lisedeki kel müdür yardımcıları

    10.
  1. elinde söğüt ağacından yapılmış sopayı eksik etmeyen müdür yardımcılarıdır.

    bundan 10 sene öncesi. lise 1 öğrencisiyiz. yüzümüzde ergenlikler, dünyadaki düzenin hala değişebileceği inancını taşıdığımız yıllar. ders ingilizce. dersin hocası okula yeni gelmiş. sınıfta huzuru bir türlü sağlayamıyor. en sonunda hoca dersten çıkar. tekrar sınıfa bir sinirle döner. içinde şahsımında bulunduğu 8 kişilik bir grubu ayağa kaldırır ve kel müdür yardımcısının odasına gönderir.

    müdür yardımcısı okulda en tırsılan hoca olmakla birlikte okulun bahçesindeki söğütlere olan ilgisiyle tanınır. zira o söğüt ağaçlarından sayısız sopa imal etmiş, sayısız sopayı muhtelif öğrenciler üzerinde kırmıştır. hocanın odasına tırsarak 8 kişi girilir. hoca önündeki deftere bir şeyler karalamaktadır. dayak yeme ihtimaline karşı herkes sıranın sonuna geçmeye çalışmaktadır. şahsımla bir arkadaş arasında çekişme yaşanmaktadır. tam ben sıranın en sonuna geçtiğim anda:

    müdür yardımcısı: (müthiş bir naziklikle) çocuklarım, yavrularım neden derste konuşuyorsunuz? (bu ses tonu sonrasında sıranın sonunu kapma savaşı son bulmuştur, son sırada şahsım kalmıştır)
    gruptan biri: (nazikliğin verdiği gazla) hocam dersler sıkıcı geçiyor. (bu esnada nöbetçi öğrenci odaya girer, müdür yardımcısının yanına bir şey bırakır)
    müdür yardımcısı: lan dersler sıkıcı geçiyor diye her sınıfta dansöz mü oynatacaz? açın lan elinizi orosbu çocukları!!! (evet bu küfürü etti)

    nöbetçi öğrencinin müdür yardımcısının yanına bıraktığı, yeni kesilmiş ve budanmış dövmeye hazır hale getirilmiş söğüt dalı müdür yardımcısı tarafından ele alınır. eller açılır, (fıstık gibi hareketi şeklinde, öyle avucu açmak yok, yani bütün parmaklar diklemesine birleşik) en baştaki öğrenciden başlanır. sopayı yiyen ah uh sesleri eşliğinde odadan dışarı çıkmaktadır. ikinci öğrenci, üçüncü öğrenci... derken sıra bana gelir.

    eller açılır. hoca birer tane indirir. tam odadan çıkmaya yeletenirken:

    müdür yardımcısı: bir daha aç lannnn!!

    eller bir kez daha açılır. daha sert sopa darbeleri iner. parmakların kırıldığından şüphe edilmektedir. çıkmak için hareketlenildiğinde:

    müdür yardımcısı: aç lannnn!

    eller bir kezs daha açılır. üçüncü turda döner. bakar ki sopa böyle kırılmayacak, tekme tokat dalmaya başlanır. en sonunda omuzla boyun arasındaki bölgede sopa kırılır. iki üç tane daha yumruk ve tepik eşliğinde odadan atılırım. grup ise tek dayak yiyen benmişim gibi gülmekten yerlerde sürünmektedir.

    özet olarak sevgili liseli arkadaşlarım, dayak sırasına sondan veya baştan girmeyin. ortalar en sağlamı oluyor.
    5 ...
  2. 1.
  3. evet bu bi gerçektir. lise hayatım boyunca hiç saçlısını görmedim.
    birde şiir yazdım hemen şimdi.

    lise hayatım boyunca hep keldiler
    geçen gittim baktım hala keller
    ulan insan bi'saç ektirir
    yok artık aron feller.
    4 ...
  4. 2.
  5. şaşırarak katıldığım başlıktır. ilköğretim okulunda iken saçlı müdür ve müdür yardımcılarına, lisede ise hep kellerine denk geldiğimi farkedince ürktüm açıkçası.
    2 ...
  6. 8.
  7. 6.
  8. 11.
  9. müdür yardımcıları arasındaki en sert insandır nedense. bir de din kültürü hocası olması da kaçınılmazdır.
    1 ...
  10. 5.
  11. 7.
  12. erkek olmaları kaçınılmaz ki bir de şişmandırlar.
    0 ...
  13. 21.
  14. sigara içirtmeme konusuna takmış şahıslardır, tuvalette sigara içerken belirli periyotlar halinde basarlar.
    0 ...
  15. 9.
  16. doğru tespittir. sadece liseyle sınırlı kalmayıp eğitim kurumu tasvir edilen ne kadar yer gördümse hepsinde bir adet kontenjanı dolurmuşlardır.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük