kot taşlama atölyelerinde kısa bir süre çalıştıktan sonra iki kardeşiyle birlikte tedavisi imkansız silikozis hastalığına yakalanan Abdülhalim Demir tarafından yazılmış hüzün dolu acı mektuptur.
--spoiler-- leyleklerin yuvada besleyebileceğinden çok yavrusu olunca, yetiştirebileceği kadar yavruyu yuvada bırakıp, fazla olanları yuvadan atar. bizler bingöl'ün karlıova ilçesi taşlıçay köyünde doğduk. 1990'lı yıllara kadar hayvancılıkla olan geçimimiz iyi safhadaydı. köyümüzün toplam 32 bin küçükbaş hayvanı vardı. herkesin hayatı güllük gülistanlık iken köyümüze koruculuk getirildi. köyümüz için pek de hayırlı olmayan günler de böylece başlamış oldu.
köyden 86 insan korucu seçildi. 2 bin 100 nüfuslu bir köyde 86 kişinin, bu kişilerin ailelerini de 10 kişiden sayarsak, yalnızca 860 kişinin istihdamı sağlandı. herkes yaylaya çıkamadığı için hayvanlarını satmak zorunda kaldı. geri kalanların göç etmekten, gençlerin gurbete çıkıp çalışmaktan başka çareleri kalmadı.
gurbete gelenlerden biri de bendim. maddi imkansızlıklar yüzünden okulu bırakıp istanbul'a geldim. çocuk yaşta olduğum için iş bulmakta zorlandım epey. önceleri bulduğum iş yerlerinde, yatma yeri vermedikleri için çalışamadım. sonra istanbul'a daha önce gelmiş arkadaşlarımızın çalıştığı kumlama atölyelerinde çalışmaya başladım..
cazip olan yatacak yerin de olmasıydı*
bu atölyelerde yatma yeri veriyorlardı. normal diğer iş yerlerinde çalışan kişilerle maaşlarımız aynıydı. bize cazip gelişi sadece yatacak yer verdiklerindendi. kumlama, türkiye'ye yeni geldiği için fazla gelişmemişti. karanlık bir odada deniz kumuyla kot beyazlatılıyordu. kum fazla harcanmasın diye de odalara ufak fan takılıyordu. bu işlerde çalışanlar ya bizim gibi yatma yeri sıkıntısı çekenler ya da yabancı uyruklu işçilerdi. 1999 yılında rodeo (kumlama) çok aşırı parladı. neredeyse piyasaya sürülen bütün kotlara beyazlatma yapılıyordu. bir anda aldığımız maaşlar piyasanın iki üç katına çıktı. herkes köydeki veya çevredeki eşine dostuna bu işi tavsiye etti. burada başka işlerde çalışan arkadaşlar dahil işlerini bırakıp kumlama işine girdiler ..