lisede hocalara verilmiş ayarlar

entry586 galeri0
    26.
  1. olay lise 2. sınafta gerçekleşmiştir. hoca kıldır ve daksin'i sürekli disipline göndermektedir bu sebeple daksin isyankardır.

    meraklı genç: hocam sscb büyük harflerlemi yazılır.
    bilgin hoca: tabi ki
    daksin: hayırrrr!!!
    bilgin hoca: nedenmiş peki?
    daksin: yazılmaz hocam.
    bilgin hoca: peki neden sebebini söyle.
    daksin: ey hocam sen arkadaşın sscb derken sosyalist sowyet cumhuriyetler birliğini dediğini mi sandınız.
    bilgin hoca: ne diyordu o zaman?
    daksin: soğan sarımsak ciğer bağırsak.
    bilgin hoca ağlamaklı gözlerle defooool der daksin alkışlar arasında uzaklaşır.
    25 ...
  2. 27.
  3. 28.
  4. hoca çok yorgun olduğunuzda bana derse girmeden söyleyin, uyumanıza izin veririm diyecek kadar iyi kalplidir. ancak öğrenci söyleleme nezaketini göstermemiş en arka sıraya geçip uyumuştur.

    hoca hala kibar ve esprili bir şekilde:

    H:1 milyon ver * , derste uyuma parası

    öğrenci 2 milyon verir.

    H:1 milyon istedim arkadaşım.

    Ö:2. derste uyuyacağım hocam onun parası...

    *
    45 ...
  5. 29.
  6. beynini krema mahiyetinde gezdiren yeni neslin pek beceremeyeceği bir şey bu... ayrıca nahoş bir cümle olması, bizim kültüre uzak olması da cabası...
    4 ...
  7. 30.
  8. 31.
  9. 3 arkadaş bahçede hava almaktadırlar. sevdikleri bir hoca gelir..

    - oo bu üçlü bir araya geldiyse kesin boktan bir mevzu konuşuluyordur.
    - hocam, tam da sizden bahsediyorduk.
    178 ...
  10. 32.
  11. coğrafya sınavında kopya çekerken yakalandım ve hoca kopya kağıdımı aldı. bu arada sınıfta sınav havası yok. herkes konuşuyor kimisi çığlık atıyor. tabi hepimiz kızız. hoca da sonunda dayanamadı ve şöyle dedi:

    -ay bu ne mahalle bayanları gibi kızlar sakin olun!
    ayşe:hocam yaaaaa yapamıyorum ben kitap açamaz mıyım?
    hoca:oldu canım istersen ben söliim. çingene!
    bushi: hocam o çingeneyse siz de teröristsiniz. kopyalarımı gasp ettiniz. verin ya valla yazamıyorum 1 mi alıyım onu mu istiyosunuz??
    hoca:fazla kopyası olan ben görmeden versin şu kıza..

    *
    22 ...
  12. 33.
  13. lisede din dersinde bir grup şebek geyik yapmaktadır. dönemin sonları olduğundan öğretmen öğrencilere test çözme hakkını tanır ve test çözmek gibi uğraşları olmayan diğer mahlukatlarla geyik çevirmektedir. öyle ki öğretmen inanılmaz zeki, her konuda bilgisi olan, genç, doktor görünümlü bir din öğretmenidir ve bu güzelliklerinin yanında feci laf sokma kabiliyetine sahiptir. okulda efsane olan öğretmen öğrenciler arasındaki öğretmene laf sokma çabalarından ustalıkla sıyrılabilmektedir. geyik yapan öğrencilerden kıllı olanı ani bir hareketle hoca'ya hem laf sokma çabası içerisine girer hem de sınıftaki kızlara "bak ben çok pis sevişirim, ki sevişiyorum da" imajı çizme amaçlı bir replik patlatır.

    k- hocam.. öpüşmek orucu bozar mı ?

    sınıf kırılır, hoca sessiz sakin tribün'ün susmasını bekler..sınıf susar, hoca konuşur.

    h- eşşekle öpüşürsen bozulmaz canım. ki seninle öpüşen de eşşekten öte bişey değildir...

    sınıf tekrar kopar, arka sıralar yerlere devrilir.kıllı kişisi başını öne eğer ve susar, kızarır.

    k- hocam.. ben kendimi atayım dersten..

    h- at yavrum.

    kıllı kişi tezahuratlar alkışlar içerisinde sınıftan atılır. hoca'ya bir kez daha saygıyla bakılır, önünde eğilinir.

    (bkz: kontraatak)
    28 ...
  14. 34.
  15. lise hazırlık sınıfı.

    hoca: el yazısı kullanmazsan seni geçirmem.
    cnkt: peki.

    el yazısı kullanmadım, babalar gibi mezun oldum bi de üstüne üniversite kazandım.

