bir kapı komşumuz vardı doğdum, dışarı çıktım 4-5 yaşında beraber oynadık, ilkokula, orta okula, liseye birlikte gittik ve hep yan yana oturarak okuduk. çok iyi bir arkadaşı olan insanlar bilir başkasıyla arkadaş olamazsın vaktin dahi olmaz. öyleydi işte kaç yıllarım beraber geçmiş düşünsenize artık kendi ruhundan bir parçaymış gibi hissediyorsun. sonra ne oldu? hayat ayırdı demek isterdim ama kendisi ayırdı. kendi hayatını mahvetti. bunca zaman ben mi böyle biri olduğunu fark edemedim yoksa ailesi onu yavaş yavaş zehirledi mi bilmiyorum ama tam bir şerefsiz oldu, bana en çok zarar veren insan oldu. yapayalnız bıraktı.
sonra üniversiteye geçtim. eve çıkmak istiyordum ama param yoktu insan da yoktu. sonra tesadüfen tanımadığım bir çocukla karşılaştım o da yurttan eve çıkmak istiyormuş. neyse biz çıktık eve ama çocukla 5 kere konuşmamışımdır odalarımızı falan kitliyoruz aynı evde.
sonra öğrendim ki üniversitede o 'tanımadığım' arkadaşım dünyanın en iyi insanıymış. bu kadar dürüst, merhametli, doğru bir insanla karşılaşmak belki de allahın 20 yıllık arkadaşını kaybettin ama ben sana başka kapı açtım deme şekliydi kim bilir?birlikte sabaha kadar içtiğimiz oldu, güldüğümüz oldu, beraber ağladığımız oldu. 10 yıldır hiç ayrılmadık, bak bu insanı üniversitede tanıdım diyorum. hukuk okudu çok çok iyi yerlere geldi, binlerce tl kazanıyor, yaşadığı evi görseniz. bir adam hiç bozulmaz mı? bozulmuyor. benim gibi basit, onun kazandığının 5'de 1'ini bile maaş diye alamayan birinin yanında her hafta uğruyor, can dostum diyor.
olay ne biliyor musun? lise arkadaşı, üniversite arkadaşı değil, karakter. 10 yaşında da 50 yaşında da ''dost'' bulursun..
Sebebi, ergenlik dönemindeki hormonların verdiği etkiyle üniversite hayatında görsen yüzüne bakmayacağın kişilerle sıkı bağ kurabilmen. Hormonal bir etki yani. Sonra da bu olayın beynin algı mekanizmasında yer etmesi. Aşık olmak gibi düşün. unutmakta zorlanıyorsun ya hani o misal.
Üniversite arkadaşları çünkü üniversitede herkesin karakteri hemen hemen bellidir.Lise dediğin zaten ilkokulun ders olarak daha ağır olanı.Hem ayrıca ergen olduklarından tam olgunlaşamıyorlar.
Lise arkadaşları her türlü alır. Lisede bulunan samimiyet üniversitede bulunmuyor ki bugün görüştüğüm lise arkadaşlarım var ve kardeşten öteler bana. Üniversite için de istisnalar olabilir ama kaideyi bozmaz bu.
lise kocaman bir çöp, üniversite desen allah kerim. ben ilkokul arkadaşları diyorum.
okulun bahçesinde çılgınlar gibi koşup oynadığın, arkadaşın evine gidip kurtlar vadisi elif-polat izleyip üzüldüğün, sosyal hocasına aşık arkadaşın hocayı stalklamasına yardım ettiğin yıllar en minnoşu. en samimisi.
karar veremedim.lise arkadaşlıkları daha masum .ergenlik sorunları ve dersler dışında çok ta bir derdiniz yoktur.güzel dostlukların temeli atılır.her duygu yoğun yaşanır.üniversite hayatı her anlamda insanı eğitir.insanları tanırsınız.zengin bir aileden değilseniz tutumlu olmayı ögrenirsiniz.doğru insanlari arkadaş seçerseniz hem kendinizi geliştirir hemde okuldan ve hayattan zevk alırsınız.sonuç lise üniversite farketmez iyiler hep iyidir.
geriye dönüp bakıyorum da çocukluk arkadaşlarımdan başka kimseye yer vermiyorum hayatımda lise, üniversite, askerlik vs. silindi hepsi (badim hariç tabi ki)
Lise arkadaşlarının alacağı versus. Ünidekilerle takılırken 50 dereden su gelir, birinin işi çıkar biri başka zaman önerir biri başka mekan önerir. Lisedekilerle öyle miydi hadi şuraya gidelim derdik ve giderdik. Evet.
lise döneminden sürekli görüştüğüm iki arkadaşım var. üniversite döneminden arada storylerine emoji attığım iki arkadaşım var. bu yüzden lise arkadaşlığı kazandı.
Üniversite arkadaşlarıdır.
Lisedeyken henüz karakter oturmamış, ergen hareketler yapıyorsun.
Kiminle arkadaş olacağını seçemiyorsun. Saçma sapan bir bağ ile bağlanıp "aga" oluyorsun.
Üniversite arkadaşlığı ise aileden uzakta ve çıkar ilişkisi üzerine kuruludur.
Yeri geliyor Ateşli şeyler yaşıyorsun.
Evli olanlarla bile hala gizli gizli görüştüğüm var.
Üniversite ortamından Kopmamak için Görükle'de yaşıyorum zaten. Kaç hatunu mezun ettik be. swh
Lisedeyken ancak 31 çek. Yolda görünce selam bile vermiyorum.