deseydiniz de zoom inleri arkadan yapmasaydı bari. bazen üstten yapmışlar o daha feci olmuş gerçi.*
adamlar takılmış yazmış. şimdi gelsin on numara piyasa .
nereden nereye . yüksek sadakat için on numara döner sermaye .
erovizyonu takan kim ?
sanki türkiyeyi erovizyon parçası yansıtıyor .
(bkz: mantığa gel)
darbuka bölümünü kes , evde bol bol dinle.
yüksek sadakat grubunun 2011 eurovizyon da "ülkemizi temsil" edeceği yine ingilizce özentisinin eseri olarak ortaya çıkmış şahsıma göre vasatın altında olan şarkıdır.
bu hala aşağılık kompleksi dürtüleriyle hareket ettiğimizin/ettirildiğimizin de kanıtıdır ayrıca.
yahu nedir bu avrovizyong? katılsak ne olur katılmasak ne? birinci olsak ne oluyor? muassır medeniyetlerin seviyesine mi çıkmış oluyoruz? kurtulalım kardeşim bu kompleksten ulan ne yarışmayı ne yarışmacıları kimse sallamıyor. bizde memleket meselesi anasını satayım...
devletin kurumu yemiyor içmiyor bi ton hazırlık yapıyor bi ton para harcıyor. ha efenim ülkenin tanıtımı bıdı bıdı bıt bıt yapanlar olacaktır. onlara da şöyle sormak istiyorum yok mudur daha etkin tanıtım yapacağımız bir yol?
ortaokul ingilizcesi seviyesinde yazılmış sözleri yüzünden beğenmediğim şarkı. hareketli desen hareketleri değil slow desen slow değil, değişik bir şey olmuş . ve yine eurovisionda şarkılarımızın olmassa olmazı darbuka bu şarkıdada var hiç oturmamış şarkıya açıkça söylemek lazım .
kısacası şarkıda ruh yok ruh , insanı etkilemiyor .
yağmurlu bir havada arabada giderken dinlenebilir ya da yaz tatiline giderken pencereni açıp dışarıya bakarken. şarkı da öyle zaten durup sakince dinlemekle coşmak arasında gidiliyor ama her ikisi de olmuyor, olmuyor. şarkı bir yol şarkısı o belli ancak eurovision için uygun değil. ilk on zor.
shake it up shekerim gibi bir şarkı ilk 5 yaptıysa sen neden böyle şarkılarla girersin ki. adamlar hareket istiyor. madem bu tür şarkılarla girip birincilik olayını kafandan atıyorsun türkçe yap bari!!