    (bkz: selam olsun)
    8 ...
  16. 35.
  17. cince dinleme dersi*nde kiz arkadasi muhabbeti acilmistir ve hocamiz master yapan genc bir bayandir.
    Hoca: Tamo* senin kiz arkadasin var mi?
    Tmr Tr: Var laoshi* ama Tuerqi*`de.
    Hoca: Zhongguo*`da yok mu?
    Tmr Tr: Yok.
    Hoca: Neden?
    Tmr Tr: Bi tanesi yetiyo laoshi.
    Hoca: Bi tanede Zhongguo`da olsun. Ben bulayim istersen.
    Tmr Tr: Laoshi yoksa erkek arkadasiniz mi yok?

    Sinif yerlerde, butun Koreli ve Japon arkadaslar ayakta alkislamakta.

    Not: Gecen donem yasanmistir.
    15 ...
  18. 36.
  19. sedat hoca- arif kaçtır gozune bakıp duruyorum.istersen biz susalım sen konuş.
    arif-.. olur.
    10 ...
  20. 37.
  21. hoca: kızım neden ayağa kalkmıyorsun?
    öğrenci:komplekse girmeyin diye,sizden uzunumya o bakımdan.
    (yaşanmıştır)
    14 ...
  22. 38.
  23. ders tarih...

    sınav sonuçları açıklanmış, çoğu kişi istediği notu alamamıştır. 3 5 puan artırabilme çabası içindeki öğrenciler, öğretmen masasının etrafında adeta ateşten çember oluşturmuşlardır. Git gide artan kalabalık hocayı iyice boğmuştur. O esnada hocaya iki farklı sınav kağıdı gösterilir. Soruya verilen cevaplar hemen hemen aynıdır; fakat hoca ısrarla "Görmüyor musun x'in anlatımı ne kadar kapalı! Ben nereden bileyim ne demek istemiş!" der. oysa sadece kullanılan kelimeler farklıdır ve sırf bu yüzden arada 8 puan fark olmamalıdır. neyse, en sonunda hoca öfkeli kalabalığı otoritesini kullanarak dağıtır ve dersine başlar..

    Konunun ortasında bir arkadaşımız hocaya soru sorar. Hoca üstü kapalı bir cevap verir. Bunun ardından hocanın verdiği cevaptan hiçbir şey anlamamış olan arkadaş "Ama hocam çok kapalı konuştunuz bir şey anlamadık biz yaaa!" der ve alık alık etrafına bakınır. Hoca da "Sizin bu kapalılığı anlayacak kadar zeki olduğunuzu düşünüyordum." der o her zamanki bilmiş üslubuyla.

    Derken...
    Birden auranın sesi yükselir sınıfta o sessizliğin ortasında...
    "Sınavlarda kapalı cevaplar yazarken biz de sizin bunları anlayacak kadar zeki olduğunuzu düşünüyorduk!!!" der...

    Hoca başta susar..
    Tüm sınıftan müthiş bir alkış kopar fakat ne aura, ne de hoca istifini bozmaz.
    hoca: "aura gaza gelme! beni hala tanımamışsın."
    aura: "siz de benim gaza gelmeyen biri olduğumu bilemeyecek kadar beni tanımamışsınız."

    bu cümleleri sarf ederken bir auranın tek kaşı havadadır, bir de hocanın.. resmen paslaşır bu kaş kaldırmalar..

    hoca auranın cevaplarına bozulur ve ilk fırsatta kendisine laf sokmaya çalışır.. ama sonuç yine hüsrandır..

    dersten sıkılıp arkadaşıyla sessizce konuşan aura ve arkadaşına: " allah akıl fikir dağıtırken herhalde siz kapının arkasında kalmışsınız!!!" der ve içten içe zafer edasıyla güler..

    hemen auradan kontra atak gelir: "Kapının arkasında olduğumuzu bildiğinize göre siz de aynı tarafta olmalısınız!"

    hoca altta kalmamaya çalışarak: "yok ben kapının öbür tarafındaydım." der.

    aura: "sizin ön dediğiniz yer bize göre kapı arkası oluyor hocam!"

