benim adım mecnun seninki ley(x13) leyla ley(x11) leyla
leleyleyley leyla leleyleyleyleyley leyla (x2)
önce kalbimi çaldın
sonra yaktın da bıraktın
kırdın yıktın attın
yaktın da bıraktın beni yaktın da bıraktın
adı biraz delilikse bunun yeri biraz da
uçurma hiç uçurma hiç uçurma hiç uçuuçurum
ay hiç uçuuçurma hiç uçuuçurma hiç uçuuçurum
leleyleyley leyla leleyleyleyleyley leyla (x2)
seni ben ölümüne sevdim
her gün aşkından eridim bittim
hayat alınca seni ellerimden
bir gün olsun bile ben ona küsmedim
acıyor içim
kanıyor içim
siyah gözlerin bana bakmaz oldu neden niçin
acıyor içim (x2)
rakı getir içim oy
şarap getir içim
leleyleyley leyla leleyleyleyleyley leyla (x2)
kara kış nasıl geçer anam bu nasıl bir soğuk (x2)
oysa ben dilerdim(dilemedim/diyemedim de olabilir) seninle gitmeyi cehenneme almadan bir soluk(x2)
leleyleyley leyla leleyleyleyleyley leyla. (x5)
çocukluğunu yüklediğin kağıt gemiler yağmurda yitip gitse de
her şeye yeniden başla Leyla
yediği zıpkınları çıkarmak için sıçrayan bir balık
renkleri yeniden öğrenen solgun bir gökkuşağı
yolcularını almak için gara dönen unutkan bir tren gibi
her şeye yeniden başla
her şeye yeniden başla Leyla
Binbir Gece Masallarını anlatmaya,
Şehrazat'ın bir köleden gebe kaldığı için bıraktığı yerden
yaşamın çelik ipi üzerinde yürümeye, kırık ayaklarınla
umudun sönen sobasına bir kibrit daha çakmaya,
ki onun yüreği ateşten geçen kızıl bir rüzgar
her şeye yeniden başla Leyla
Bağdat yolunun kardeşi olan saçlarını uzatmaya
sevgilini okşamaya en unutulmaz yerlerinden
ve onun buz tutan dilini ağzına almaya,
anımsa, kışın donmuş kanatlarını bile çözmüştü bir gece aşk
her şeye yeniden başla Leyla
neşeye mektup yaz, ne zaman çağırdın da gelmedi
isterim ki başka bir kadın adı anımsatsın bana
senin adının ardısıra
başka bir kadın adı
yeni bir şiir yazmam için, benzeyen yürek çağrılarına
her şeye yeniden başla Leyla
güneşi ve devrimleri kucağına almaya
ve şairlerden öğrenmeye tanımını aşkın
bir iskenderiye ılgımının taşıdığı Nordbrandt dizeleriyle,
'aşk deniz kıyısında bir kente benzer:
başka başka biçimde, nice yerlere çıkan
bir sürü sokak'
ne güzel demişti Jacques Prévert bir kaldırım taşına oturarak,
'aşk gülümser, ona ölümden söz ettiği zaman yaşam'
her şeye yeniden, yeniden başla Leyla
akarsularla, çağlayanlarla seviş
ve bir içim su ol
ay ışığını sırtına dökerken gördüğüm o gecedeki gibi
merhamet et bize, bir kez icazet ver görem hüsnün,
çürüdüm ismin anmaktan, dilhanımdan aman leyla..
