Sıralanmış saksılar vardı
limana bakan
penceremizin önünde
ve çiçekler arasında
ekmek kırıntıları serpen
martı yüzlü
bir anne
Terasta toplanan kadınlar
limandaki beyaz geminin
ışıkları yanınca
dedikodusunu yapmayı unuturlardı
tam o saatlerde sokaktan geçen
yazlık sinemadaki
biletçi kızın
Annesinin dizlerinin dibinden
hiç ayrılmayan
uslu bir çocuk gibidir
limandaki deniz
ama sokağa çıkıp
dalga olmak geçer
yüreğinden.
attile ilhan nedendir bilinmez tarzından biraz uzakta yazmış. belli başlı şiirlerinin seviyesinde değil tabi ama okuyunca insana zevk veren bir şiir. toprağı bol olsun üstadın.
halep pasajının sonundaki marjinal dükkan. enteresan ıvır zıvırlar var. çark yapmışlar bir de, 10 liralık alışveriş yapıp çarkı çeviriyorsun, 6 liralık saat kazanıyorsun. bir sürü hediye de veriyorlar üstüne. şirinler ya. çalışanları çok geyik kimselerdir. hatunu manyak edecek, daha da aşık olmasını sağlayan bir sürü hediye alıyorum oradan.
limanın bir şubesi de kadıköyde vardır. reksin arkasında sanırsam.