    der ve son noktayı koyar..
    25 ...
  24. 39.
  25. ders: beden eğitimi

    19 mayıs çalışmaları münasebetiyle okulda bulunmayan beden eğitimi öğretmeninin yokluğundan faydalanan aura ve arkadaşları, ön bahçede fink atmaktadırlar. okulun belalı sınıfı olarak toplu halde ortalıkta gezinmeleri sakıncalıdır; fakat ortalığı boş bulunca dayanamayıp kanser hücreleri misali bir araya toplaşırlar. * onlar güle oynaya gezinedursun, okulun müdür vekili * köşeyi döner ve sinirli yüz ifadeleriyle karşılarına dikilir. auraya dönerek:
    + kızım o üstündekiler ne?!?!
    - beden eğitimi giysilerim hocam.
    + ne yani şimdi o üstündeki t-shirt mü?
    - eh, evet hocam..
    + peki o altındaki ne?
    - * kapri hocam kapri!
    + siz derste bunları mı giyiyorsunuz eşofmanınız yok mu?
    - biz bunu eşofman niyetine giyiyoruz zaten hocam!
    + dersiniz ne peki?
    - ~gerizekalı adam ne olabilir ki!!! der aura, tabi ki içinden.~ gördüğünüz gibi beden eğitimi.
    + peki hocanız bir şey demiyor mu giysilerinize?
    - * hocamız olmadığı için diyemiyor ne yazık ki..

    lafın öğretmen yetersizliğine geleceğini kavrayan zeki(!) müdür vekilimiz: "peki evladım hadi hayırlı dersler" der ve usul usul gider.
    9 ...
  26. 40.
  27. ders: genel türk tarihi

    her nasıl olduysa olmuş, ders kaynamış, konu hiperaktiviteye gelmiştir. bir arkadaşımız hiperaktivitenin hastalık olduğunu söylemiştir; fakat sevgili öğretmenimiz ise kendinden gayet emin bir şekilde hastalık olmadığını iddia etmiştir. uzun süren tartışma neticesinde hocamız: ben doktor eşiyim. benden iyi mi bileceksin!" diyerek kendince son noktayı koymuştur.

    ilerleyen günlerde araştırmalarımız bize hiperaktivitenin hastalık olduğunu göstermiştir. demek ki doktor bir eşe sahip olmak, doktorların sahip olduğu bilgilere sahip olmak anlamına gelmiyormuş.

    aradan geçen günler sonrasında yine bir gtt dersinde laf şizofreniye gelmiştir. aura, beyninin bir köşesine öğretmeninin doktor eşi olduğunu yazmıştır ve beklediği an gelmiştir.

    aura: hocam şizofreni bir hastalık mıdır? değilse nedir?
    hoca: nerden bileyim ben kızım doktor değilim ya!!!
    aura: e ama doktor eşisiniz??
    hoca: doktor eşiysem neyin hastalık olduğu bilmem mi gerekiyor?
    aura: bilmem, bilmeniz mi gerekiyor? hiperkativite konusunda son noktayı doktor eşi olmanız gerekçesine dayandırarak koymuştunuz da...

    der ve asıl son noktayı koyar.. hoca da diyecek laf bulamaz, konuyu değiştirir. *
    10 ...
  28. 41.
  29. - esprik nereye gidiyosun öle kalktın..
    + tuvalete hocam..
    - izin aldın mı çıkmak için..
    + aldım..
    - kimden aldın?
    + sizden..
    - ben niye bişey duymadım?
    + içinden sordum siz de içiniz den cevap verdiniz.
    - esprik gidemezsin dedim otur.
    + hocam o zaman herkes arkasını dönsün çöp kutusuna yapiyim.
    - makina çık dışarı..
    + artık izin verdiniz hocam...*
    18 ...
  30. 42.
  31. lise sondayız odtü mezunu ama anlatma özürlü hocamıza sınıfın en çalışkanı hatun kişi
    (ayşe): hocam anlatamıyosunuz yaaa
    odtülü fıcı: sen benim okuduğum okulları oku aldığım puanları al öyle konuş benle .ne hakkın var benimle böyle konuşmaya.....
    tabi ne alakaysa onun okullarında okumamızla dersi anlatamamasının o ayrı. neyse ayşe hayvan gibi bir puan aldı ve tercihlerini vermeye okula gitti okuldada görevli öğretmen odtülü fıcı.ayşe puanını hocanın gözüne sokup" hocam odtuden istediğim bölüme girebiliyordum ama aklıma siz geldiniz ve hiç odtu yazmadım sonum sizin gibi olur diye " dedi
    hoca "sen ne hakla..." demeye kalmadı
    ayşe: hocam odtü tutunca konusunn demiştiniz ya.... deyip başladı saymaya
    sonuc allah kimseyi o hocanın yerine koymasın .
    15 ...
  32. 43.
  33. doksanüç kişisi yani ben* boynu kırılacak korkusuyla ömrü boyunca takla atamamış, parende atamamış, kasadan atlayamamıştır. bu yüzden bütün beden hocalarıyla papaz olmuştur.

    -doksanüç kasadan atlamaya çalışalım seninle sen atlayamıyormuşsun.
    +hocam ben atlayamıyorum. boynum kopcak zannediyorum. ben başka bir şey yapsam?
    -aa olmaz naptırabilirim ki sana
    +hocam bütün ders koşıyım ama atlamıyım isterseniz ödev de hazırlayabilirim..
    -ya korkulur mu hiç kendine güven ilerde bir işe girdiğinde napcaksın?*
    +hocam bana mülakatta hadi bir kasadan atla da görelim demezler zira akrobat olmayı düşünmüyorum.
    -....
    18 ...
  34. 44.
  35. ..doksanüç kişisinin bedencilerle sorunu devam etmekteydi.*sağlık dersine giren bedenci doksanüç ve kafadarlarını kılık kıyafetten dolayı tahtaya çağırıp ibret olsun diye kalaylamaya başlamıştı.

    -bu ne böyle gömlekler dışarda, kazaklarınız değişik, çoraplar farklı!
    +..
    -hele şu çoraplara bak mikili gufili siz anaokuluna mı gidiyorsunuz? sizin zeka yaşınız kaç kızım?
    +walla hocam buraya sınavla geldiğimize göre anaokulu seviyesinde olmadığı kesin. siz bizim zekamıza laf söylerken okula hakaret etmiş oluyorsunuz biz buraya seçilerek geliyoruz.
    -...**
    10 ...
  36. 45.
  37. lise 3. sınıf felsefe dersi. konu hocalardan açılmıştır ve sohbet havası içerisindedir.

    - ya hocam, hocaların bize çok takıyorlar, herşeyimize karışıyorlar bir şey de diyemiyoruz.
    - (hoca rahat bir tavırla) yahu zaten az kaldı okulun bitmesine, köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyeceksiniz.
    - (arkadan bir ses) tamam dayı.

    bu lafla beraber arka taraf kopmuştu tabi ama hoca duymadı bu lafı yoksa kim ayı kim dayı gösterirdi kesinlikle.
    70 ...
  38. 46.
  39. lise 1 ingilizce kompozisyon dersindeyiz. hocamız chucky filmelerinden çıkmış, zaten son derece de sinirli. şimdiye kadar evlenmemiş olmasını da psikolojisinin tahmin edilmesi açısından belirtmeden geçmeyeyim.
    her zamanki gibi en ufak bir hareketten gıcık kapan hocamız o zamanlar derste epey mızmızlanmış ve sıkılmış olan platonik aşkım olan cem'i sınıftan atmaya kalkar.

    cem:hocam bu sınavı kazığa hazırlatmışsınız doğru mu? *
    chucky:hayır ben hazırladım.
    cem:haaaa kazık sizsiniz!*
    chucky:çık dışarı terbiyesiz saygısız....
    cem:ne çıkcam be!sen çık dışarı, burası benim sınıfım!
    8 ...
  40. 47.
  41. özet: derste bir eseklik yapilir ve disariya atilmak üzerinedir.

    - yeter artik cik dersim'den.
    - siz beni cikartamazsiniz ben istifa ediyorum dersten. drankkkkk *
    - ay böyle bir ögrenci görmedim ben, gene ne var.
    - (kafami sinif kapisindan uzatarak) bir zamanlar dersinizden kovdugunuz fakir ama gururlu ögenci varya...
    - eeeee...
    - gidişim suskun oldu ama dönüsüm muhtesem olacak nihahahahahaha.... (drank)

    sonuc: dersin huzurunu bozdugum için kınama cezasi aldim)

    (bkz: bu da böyle bir animdir iste)
    18 ...
  42. 48.
  43. fırlama geçinen bir hoca, konuşmakta olan bizlere laf sokmak amacıyla yanımıza gelir ve yapılan espriye kulak misafiri olur. herkes esprinin güzelliğiyle kahkahalar atmaktadır. ama hoca gıcıklığını yapmak için söze girer ve olaylar gelişir...

    hoca : ben bu espriye götümle gülerim ancak.
    öğrenci : hocam ben de zaten oraya hitap ediyordum.
    hoca : (içses) s.ktirip gideyim ben en iyisi.
    12 ...
  44. 49.
  45. -olm daha ücüncü soruyu mu yaziyorsun?
    +3 degil hocam o, sekiz. bilindigi üzere yediden sonra üc gelmez.
    -!?!?
    10 ...
  46. 50.
  47. tarih: 1 nisan
    en sert bayan hocalardan birinin ingilizce dersindeyiz. Hoca hazırlıklıdır bugün bana kesin şaka yapılacak modunda gelmiştir. Dersin sonlarına doğru beklediği gerçekleşmeyince;

    hoca: ee çocuklar şaka yapmayacak mısınız?
    öğrenci : şaka mı istiyosunuz hocam...çok güzelsiniz!!

    sınıf kopar hocada dayanamaz kopar
    20 ...
© 2025 uludağ sözlük