lisede para derdinde olan bir öğrencinin yaratıcılığını ve zekasını harmanlayarak okulunda bulunan öğrencilerden para kırma yöntemleridir.
örneğin bilgisayarda bulunan müzik, film, oyun, porno arşivlerinden birini dvdye çekip onu satmaktır.
daha dehalarıda vardır. günümüzün holding sahiplerinin kullandığı yöntemlerden.
ticarettir, pazarlama kuvvetidir. her şeydir. candır. geleceğe açılan bir kapıdır.
okulda sağlam bir arkadaş çevreniz varsa en kolay yoldan para kazanma yöntemi;
''hacı yol param yok yav bi milyonun var mı'' şeklindedir. işin içine biraz da oyunculuk girdiği vakit sizden zengini yoktur okulda.
zamanında askıda asılı montlardan yada çantalardan hatta bazen hocaların çantasından sigara çalıp sıfır sermayeyle tek sigara satmışlığım vardır.
her gün okula sadece 30 tane simit gelirdi. koridorda nöbetçi olduğum zamanlar hepsini birden satın alır karaborsa yaratmaya çalışırdım. her seferinde de patlardı elimde hepsi.
çok iyi yaptığınız şey üzerine iddaya girip para kazanabilirsiniz. ben counter strike oynardım. çok yakın bir arkadaşım bilardodan.
dönem sonları sahte karne basardık. para hariç insanlar ne isterlerse basardık. kendi çapımızda kalpazandık.
fotokopi paralarından feragah edip onu cebe atmak, fotoğraf, spor parası gibi ücretleri ödememek. en önemlisi arkadaşlardan 50 kuruş isteyerek günde en az 20 tane 50 kuruş toplama ihtimaliniz çok yüksektir. tabi iyi bir çevreniz varsa.
oyun cd si satmak. dalga geçmiyorum bizim zamanımızda sınıftaki haytalardan bir öğrenci sınıf ve okuldakilere oyun cd si satıyordu. çok para almıyordu ama alanıda vardı biraz.
ben lisedeyken (1993-94) tetrisler yeni çıkmıştı. sınıfta bir tek bende vardı. herkes isteyip duruyor, mülayim çocuğum, her isteyene veriyorum, bana kalmıyor. baktım böyle olmayacak, her önüne gelen istemesin diye kiralamaya başlamıştım. bu şekilde tetrisin parasını katbekat çıkarmıştım, hatta daha iyi, janjanlı bir tetris almıştım kazandığım parayla. ergen aklı işte.