ortak özellikleri tespit edilmiş insanlar topluluğu değillerdir. bir kulüp ya da takım ise hiç değiller.
mesela gözlüklü olmaları muhtemeldir; lakin bozulduğunda tamir edebilecekleri kadar yalayıp yuttukları kaykaylarıyla yalnız başlarına takılıp mahalledeki esrarengiz adamla gizemli bir diyalog kuracak bir dünyaya sahip değillerdir. en fazla, teşekkür aldıkları dönemde babaları tarafından ikinci dönem takdir almaları durumunda daha büyük bir hediyeyle mükafatlandırılacakları müjdesine mazhar olmuş olma ihtimalleri vardır. nitekim yaşadıkları ülkenin bir gerçeği olan, takdir teşekkür gibi belgelerin etki etmediği bir sınav sistemiyle üniversiteye alınacaklarından henüz habersizdirler. besledikleri hayvana da tecavüz etmesinler lütfen!
Sadece lisede değil, ilkokullarda verilenleri de sayarsak 18 tane takdir almışımdır(ilkokul 4 - lise 2 arası) ve gayet de sosyal birisiydim. Hiçbirisi için detaylı kasmadım, ben sadece dersimi çalışırdım, takdir kendiliğinden gelirdi.
çarpık eğitim sisteminin doktor ve mühendislik gibi bilimum yüksek puanlı mesleklere uygun gördüğü kişilerdir.
dünyadan bi'haber, anca logaritma anca logaritma.
ülkenin en iyi üniversitelerinden birini kazanır, gölükleri telleri atar, su altı klubünde falan çılgınca sosyalleşirler. sonrasında ayda binlerce tl kazanan yönetici, doktor vs.lerden biri olur; lisenin en popüleri olup da sürekli sınıfta kalan ve sonrasında yüzüne kimsenin bakmadığı tiplerin rüyasında göremeyeceği kadınlarla günlerini gün ederler. not: bu analiz, kişilerin devlet okulu öğrencisi olduğu varsayılarak yapılmıştır.
takdir almak sadece asosyal olmaya bağlanılamaz planlı çalışanlar takdir alırlar ama bazıları çalışmayı abartıp asosyal oluyorlar o kişiler yakında veya birkaç sene içinde içe kapanık bir kişilik olur.
