pantolonun cebini delip, delik yerden cinsel organı cebe sokmak suretiyle kız öğrenciye cebimde bir şey var ellerim dolu alır mısın? demek gibi mesela. ben yapmadım ama yapan arkadaşlarım vardı. çılgınlık mı , o.ç. tabirine uymak mı bilemedim.
okulun son günü dolar partisi vermiştim. havaya atıp kapış yaptırıyordum fakirlere. nasıl birbirini eziyorlardı yahu. fakirlik diz boyu azizim. vallahi yazık.
resmi olmayan bir araştırmaya göre hayatta bi bok başaramamış ezik tipler sürekli lise anılarını hatırlatıp egosunu okşarmış. belli bir yaştan sonra da bunun yerini askerlik anıları alırmış. ortak nokta ise bu anıların yüzde 98.4 ü palavraymış.
bizim sınıf bilgisayar laboratuvarındaydı. On kişi olunca bizi oraya tıkmışlardı. Tabi bilgisayarları kaldırıp. Sadece masalar duruyordu. Der iken biz evimizde gibi hissediyorduk. Yayıl babam yayıl. Öğle arası bir buçuk iki saat. Kantinde her gün tost. Bıktık. Biz de düdüklü tencere almıştık. Müdür yardımcısının odası da tam sınıfın karşısında. Bir kapının önüne nöbetçi koyduk biri yemeği pişirdi ben de arkadan tuttum kapıyı der iken tarihçimiz bizi yakaladı ama nasıl mı:
-Kokular alıyorum gençler.
-Ne kokusu hocam? Biz alamıyoruz burnumuz mu tıkalı acaba? Hay ALLAH.
-Bir şey mi ötüyor burada?
Sınıfça : (FISSSS!)
-Ne fıslıyorsunuz oğlum?!Çekilin bir bakayım bir şey mi saklıyorsunuz?
-Yok hocam sadece öğle yemeği hazırlayalım dedikte.
-Düdüklüyle mi yavrum?