nasıl bu kadar utanmaz oldukları anlaşılmayan terbiyesizler birliğidir.
bize ne lan sizin cinsel tercihlerinizden, yönelimlerinizden. size saygısızlık yapılmasına elbette karşıyız. sizler de insansınız bizler gibi lakin hak mücadelesi veya tepki gösterme çabası adına çirkinleşmenin, terbiye sınırlarını aşmanın anlamlı bir yanı da yok.
hakkınızı efendi gibi arayın.
lgbt kısaltmasına sürekli yeni bir şeyler ekleniyor. lgbti olmuştu şimdi lgbti+ koymuşlar. yakında pi sayısı gibi uzayıp gidecek diye + koymuşlar ama belli olmaz bunlara yine bir şeyler ekleyebilirler.
Sorulunca en doğal olan cevabı "doğada var" olan bir oluşum bu.
Doğada varsa eğer tecavüzde var doğada, doğal seçilimde var mesela.
"Hııaaa doğal seçilim lann" diye birbirimizi yesek mesela.
Gidin hayatınızı yaşayın, bilmediğiniz olayı yada konuyu hemen savunmayın.
Hak gibi görünse de bildiğimiz sapmadır bu oluşum.
bir gercektir bu bireyler ve sizinle birlikte ayni ortamda yasiyorlar! siz istemeseniz de, canlarina kastetseniz de bu insanlar oldu ve olmaya devam edecek! onceligin insan ve insan hayati oldugunu kafalariniza kazimadan, o rezil dusuncelerinizden arinmadan yasam daha da zor! okullarda cinsel egitim dersleri verilmeden, insan haklari ve insan degerleri anlatilmadan bu cahil toplumun bir adim ileri gitmesi mumkun degil bu igrenc zihniyet ile!
Geçtiğimiz yıl, lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel ve queer (LGBTQ) temalı projelerin, Temmuz 1967’de Cinsel Suçlar Yasası’nın geçmesinden bu yana herhangi bir yıldan daha fazla gerçekleştiği görülüyor. Bu geçici projelerin, kalıcı bir miras bırakmasını sağlamak için British Museum dahil olmak üzere birçok kuruluşta çalışmalar devam ediyor.
Bu yazıdaki eserler, British Museum’un 2017’deki projesi “Tutku, aşk, kimlik: LGBTQ tarihçesini keşfetmek”te sergilendi. Yazıda, bununla birlikte, müze koleksiyonunda, ingiliz romancı E M Forster’ın “kayıt dışı büyük tarih” olarak nitelendirdiği şeyleri anlatan bazı önemli nesneler vurgulandı.
nefret insani bir duygudur peygamberlerin bile nefret ettiği Allahın lanetlediği bir eyleme nefret duymak hiçte haksız değildir. çirkine çirkin kötüye kötü denir bazı kavramların sana göresi bana göresi olmaz. şahsen bendede cinayet eğilimi oluyor şidddete meylediyorum bazen ama gidipte katletmek normaldir haktır diyemem.
Çalıştığım şirkette trans bir iş arkadaşım var. Kızın trans olduğunu şirket içi bir etkinlikte lgbt ile ilgili konuşma yapana kadar anlamamıştım bile. Öğrenince de umrumda olmadı gerçi.
Herhangi bir insan çünkü.
Çünkü bana ne.
Cinsiyetçiliğin her türlüsü itici ve çağdışı geliyor bana.
Heteronun sapkınına tepki gösterirken, Eşcinsele neden göstermeyeyim? Herkes edebiyle yaşasın, kimse kimsenin ağzına laf vermesin.
Hahahahaahahah yine başlık nefret suçları ile dolmuş.
En sevdiğim tip de şey "ya ben karşı değilim ama her yerde de kendinizi belli etmeyin itici oluyor" xd affedersiniz ama her yerde gerekirse alınlarına yazacaklar ama görünür olma haklarını kimse eleştiremez.
Ülkede hala bunlara terörist deniliyorsa bırakın da her yerde kendilerini belli etsinler.
Bir gün hetero bir çifte baktığınız gibi homoseksüel bir çifte de öyle bakarsanız o zaman deriz tamam her yerde kendinizi belli etmeyin ama bu kadar nefret suçu işlendiği bir ülkede görünür olmayı itici bulmak da homofobikliktir.
akp nin ekmeğine yağ süren ve hala tercih edilir kılan oluşum açık ve net.
lut kavmi komple kötüydü ve herkese zorbalıkla hayat tarzını dayatacak kadar işi ilerletmişti bu gün çok az kesimler o kadar büyütmek kavramı sulandırmak olur.
benim tanımımla : yönelimleri yüzünden özellikle insan haklarının işlenmediği, önemsenmediği coğrafyalarda büyük ayrımcılıklara, zorbalıklara hatta öldürülme tehlikesine maruz kalabilen bireylerin dahil olduğu bir gruba verilen isim. ve siz homofobikler insanların birbirini sevmesine karşı olmak yerine kadınlara, erkeklere, çocuklara, hayvanlara taciz tecavüz edenlere karşı olmalısınız, hepimiz olmasa/olamasa bile çoğumuz sevgiye değil nefrete karşı oldukça eminim daha yaşanılabilir bir toplum haline gelme hususunda büyük bir adım atmış oluruz.