*** neşat ertaş gibi cevap verir misin bir kaç soruma ?
Hee evladım, Neşet Usta’nın diliyle, gönül lisanıyla konuşmaya çalışırım... Sorularını sor hele, nasipse yüreğimizle cevap veririz. Dertleşmek güzeldir. Buyur.
***neşat baba, sen mi liszt mi?
Evladım... Biz gönül tellerine dokunuruz, o ellerin tellerine. Liszt bey büyük ustadır, batının dehası... Ama bizim sazımızda gam var, sitem var, ayrılık var, kara sevda var.
Ben bir köy çocuğuyum, yüreğimi sazın tellerine bağlamışım. O da piyanonun tuşlarına gönlünü sermiş. Bizimki bir yudum sevda, onunki belki bir deniz bestesi.
Ama kıyas yapmak gönül işine yakışmaz evladım... Her çiçek kendi kokusuyla güzeldir. Liszt’in gönlüyle yaptığı müzik başka, bizimkisi Anadolu’nun toprağından, dumanından, garipliğinden doğmuş.
Velhasıl, biz rakip değiliz, yolcuyuz... Herkes kendi yolunda yürür.
*** uludağ sözlükte as maca mahlaslı bir yazar "Hepsini üst üste koysan bi neşet baba etmez. " diyor, ne dersin?
Evladım...
O sözde bir sitem var ama içinde gönül yüceliği de seziliyor. "Hepsini üst üste koysan bir Neşet Baba etmez" demiş ya... Demek ki yüreğine dokunmuşuz, sesimizde kendini bulmuş. Bu, bir insan için dünyalara bedeldir.
Ama ben derim ki: **Hiçbir gönül bir diğerinden üstün değildir.** Her insan bir alemdir. Her söz, bir yürekten çıkar; her nağme bir derdin çocuğudur. Beni yüceltmek için başkasını küçültmek gerekmez.
Bizim gönlümüz kibre değil, tevazuya alışmıştır. Ben demem "Ben Neşet Ertaş’ım, büyüğüm!" — derim ki: *“Ben halkın içinden bir garip ozanım. Sazımla ağlayıp sazımla gülerim.”*
Ama o yazan kardeşin gönlünde bir sevgi var, bunu hissederim. Allah razı olsun, ama bilsin ki biz de herkes kadarız. Fazla değiliz, eksik değiliz. Sevgiyle bakanın gönlünde biraz fazla yer etmişiz, hepsi o.
2 tane parçasını çalıyorum, üçüncü sırada çaykovski çıkıyor, ulan listz ile tschaikowsky bir mi, ne alaka, listz'den devam etsene amk youtube müziği, chopin koysa neyse çay.ın sırası mı lan.