kıyar mı aşık maşuka bu kadar yalvarır iken,
kaldır yüzün nikabın, ayan olsun bugün leyla.. **
çocukluğunu yüklediğin kağıt gemiler yağmurda yitip gitse de
her şeye yeniden başla leyla
yediği zıpkınları çıkarmak için sıçrayan bir balık
renkleri yeniden öğrenen solgun bir gökkuşağı
yolcularını almak için gara dönen unutkan bir tren gibi
her şeye yeniden başla
her şeye yeniden başla leyla
binbir gece masallarını anlatmaya,
şehrazat'ın bir köleden gebe kaldığı için bıraktığı yerden
yaşamın çelik ipi üzerinde yürümeye, kırık ayaklarınla
umudun sönen sobasına bir kibrit daha çakmaya,
--------ki onun yüreği ateşten geçen kızıl bir rüzgar
her şeye yeniden başla leyla
bağdat yolunun kardeşi olan saçlarını uzatmaya
sevgilini okşamaya en unutulmaz yerlerinden
ve onun buz tutan dilini ağzına almaya,
anımsa, kışın donmuş kanatlarını bile çözmüştü bir gece aşk
her şeye yeniden başla leyla
neşeye mektup yaz, ne zaman çağırdın da gelmedi
isterim ki başka bir kadın adı anımsatsın bana
---------------senin adının ardısıra
başka bir kadın adı
yeni bir şiir yazmam için, benzeyen yürek çağrılarına
her şeye yeniden başla leyla
güneşi ve devrimleri kucağına almaya
ve şairlerden öğrenmeye tanımını aşkın
bir iskenderiye ılgımının taşıdığı nordbrandt dizeleriyle,
----"aşk deniz kıyısında bir kente benzer:
----başka başka biçimde, nice yerlere çıkan
----bir sürü sokak"
ne güzel demişti jacques prévert bir kaldırım taşına oturarak,
----"aşk gülümser, ona ölümden söz ettiği zaman yaşam"
her şeye yeniden, yeniden başla leyla
akarsularla, çağlayanlarla seviş
ve bir içim su ol
ay ışığını sırtına dökerken gördüğüm
o gecedeki gibi
hep çocuk kalmak kurtulmak..
rengarenk giyinip, şehrin karlı sokaklarında saatlerce dolaşası gelir insanın bu şarkıyı dinledikçe..
içimde ki masum çocuk her geçen gün daha da boyamaktayken bembeyaz duvarlarımı bir sıcak gülüşte kayboluverir sanki..
belki de yanlış bir leyla..
evet bu açıdan hiç bakılmamıştı gidişata belki de..yanlış mecnundan ziyade yanlış bir leyla olmak. ama anlamak bir ömür sürer değil mi? çocuk kalıp kurtulmayı diliyorum..
bu sıcak haziran gününde aniden bir kar yağsa keşke, içimdeki şu sıcaklığı dondursa da gitse..
aslında leyla kara kuru, avurtları içine çokmüş, kocaman dişleri olan bir kızdır. mecnun da bunu bilmiyor değildir. biliyordur bilmesine ama mecnun'un sevdiği leyla'nın fiziği değildir. mecnun bir ölüsevici midir ki leylanın maddesini sevsin, ruhsuz cesedine aşık olsun. o leyla'nın sımsıcacıklığını hissetiği kalbine, bütün dertlerine sığınak olan yüzüne ve gülüşüne, hayran olunası zekasına ve espri anlayışına tutkundur. hem leyla tanımı en zor hislerin tercümesi olabilecek güzel cümleler kurabilmektedir. mecnun leyla'ya işte bu anlamların lensini takmış kalp gözüyle bakar ve onda dünyanın en anlamlı yüzünü, en karakterli ağzını, en tatlı dudaklarını görür. hem ondandır ki leyla bir gün yaşlanıp buruş buruş olduğunda bile onu hala güzel görmeye devam edecektir.
zannımca en güzel en naif rafet el roman parçalarından birisidir, yağmurlu, yağmurun suyuna karışmış hafif çamurlu bir ormanda, ılık havada bir banka oturmuşsunuz da, uzaklara dalmışsınız hissiyatı uyandırır bünyede.
önce kalbimi çaldin
sonra yaktin da biraktin
kirdin yiktin ahh attın
yaktin da biraktin
beni yaktin da biraktin
adi biraz delilikse bunun
biraz da uçurum ah şu uçurum.....
Ley ley ley leyla ley ley ley leyla
seni ben ólümüne sevdim
askindan eridim bittim
hayat alinca seni ellerimden
bir gün olsun bile ben ona küsmedim
Aciyor içim
Kaniyor içim
Simsiyah gözlerin bana bakmaz oldu neden niçin
aciyor içim, aciyor içim
Raki getir içiyim oy
Sarap getir iciyim
