hoca:hiç öyle devekuşu gibi saklanma alakota görüyorum seni!
alakota:hocam hiç saklanmış bir devekuşu gördünüz mü?
hoca:hayır ama...
alakota:demekki iyi saklanmış sizden hocam.
terbiyesiz veletlerin, kendilerinin iki katı yaşındaki insanlara, öğretmenlerine, öğreticilerine verdikleri ayarlarmış. utanmadan da yazıyorlar ya, ona yanıyorum arkadaş. insanda saygı olur, öğretmenlerinin kendisine gösterdiği emeğe zerre saygısı olmayan insan onursuzdur.
h: evet arkadaşlar, özel isimlerin yazımlarından bahsedeceğim sizlere...
k: karabaş.
m: herhalde türkiyedeki köpeklerin yüzde sekseni karabaştır...
h: saydın mı ?
s: vay be hocaya bak hem ders anlatıyo hem de espiri yapıyo...
s: hahaha
m: ulan ibne ben de seni bozmazsam *
.
. *
.
h: türkçeye kelimesi mi doğru yazılmıştır, yoksa türkçe'ye mi?
h: bu soru öss de sorulmuş ve öğrencilerin yüzde 90 hatta 95 i yanlış cevap vermiştir.
m: saydınız mı hocam?
s: hahaha
s: lan eleman pis koydu hocaya
k: ayy ayıp oldu hocaya yaa
-(matematik öğretmeni) evet çocuklar x e veriyoruz!
*(belli bir erkek grubundan kıkırdamalar)
-ne kadar fesat insanlarsınız siz ya!
*iyide hocam biz size gülmedik ki anlaşılan siz fesatmışsınız!vücudunuz burdada aklınız nerdeyse?***
çoktur efendim, mesela birgün coğrafya hocamız x bey sınıfa girmiş, herkesin ileride ne olmak istediğini öğrenmek istemişti, sıra bana geldiğinde tabii ki durum vahimdi;
+ kalk bakalım cool genç. ileriye yönelik hedefin nedir?
- hiç.
+ nasıl hiç?
- hiç işte.
+ hiç bi hedefin yok mu?
- yoo.
+ baban fabrikatör falan heralde?
- evet.
+ hmm.
ingilizce dersinde ingiliz hoca ile münazara yapılmaktadır. konu: askerlik.
hoca: şimdi bir savaş çıksa siz ne yapabilirsiniz ki? (savaşta sadece profesyoneller olmalı gibi bir savı var.)
öğrenci: just look at our history. tarihimize bak anlarsın
dil anlatım hocası tarafından anının tarihsel gelişimi araştırılıp gelinsin şeklinde ödev verilir. bir sonraki derste hoca kimlerin araştırdığını sorar. elimde sadece türk edebiyatındaki anılar ve yazarları vardır. yinede parmak kaldırılır. hocanın daha önceki haftalardan bana olan gıcıklığı yüzünden tebeşir bana uzatılarak çık anlat bakalım denir. sadece türk ede. anıları var dememe rağmen hoca 'tahtaya çık öğretmen sensin' der. tahtaya çıkılır bi napsam diye düşünülür sonra hocanın koltuğuna oturulur. sınıfa karşı 'arkadaşlar kim anının tarihsel gelişimini araştırdı?' şeklinde soru yöneltilir. sınıf bi an şaşırır ardından 3 5 kişiden parmak kalkar. inek bir kızın yanına gidilerek tebeşir verilir ve 'anlat bakalım kızım' denir. yerime doğru ilerlerken hoca 'napıon sen?' şeklinde sorunca 'sizin yaptığınız şekilde öğretmenlik yapıorum' denir. ardından anı yada başka bişey işlenmez ders boyunca tüm sınıf sessizce oturur.
7 Kasım 2009 günü bursaspor gençler birliği maçından 2 3 saat önce heykel civarında bursaspor taraftarlarının sesi duyulmaktadır. Bu sırada sınıfça tarih dersi etüdünde olan şahsım (u) sıkılır ve camı açar. Bunun üzerine mth (mal tarih hocası) camı kapatmamı söyler ve olaylar gelişir.
mth: u camı kapar mısın?
u: tamam.
mth: bugün maç mı var?
sınıf: evet
mth: kimin maçı?
u: bursaspor gençlerbirliği
mth: bursa da mı maç?
u: (içses yok gençlerbirliğinde)evet.
ve artık sabrımızı taşıran soru gelir
mth:bu salaklar niye burda bağırıo ki?
şahsımdan yiyosa git onlara sor şeklinde bir ayar verilir. ardından mth konuyu anlatmaya devam eder. herkesin yüzünde pis bir sırıtış vardır.
lise son sınıfta biyoloji dersi sınavında biyoloji hocamın kopya çektiğimi zannederek bir hışımla gelip tokat atması, sonra gidip masasına ellerini yüzüne kapatarak ağlaması, ertesi gün elinde bir çikolata ile beni koridorda yakalayıp özür dilemesi, akabinde dufresneden gelen tarihi bir cevap;
"yanağım değil hocam, kalbim acıdı!"
entry'le aynı zamanda gelen edit: lise'yi 2003 yılında bitirdim.. Aradan 6 yıl geçtikten sonra yakın zamanda * hocamla şans eseri yolda karşılaştık, emekli olmuş, tabi ki elini öptüm ve eski günlerden konuştuk, o konu hiç açılmadı..
son derece nemrut ve de gudubet cografya hocasi*, nisantasi nuri alco kolejinin, bir tm sinifina guzel bir sabahi bok etmek suretiyle ders icin girer.
Yuzunde beyaz, ufacik bantlar vardir cilgin bakirenin. gecen hafta kufrettigi ve israf dedigi timberlandler ise, cizgili kumas pantalonun altinda kendini fay hatti gibi belli etmektedir. bendeniz ise gayet modunda, sen sakrak geyigin dibine vurmustur. Kapi acilir ve mrs. sprinter sinifa girer.
o=gretmen
b=en
o- gunaydin!
sinif; SAGOL
b- sihhatler olsun hocam traş mi oldunuz?
sinif kopar
hela pompası okulun koridorunda yürürken derste olan arkadaşından flash diskini almak istemiştir ve sınıfın kapısını çalar;
hela pompası: hocam çok özür dilerim ama arkadaştan bir eşyamı alabilirmiyim?
hoca:çık lan dışarı eşek herif!!(hela pompası kapıyı kapatır 2-3 adım atar müdür yardımcısı koridorun başından onu çağırır.)
müdür yardımcısı:olum x hoca y sınıfında bi koşu çağırıver hadi...
hela pompasi:hemen hocam(gözleri ışıldar intikam alacak bir düşman hissine kapılır.)
hela pompası kapıyı tekrar çalar:tık tık!!
hoca:ben sana temin ne dedim olum hayır alamazsın hiçbirşey ders bitince gel.şimdi çık dışarı çabuk!
hela pompasi:hocam sizi müdür yardımcısı çağırıyor.(sınıf o an resmen kopar.hocanın surat ifadesi görülmeye değerdir.)