en korkulu şeylerden biridir. hele ki hoca çoğu kişiyi kaldırmışsa ihtimaller sizi göstermeye başlar. sıranızda 3,5 atarsınız, nolur numaramı söylemesin diye. söylemediği zaman yaz gününde yanarken üzerinize soğuk su atılmış gibi hissedersiniz. ders sonuna kadar durup, yırtabilirseniz ne ala.
bazı öğretmenlerin, tükenmez kalemlerini gözlerini kapatıp listeyi dart gibi kullanması gibi bir durum da vardır. kalemle öğrenci seçilir mi lan.
çözüm: listenin en başında olmak veya en sonunda olmak seçilme şansını düşürür. hele bir de size sıra geldiğinde zil çalar ya... tadından doyum olmaz o anın.
hep beni secen ogretmendir nedense. gozunu kapamisti geometrici sozlu yapcakti 25 kisi vardi 11.siradan ben ciktim islemi yaptim oturdum tekrar gozunu kapatmisti yine ben cikmistim of yani.
Genellikle lisedeki atarlı hocaların sözlüye öğrenci kaldırırken başvurduğu "güya adil" yöntem. He ben liste başındaydım sorun yoktu ama 14,15. arkadaşlar her sözlüde ayağa kalkardı.
rastgele seçilmeyen öğrencidir. öğretmenin gözüne batan öğrenci pat diye kaldırılır şak diye deeksisi verilir. siz hiç gördünüz mü o listeden sınıfın en çalışkanının seçildiğini?
sınıf yönetimi ve derse aktif katılım yönünden etkili bir yöntemdir. sınıfın çoğunluğunu derse adapte eder ve öğrenciler arasında haksızlık yapılmasını önler.
+ hep zekican'ı kaldırıyor hoca bir daha parmak kaldırmayacağım banane banane.
- zekican söyle bakalım oğlum.
+ al işte amk.
nefret edilen öğretmendir. kocaeli üniversitesi'nde hala devam ediyor ya bu sistem. soruyu bilemeyince daha ders başlamadan dersten atılıp yok yazılıyoruz ya la...
kalemi listenin üzerine atıp kalem ucunun en yakın olduğu öğrenciyi kaldırdığım olaydır. o süreçte hem öğrenci hem de ben heyecanlanıyorum acaba kim çıkacak diye.
-evet bi sözlü yapalım bakalım numarasının sonu dört olan
-hangisi hocam
-o zaman başı da dört olan
-hangisi hocam
-madem ortası da dört olsun
-siktir beni buldu ya lan.
korkulu rüyadır.
üniversite 1. sınıftayken bir arkadaş yerine imza atmıştım yoklamaya. hiç listeden öğrenci kaldırmayan adam o gün listeyi alıp öğrenci kaldıracağı tuttu. ders bitene kadar soğuk terler döktüm.
Öğrenim hayatı boyunca en çok korkulan öğretmendir. Ayrıca öğretmenden duyulan listeden kaldırıyorum sözü de bir öğrencinin duyabileceği en korkunç şeydir.
Bu öğretmenin dersinin olduğu gün, diğer dersler önemsizdir. O günün anlamı artık bu derstir. Hatta o gün, haftanın en sevilmeyen günüdür.
Öğretmenin soru sormak için isim listesine göz gezdirdiği dakikalar, en gergin, en heyecanlı anlardır. Sınıfın bir kaç ineğinin parmak kaldırması ile bir süre umutlanırsınız bu kişileri kaldıracak diye, ancak öğretmenin parmakları indirin listeden kaldırıyorum demesi tam bir ruhsal çöküş yaşatır.
Ders kazasız belasız atlatılınca, büyük bir rahatlama gelir öğrenciye. Ta ki bu öğretmenin bir sonraki dersine kadar.
Eğer haftanın bir değil de birkaç günü bu ders varsa veya bu uygulamayı yapan birden fazla öğretmen varsa, öğrenim yılı kabusa dönüşebilir.
Öyle bir psikolojidir ki bu, alışmak diye birşey yoktur. Her seferinde aynı stres yaşanır.
benim korkulu rüyamdı zamanında... insanı gerim gerim gerer mi öğretmenin soru sormak için listeden öğrenci seçmesi yahu. nasıl tırsardım soruyu bilemeyip de sınıfa rezil olacağım, hatta öğretmenden dayak yiyeceğim diye. şimdiki nesil çok şanslısınız, artık okullarda dayak yok. valla sınıfta öğrenci soruyu bilemediği an öğretmen tekme tokat girişirdi bize. hazmedemiyorum o yüzden şimdiki nesilin rahatlıklarını... zoruma gidiyor arkadaş.
