Müdür konuşurken, müdür ile öğrencilerin arasında ki o 2-3m boş mesafede köpek çiftleşmişti. Otuz saniye kadar ölüm sessizliği olmuş sonra kahkahalar patlamıştı.
Ütüsü baya bozulmuş, yakaları hafiften yağlanmış beyaz gömlek, kravat bi tarafta, gömlek çıkmış bi taraftan, arkadakilerde ki öğrenciler de herzaman ki siklemezlik.
yağmur yağıyorsa koridorlarda yapılan tören. bir keresinde de istiklal marşı'nın başlamasından hemen önceki sessizlikte bir arkadaşın yüksek sesle "bismillahirrahmanirrahim" demesi vardı, o gün bugündür hayata karşı farklı bir bakış açısı kazandım.
çok pis anılarında olduğu mevzudur. bir keresinde hasta olan arkadaşımı öyle bir güldürmüştüm ki iki burnundan birden sümükler akmıştı tee dizlerine kadar. istiklal marşını okutan müdür yardımcısı kürsüde komaya girmişti elemanı görünce 30 saniye kadar sessizlik oldu marşın tam ortasında. sonra tabi dayak yedik etraflıca orası ayrı asjakshjaksahsa
istiklal marşı okunmadan hemen önce, tüm okul bahçedeyken, yetişebilmek için merdivenleri koşarak inmeye çalışırken yuvarlanmam.
tam olarak herkesin istem dışı dönük olduğu noktada düşmenin etkisiyle etek kafama geçmiş şekilde inşallah kimse görmemiştir diye beyhude dua etmem.
ve elbette toplu kahkaha sesi ve kabus gibi geçen haftasonu.
Okulda Hepi topu beş kişi olan kızların marş bitimi sonrası oluşan izdihamda her hafta taciz edilmeleri. Bir kere de şikayetçi olduklarını görmedim. Meslek lisesi işte ne olacak.
"Evet arkadaşlar. Aramızda tekrara kalan, nişanlı olan, askerlik kağıdı gelen, eli iş tutan erkek öğrenciler var. Şu arka duvarın oraya bir erkek öğrenci hint keneviri ve birtakım uyuşturucu madde bitkisi ekmiş. Kameralardan onu tespit ettik ve lütfen odama gelsin.
istiklal Marşı'nı aynı anda okumadık diye ardarda 4 kez okutulması, müdürün siz susana kadar burada bekleriz deyip aradan 10 dakika geçmesi, müzik hocasının kalın ve aynı anda yüksek sesiyle bizi azarlaması, müdürün bahçe temizliği konusundan bir saat boyunca yakınılması.
Niye susmuyorsunuz çocuklar illa iki üç kere mi söyletelim istiklal marşını.
Okulumuza yakışır şekilde davranın dışarılarda. Biraz edep..!
Onlar kendilerini biliyor ile başlayan tehdit cümleleri..
12. sınıftayken okulun bitmesine yakin su savaşı yapmistik. ama ne su savasi hortumla dalanlar mi dersin su tabancasi getiren mi dersin yumurta atanlar mi dersin... okul okulluktan cikmisti. mudur o kadar sinirlenmisti ki ana hoparlorden 12. siniflar derhal okulu terk edin diye bagirmisti. onu hic unutmam adam bildigin topluca okuldan kovdu bizi. isin garip tarafi bir hafta once bizi okuldan kovan mudurun mezuniyet konusmasinda yagmur yuklu bulutlarimiz hoscakaliniz demesiydi. duygusal bir veda konusmasi mi yapti yoksa yagmur bulut falan diyerek laf mi cakti hala düşünürüm.
.Diğer sınıftan hoşlandığım çocukla aynı hizada sırada durma çabam.
.Hep arkamda sırada duran malın saçıma sürekli laf atması.
.Marşa saygısı olmayan gülen serefsizler.
.Marş okurken gözümü ayırmadığım sağdaki türk bayrağı.
cuma törenini bilmem de pazartesi töreninde benle bir arkadaşım istiklal marşını okumadık diye müdürden birer tokat yemiştik.
o gün aksi gibi babam okula geldi. müdür beni çağırdı zannetti galiba ki babama şey demiş bazen öğretmenler sınırlı olurmuş en sevdiği öğrencileri dövermiş. böyle yalanın da amina koyum.