bugün

hallaç 1961, gecede, eski sevgili gibi hikayelerinde metni, cümlenin bağlayıcılığından kurtarmak ister. bir sayfalık noktalamasız cümlesi vardır. elbette bu içeriğe de etki eder. bir bakıma o, söylemek istediğini zaman zaman kırar, değiştirir. sonra toplar, yine değiştirir ve yine toplar. kelimelerle cümle yapısıyla oynadığı gibi oynar.
gerçek bir yazar ile bütünleşmek ve onun hayatını anlamak istiyorsanız herhangi bir kitabını okuyup; aynı evrende aynı noktada farklı yorumlara sahip olabileceğiniz müstesna yazarlardandır. eğer bu yaz ben bir kitap okumalıyım mutlaka diyorsanız. leyla ablamızı hem güzelce anmış, hem dehlizlerinizden çıkmış olursunuz. zira sığlık hiç size göre değil.
insan tek başına yaşamı karşılamak zorunda. Bense ille de bir sevgiliyle el ele verip değiştirecektim dünyayı. Ne ham hayal, ne zırvalık…
aramızdan ayrılışının 5. yılında saygı ve sevgi ile anıyoruz.
devlerin aşkı bu olsa gerek: ahmed arif - leyla erbil aşkı. saygıyla eğiliriz.
Tarzından hiç haz etmeseniz bile "mektup aşkları"nda muhakkak kendinizden bir şeyler bulacağınız yazar. Bir deneyin, pişman olmayacaksınız.
görsel
“Sevilmek iyi edermiş insanları, ben hiç mi sevilmedim?”
görsel
görsel
görsel
Kızımın adını Leylim koymayı istiyecek kadar güzel bir sevgi ile Ahmed ARiF tarafından sevilen kadın. (bkz: leylim leylim).
görsel
görsel
"Zaten ruhumuzu bütün çıplaklığıyla kimseye gösteremediğimiz için, daima yalnız kalmaya mahkûmuz."

ah be abla. gerçekler çok can yakıyor.
Leyla Erbil hayatımın kadınlarından biri. Küçük bir kızla tanıştım bugün adı Leyla , Leyla'ya verdiğim önemi, onun yazdıklarının, anlattıklarının bana nasıl ayna olduğunu küçük çocuğa Nasıl anlatabilirdim ki?
Annesi de Leyla Erbil'den ötürü Leyla koymuş ismini Nasıl kıskandım." Ne güzelsin sen" dedim sadece; adı Leyla. sadece ismi Leyla olduğu için bile çok güzel. "Benim kızım ol" dedim " güzel olabilirdi ama annem üzülecektir" Dedi.

http://www.5harfliler.com/mektuplarda-leyla-erbil/
"biz ne olacağız? bizim yaşadıklarımız ne olacak? hiç yaşamamış mı sayacaklar bizi? onca geçirilip göçülenden bir şeyler kalmalı; her ne kadar, 'el hayru fi ma vakaa' derlerse de iş sona erince dönüp sorarız boşuna mı geçirdik bunca yıl sırtımızdan vapurları?"
iki senedir var olmayan kadın, aşk.

"varoluşun anlamını yeniden kendimde kursam yavaş yavaş. dünyada hiç kimsenin neden kendi olamadığı üzerine bir kitap yazsam. bu ülkedeki vicdan yokluğunun nedenini anlatsam. yanıma sadece şiir kitapları alsam, bütün dünyanın şiirlerini okumak ölene dek sürse."
Ahmed arif'e çok acı vermiş zat.

"Al beni yarı canım, al... Uçakla mı gelirsin, rüzgarla mı, bak bak da gör, asıl ölmek isteyen benim. Niye mi? Ah nasıl anlatayım... Bir de şairim ha! Hiçbir bok değilim... Sensizlik, ayrılık, ölümden çok daha rezil, çok daha ıssız, manasız ve boş... acı..."

Ahmed arif.
aşık olduğum kadın.
"insanlar, insanlar, insanlar. Şimdi salt insanlar ilgilendiriyor beni. Ne büyük bir zenginlik. Yeni bir insan tanıyınca başım dönüyor. Nasıl olduğunu, neler yapabileceğini anlayana kadar. Başımı döndürüyor gerçekten insanlar"..
-Leyla Erbil-
(bkz: leyla zalım leyla)
ahmed arif'i bir türlü sevemediği için kızdığım usta yazr. ruhu şad olsun.
http://www.futuristika.org/anlatmak/leyla-erbil/ ülkemizdeki kadın kalemler neden okunmuyor diye düşündürüyor.
Birisine anlatmak da ucuzlatıyor ya işi, Ne bekliyorsun karşındakinden, o acıyı gidermesini mi? En iyisi susmak.
Geçenlerde adına düzenlenen konferansı vardı. Kadir Has Üniversitesi düzenlemişti Kampüsü bilmediğim icin gidemedim iyi mi?! Içimde kaldı.
(bkz: vapur) Bu hikayesine bayılıyorum.
Bir de (bkz: üç başlı ejderha) var tabi.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar