--spoiler--
Bir gün, mutsuzluğu, acıları ve arzuları, en derindeki sırları görme yeteneğin olduğunu keşfetseydin...
Bir gün, sana gülümseyen yüzlerin ardını görüp sana en yakın kişinin yüreğinde kilitlediği kapıları aralasaydın, ne yapardın?
Büyümenin eşiğindeki Rose için hayat, bir sabah geri dönülmezcesine değişir. Zira annesinin yaptığı limonlu pastadan aldığı bir lokmayla, sadece yemeği değil, onu pişiren kişinin duygularını da tatmakta olduğunu anlar...
Olağanüstü yeteneği, aynı zamanda derin bir kaygı ve hüznü de beraberinde getirir; çünkü her zaman neşeli, güler yüzlü ve sevecen biri olarak bildiği annesi, kalbinde sarsıcı bir gerçek saklamakta, ailesinden ayrı ikinci bir hayat yaşamaktadır...
Çok geçmeden babası ve ağabeyinin de çok özel yetenekleri olduğunu anlar. Her üçü için de bu yetenek, kimi zaman bir mucizeye kimi zaman da yakalarını kurtaramadıkları bir illete dönüşecektir.
--spoiler--
Aimee Bender tarafından kaleme alınan, Suat Ertüzün'ün türkçeye çevirisiyle can yayınlarından 2013 yılında piyasa sürülen bu kitap, hemen her ailenin üstünü örttüğü gerçekleri, duyarlı ve yetenekli bir genç kızın büyüme öyküsü eşliğinde anlatan acı, tatlı ama her sayfası büyülü bir şehir masalı..
konusu itibariyle oluşan beklentiyle okununca insanı hayal kırıklığına uğratan kitap. kızın yediği yemeklerden insanların duygularını anlayabilmesi konusunu işleyen çok daha güzel bir kitap okuyabilirdik zira, birçok kişi tarafından yerin dibine sokulmuş, üstüne basa basa kötü denmiş olmasına rağmen de bestseller olmuş kitap. nasıl olmuş anlamadım.
sırf ismi yüzünden aldığım kitap. bestlerde olduğundan falan değil yeni okumaya başladım güzel ilerliyor ama ilerledikçe konu nereye gider nasıl biter şuan kestiremediğim için kitap hakkında bir eleştiride bulunmuycam bitince düşüncelerimi tekrardan yazarım. kitabın isminden etkilendim bu aralar limon'a karşı bir zaafım var sanırım limon yapraklarının kokusu isminde bir kitap daha aldım haydi hayırlısı.
konusu farklı ve sıradışı olan bir kitap. konu itibariyle çok güzel fakat bu kitabı bitiresiye kadar baya bi uğraş verdim. bunun sebebide kitabın çevirisi ben hayatımda bu kadar kötü bir çeviri kitap okumadım. kopuk kopuk cümlelerle anlamsız bir şekilde toparlanmaya çalışılmış bu yüzden kitaptan soğuyup uzun bir süre okumadım sonra kitap yarım kalmaz diye tekrar okumaya başladım ama cidden kitap okumayı çok fazla sevmeyen biri isminden etkilenip şu kitabı alsa okumaktan iyice soğur. çeviriyi yapan kişi suat ertüzün isminde biri. kitap çevirilerini yapan insanlar rastgele degil de azıcık edebiyattan anlayan kişiler olmalı. ilginç ve güzel bir kitap yazık olmuş tekrar yeni bir çeviriyle basılmasını umuyorum.
Adı ile baya ilgimi çekmesi sonucu aldığım kitap ve 2 günde bitiriverdigim masal tadında roman. Büyüsek de masallara ihtiyacımız oluyor. Yazılsın böyle kitaplar.