21 Ayetten oluşan Sure. Rivayet'e göre, Hz. Bilâl, Ümeyye bin Halefin kölesiydi. Ama Hz. Bilal Müslümandı. işte bu sebepten Ümeyye ona eziyet ederdi. Güneş iyice kızardığı zaman onu çıkarır ve Mekke Şehrinin taşlı geçidinde Onu sırt üstü yere atardı. Sonra da büyük bir kaya getirilmesini emreder ve kaya getirilerek, Hz. Bilâl'in göğsü üzerine konurdu. Sonra da Ona:
"Ya ölünceye kadar böyle kalırsın, ya da Muhammed'i inkâr edersin." derdi.
Hz. Bilâl, bu durumdayken yine: "Birdir, Birdir" derdi. Hz. Bilâl'e bu işkenceler çektirilirken, Hz. Ebu Bekir ona uğradı ve Ümeyyeye, "Bu zavallıya böyle yaparken, ALLAH'tan korkmuyor musun?" dedi.
Ümmeyye de Ona: "Onu bana kışkırtan ve isyan ettiren Sensin. Şimdi Onu, gördüğün bu durumdan kurtar." dedi. Bunun üzerine, Hz. Ebu Bekir, Hz. Bilâl'i ondan satın alıp, serbest bıraktı.
Bunun üzerine müşrikler şöyle dediler: "Ebu Bekir'in Bilâl'e minnet borcu olduğu için Onu serbest bıraktı."
Bunun üzerine de Şu Ayetler indi: "Onda, hiç kimseye karşı bir minnet borcu yoktur. O, Yüce Rabbinin rızasını istediği için verir. Böylesi hoşnut olacaktır." (Leyl Suresi/19-20-21)
Mekke döneminde inmiştir. 21 âyettir. Leyl, gece demektir
Bismillahirrahmânirrahîm
1.
(Ortalığı) bürüdüğü zaman geceye andolsun,
2.
Açılıp aydınlandığı zaman gündüze andolsun,
3.
Erkeği ve dişiyi yaratana andolsun ki,
4.
Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.
5,6,7.
Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.
8,9,10.
Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.
11.
Cehenneme yuvarlandığı zaman, malı ona fayda vermez.
12.
Şüphesiz bize düşen sadece doğru yolu göstermektir.
13.
Şüphesiz ahiret de dünya da bizimdir.
14.
Sizi alevler saçan ateşe karşı uyardım.
15,16.
O ateşe, ancak yalanlayıp yüz çeviren en bedbaht kimse girer.
17,18.
Temizlenmek için malını hayra veren en muttekî (Allah’a karşı gelmekten en çok sakınan) kimse o ateşten uzak tutulacaktır.
19,20.
O, hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz.(Yaptığı iyiliği) Ancak yüce Rabbinin rızasını istediği için (yapar).1
21.
4. Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.
5,6,7. Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah'a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.
8,9,10. Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah'a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.
11. Cehenneme yuvarlandığı zaman, malı ona fayda vermez.
12. Şüphesiz bize düşen sadece doğru yolu göstermektir.
13. Şüphesiz ahiret de dünya da bizimdir.
14. Sizi alevler saçan ateşe karşı uyardım.
15,16. O ateşe, ancak yalanlayıp yüz çeviren en bedbaht kimse girer.
17,18. Temizlenmek için malını hayra veren en muttekî (Allah'a karşı gelmekten en çok sakınan) kimse o ateşten uzak tutulacaktır.
19,20. O, hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz. (Yaptığı iyiliği) ancak yüce Rabbinin rızasını istediği için (yapar).