11. sınıfta okul başkanı olmak için 12. sınıftaki adaylara sallamalı bir balkon konuşması yapmak ve okul genelinde yapılan oylamada seçimi kazanmak.
(bkz: akape taktikleri)
baharda boş derste budanan ağaçlar arasında bulduğumuz kesik bi ağaç gövdesi vardı. 8 erkek anca taşıdıydık. o odunla öğretmenler odasının kapısına koçbaşı yapmayacaktık.. biz yapsak bile müdür ve 3 müdür yardımcısı orada olmamalıydı.
yangın kovaları ve kancaları ile sınıfı basıp arkadaşlara kovalamak ve ıslatıp bilinçli olarak panik yaratmak. sonrasında ise eski bir boksör olan çam yarması gibi olan müdür yardımcısı tarafından dövüle dövüle çelik dolabın içine sokulmak...
antalyanın en işlek caddesinde yürüyen merdivenlerin ineninden çıkıp çıkanından inmek; tabi kış günü mont altında pijamalar onun üzerinde renkli çoraplar ayakta da terlikler olunca tadından yenmeyecek derecede saçma bir anınız kalır sizde.
lisede yapılanların hiç bir davranış saçmalık değildir. mantıklı davranışların bütünü lisede yapılır.
bir kere babamın tayini çıkmasaydı ve ben okulu orada bitirebilseydim o kızla evlenirdim. çok yakındık onunla, en az 10 kere ağzından öpmüşümdür.
ikincisi, ağzı burnu dağınık bir halde gelen arkadaşımın intikamını almayacaktık da ne yapacaktık. 20-25 kişi ticaret meslek lisesine gitmemizin nedeni budur. o benim;
bugünün panpası
dünün qanqası
ondan önce ki günün kankası
dünya kurulduğu zamanlar da ise kankardeşiydi. **
bir sigarayı, tuvallette 5 kişi çevirmemizin de bir nedeni vardı elbette. o zamanlar açık alanlarda sigara içmek yasaktı. görünmediğin yerlerde içebiliyordun. niye 5 kişi? ders araları anca o kadarına izin veriyordu.
dersi kaynatmayı da saçmalık olarak görenlere sesleniyorum, iş yaşamınız da işinizden arasıra kaytarmıyor musunuz?