lise son seneniz boyunca kafanızı kurcalayarak ders çalışmanızı baltalayan eğlence.küçüklükten beri izlediğimiz amerikan filmlerinde bu konunun aşırı vurgulanmasının beynimizde yarattığı tahribattan herhalde aşırı mana yüklenir.kızlar janjanlı elbiseler peşinde koşar,erkekler smokin kiralama veya janti takımelbise alma heyecanını yaşar.sevgilisi olanlar o gün çok süper sürprizler yaşayacaklarını düşünürler,kızlar kuaförde beş saat hazırlık yapar fakat 40 yaşında teyzelere benzeyerek çıkarlar,erkekler sallamaz görünerek hazırlanırlar,kimin arabasıyla gidilecek,kimle dansedilecek,akabinde nereye gidilecek,gece nasıl bitecek gibi bir sürü hayati* meseleye kafa yorulur,lakin,bir cacık olmaz.normal bir gece biter gider.ayaklanmış penguenler ve küçük yosmalar gibi ortalıkta dolandığınızla kalırsınız genelde.yalan rüzgarı dizisinde koroneyt salonu diye bişey vardı,oradan fırlamış gibi takılınan eğlenti sonuç itibariyle.(koroneyt diye yazılmıyordur tabii ama doğrusunu bilmiyorum mazur görün)
çoğu lise arkadaşını son kez gördüğün, daha lise son sınıfın ilk günlerinden ne giyeceğini düşündürten, içkinin serbest olup olmadığı hep bir sorunsala dönüşen, sevilmeyen hocaların gelmesi pek istenmeyen, çıkışlarında genellikle eğlenceye başka bir yerde devam edilen liseli olduğunu son kez hissettiren güzel gece.
bu seneye saks mavisi denen dandik rengin damga vurduğu mezuniyet balosudur. arkadaş bu kadar kız hiç yakışmadığı halde niye teyze gibi süslenip bir de güzel olduğunu düşünür hiç anlamış değilim. yalnız gecenin sonunda clup müzik girdiğinde zıplaması güzeldir. okulun en ağır hocasıyla balon patlatmak da öyle.
2009 senesinde kot-t shirt eşliğinde gittiğim bir köşede kös kös oturarak sigara içtiğim, gelen dans davetlerini reddedip resim bile çekinmediğim, 2 kere içeri içki sokma teşebbüsünde bulunup yakalandığım sonunda da "sokayım böyle baloya" diyerek terk ettiğim ve o ortamda bulunan bir çok kişiyle bir daha görüşmediğim, kimisine göre eğlence bana göre ızdırap. yarın olsa bu sefer hiç gitmem.
(bkz: lise hayatını sevmeyen sözlük yazarları)
bol bol amerikan okul filmleri izleyen genç bedenlere ağır hasarlar veren balodur. nice genç balo gecesi sarhoş bir kızla sabaha kadar gönül eğlendireceğini zanneder. aylar öncesinden sapık hayaller kurar. annesi 1 lira istese vermeyecek gavatlar bir kaç saat uğruna yüklü bir miktarı gözünü kırpmadan çıkartır koyar ortaya.
hayal kurarken bile üst düzey sapıklık kriterli uygulanır bu gece için. mesela geceye katılan her kız mutlaka ama mutlaka straplez elbise giyer ve hepsi çorapsızdır. herkes sapıtana kadar içer , alkolün etkisiyle kendinden geçer. o gece erkeklerin yatma teklifi bile yapmasına gerek yoktur kızlar zaten çoktan bırakmıştır kendilerini bizim yürüyen aknelere .
hayal edilir böyle şeyler ama gece sonunda ne olur ? kola - çerez , oyun havaları ve oynamaktan sucuk gibi terlemiş olan kavalyelerle dans edilir.
bir grup erkeğin bok varmış gibi ne bulursa içtiği,
balo mekanından kusarak ayrıldığı ve sonrasında da kusarak geceye devam ettiği...
sızıp kaldığı ama arada bi' uyanıp yastığına kustuğu ve sonra yeniden uyuduğu...
gerçekten iğrenç yanları da var.
keşke her şey mini elbisesinin altına topuklu ayakkabısını giyip süzülen liseli kız sevimliliğinde olsa..
aöl çıkışlı biri olarak söylüyorum ki; sadece bizim döneme vurmayan eğlence şeysi. evet. bizim yıllıklarımız da yok. ama bizden üzülen kimse yok. o okuldan her birimiz nefret ettik. allah'tan kurtuldum o okuldan.