10. Sınıfın sonunda okulumuzdan ayrılacak olan coğrafya hocası Ahmet Gülüm beyin son derse gelmesini anlatacağım. Hoca derse girer ve son dersi olduğundan ders işlemeyeceğini söyler ve başlar konuşmaya:
-"Arkadaşlar bu ders beraber geçireceğimiz son dersimiz. Ben gideceğim ve yerime başka bir coğrafya hocası gelecek. Size soracak ne işlediniz, nerede kaldınız, hocanız size ne anlattı diye. Sizin ne diyeceğinizi biliyorum. Bir bok anlatmadı diyeceksiniz. işte bunu demeyesiniz diye size bugün bok'u anlatacam."
Hoca slaytı açar. Slaytın adı "bok" tur. Bok şöyle güzeldir, böyle kıvamlıdır, vücuttan şu kadar saatte çıkar. Diğer hayvanlarda sıçar. Onların bokları daha farklıdır. Bokun içinde şu vardır, bu vardır. içinde bir miktar mineral kalmıştır. Ağaç dibine sıçın ağaca faydalıdır. Bu da bokun ne kadar faydalı bir şey olduğunun kanıtıdır vs vs...
Ders boyu bunları anlattı ve zil çaldı alasmaladık dedi çıktı gitti lan. Hiç unutmam. Sonra bu adam beyaz showa da çıktı. Enteresan bir insandı.
Tüm sınıfın dersleri bozuk kaldık kalıcaz efkarlardayız bir dersin sınav sonucu daha belli oldu nerdeyse o herkes o dersten de kalıcak iyice efkarlıyız bir de o yaşların verdiği bir coşku bir gider var hayata karşı tüm sınıfı kravatları çıkarttık ceketleri attık gömlek düğmelerini yarıya kadar açtık hiç sigara içmeyen adamlar bile o efkarla sigara yakmış müslüm babanın adını sen koyuyla sınıf değil tüm okul bangır bangır olmuş ama biz farkında değiliz tabii bir anda kapı açıldı ama dumandan göz gözü görmüyor bir baktık içeri müdür gibi adam dumanı elleriyle itip bize bakmaya çalışıyor bizim şaşkınlıktan sigaralarımız hala dudaklarımızda neyse müdür babacan adamdı baktı ben de babayı çok severim ama sigaralarınızı bir daha görürsem yediririm size dedi ve kapıyı kapatıp çıkıp gitti.
iste her okulda olan olay bizde olmazdı. Ama bir gün okuldaki sigara içen sayısı 1 den 20 ye yükselince idareciler arama yapmaya başladı . E malum paketin saklayabilecek birisi olarak. sınıfın mermeri kırıktı ben de ilk sigaraya başladığımda bunu gördüm ve açtığımda bizden öncekiler de heralde oraya paket saklamışlar . Bende sınıfın paketini topladım hemen el çabukluğuyla fark Bile etmediler. Sadece 1 sınıftan paket yakalatan olmuş o da heyecandan Kemer'imin arasına koyayım derken pantolonun paçasından düşmüş ve tek disiplinlik olan arkadasa selam olsun .
sanırım 1995'ti. okuduğum lise o dönem serserilerle doluydu. onlardan biri de nerdeyse her teneffüs bana dadanmıştı. önce birkaç kez uyardım. ama kulak asmadı. ben de bir teneffüsün sonlarına doğru kantin penceresinin dibinde kırılmış şişe parçalarından birini aldım ve arkadan sinsice yaklaşıp sırtını çizdim. adamın gömleği kıpkırmızı olmuştu. ikimiz de müdüre gönderildik. ben de olanları anlattım ve adam benden özür diledi. bir daha da bana gözükmedi. lisedeki en iyi hatırladıklarım okuduğum sınıfın liseyi temsil edecek sınıf turnuvasında finale kalması ve üniversite öncesi en başarılı dönemimi yaşayıp 5 dönemde de * takdir almam olmuştu.
10 Kasım 'da siren sesiyle beraber saygı duruşundayken ve kimseden çıt çıkmıyorken karnımın korkunç derecede guruldaması ve akabinde herkesin gülmeye başlaması,hocalardan biririn neden gülüyorsunuz isimlerinizi yazın şu kağıda deyince ama hocam siz de güldünüz dememle beraber ceza yemem,akıllı tahtada filmi izleyecekken ve filmi ben başlatıyorken yanlışlıkla sınıftaki erkek arkadaşın flashını takmam ve filmin porno tadında seks sahnesiyle başlaması ve filmi bir türlü kapatamam akabinde müdür odasına yollanmam,arkadaşın bana doğru su şişesinin kapağını patlatması benim atik bir şekilde eğilmem ve kapağın arkamdaki hocanın gözüne gelmesi,edebiyat sınavında duvardaki yazar-eserleri kaldırmayı unuttuğumuz için kopya çekmemiz (başımızda başka bir Hoca vardı) daha sonradan hocanın Bunu farketmesi ve hepimizi bırakması,müdürün sınıftaki fırlama bir arkadaşımıza sen ne kadar delisin demesinden bir gün sonra arkadaşın ayağına eldiven geçirip müdür odasına girmesi,arı eğiticisi bir arkadaşın kavonoza doldurduğu arıları matematik dersinde salıvermesi ve arıların hocayı 3 yerinden sokması bak burda arı var dediğimde arkadaşın arıyı avcuna alıp uyuşturması,19 mayısta sınıfcak bir oratoryo sergilememiz ve akabinde milliyetçi bulunduğu için soruşturma yememiz halkın gösteriyi çok beğenmesi
Ve sonradan soruşturma kararından dolayı milli eğitim müdürünü linç etmesi,dersten kaçıp sınıfça kola -çekirdek yapmamız,kutlu doğum haftasında arkadaşın okuyacağı şiiri benim yazmam bunun bazı ajanlar tarafından duyulmasıyla arkadaş 1.olduktan sonra kız meslek lisesinde yarışmayı kaybettikleri için öfkeli olan bir grubun "başkasına yazdırmak kolay kendin yazsaydın hakkımızı yediniz diye Hocaya ve arkadaşa saldırmaları,yine aynı yarışmanın
Öncesinde arkadaşa kıyafet bulamayınca okulun perdelerinden birini dikmeleri,benim yazdığım bir tiyatro oyunun yarışmada 1.olması ve tam puan almamız jurinin oyundan çok etkilenip ağlaması ve masada peçete olmadığı için bir arkadaşın bakkala bi koşu gidip peçete alıp gelmesi gibi bir çok unutulmaz anılar var.Ahh bir özlem duydum şimdi.Nerde o ekşınlı hayatım...
Din kültürü dersinde hocayla kantinden alınan abur cuburlar eşliğinde okulun dedikodusunu yapmak.
Solcu bir hocama sınıfa girdiğinde selamunaleyküm dememden mütevellit "burası Afganistan mı ne söylüyorsun sen?" diye beni köpeklemesi, bir sonraki derse giren hocamızın içeriye selamunaleyküm diyerek girmesi ve tüm sınıfın kopması.
Nöbet defterinde gelen ziyaretçiler kısmına ibrahim Tatlıses, alexander Rybak vs yazmamız ve disipline gitmemiz.
Kış vakti deli dürtmüş gibi denize atlamak.
Akıllı tahtanın anahtarını çoğaltıp gizlice film izlememiz, film arşivi oluşturduğumuz duyulunca akıllı Tahtalara okul idaresi tarafından deep freeze yüklenmesi.
Kar yağdığını görünce(pek fazla rastgelmediğimiz için) tüm okulca bahçeye akın etmemiz.
Öğrencili öğretmenli hizmetlili hep beraber kol kola damat halayı oynamalarımız.
...
Ama en manidar olanı da güzel manzaramız eşliğinde bugünlerin hayalini kurmaktı. Şükür mutluyum ama insan özlemiyor da değil.
Sigarayı içmek için arkadaşla kabine girdik dönecektik güya. Sonra Erdem hocam biyoloji hocamız bastı kapının arkadına pıstım. Arkadaş çıktı ne yapıyorsun olm hocam tuvalette ne yapılır işiyordum dedi. Hoca inanmadı tabi kapının arkasında kim var dedi kimse yok dedi hoca bi geldi karsısında ben varım napıyordunuz olm siz hocam valla sigara içmiyorduk dedik para yok Nasıl ödicez cezayı mecburduk sonra hoca müdüre gitti bu ikisi basılmış diye mikrofonu açtı ve tuvalette aynı kabinde x ve y sigara içmiyorlarmış sizce napıyorlardı dedi arkadaşlar yanıma geldi gülüyorlar falan üst devreden t.şak geçmeye geldiler adım gay olmuştu teneffüste dayanamadım mikrofonu aldım boştu müdür yardımcısının odası arkadaşlar ben ile y gay değiliz sigara içtik ulan diye bağırdık sonrası 89₺ ceza ve 1 hafta uzaklaştırma.
ileride dönüp hiç de ozleyerek bakmayacagim benim için fazlasıyla bos anilardir. Lise bana en sevdiğim ınsani ilk seneden verip hemen de geri alan artık tiksindigim bir meseledir.
Sınıfta aşırı Uyuz Olduğumuz Bir Kız Vardı Ömer isimli Kardeşime Atölye dersinin Tenefüsünde Kanka Bu kahpenin Su şisesinin Ağzına Penisini Deydirsene Makara Olur dedim,Ömerim de Yapmıştı Ulan ne günlerdi Be.Dersler Çarşamba Bloktu köpek gibi uyurdum Yaşlandık Be çocuklar.
Akıllı tahtalar yeni yeni takılıyor, ben de akıllı tahtayı inceliyorum, biraz kurcaladım sonra akıllı tahtanın ekranı birden gitti, bir de bizim işe yaramaz dörtlü sınıfta tütsü yakmış, onun da kokusu geliyor, allah allah fiş mi yandı diye korkarken bir de baktım elektrik gitmiş.