Lewis Carl Hamilton (d. 7 Ocak 1985 Hertfordshire, Birleşik Krallık) Formula 1'de yarışan ilk siyâhi pilottur. 2006 yılında GP2 serisinde büyük başarı göstererek şampiyon olup ardından Vodafone McLaren Mercedes Takımı'na transfer olmuştur. 2008 Formula 1 sezonu şampiyonudur.1.70 m boyundadır.
istanbuldan sonra 2010 kanada yarışını da kazanarak şampiyonluk için iddialı konuma gelmiş pilot. mclaren bu sene iyi araba yapmış. ne ferrari ne de redbull şu an için mclaren'e kafa tutacak güçte değil.
2010 ispanya gpsinin en şanssız pilotudur. ikinci olacağına kesin gözü ile bakılırken yarışın son turuna girişte lastiği patlamış ve bariyerlere çarparak yarış dışı kalmıştır.
18 nisan 2010 formula 1 çin grand prix'inde ekmeğini taştan çıkarmış pilottur. yarış boyunca en agresif en hırslı olan pilottur ve schumi ile girdiği mücadeleden de aslında ne kadar inatçı ve yetenekli olduğunu kanıtlamıştır. bu sene kanımca şampiyonluğun en büyük adayıdır.
sezonun 4 yarış itibarı ile en agresif ve en rekabetçi pilotu. gençliğinin getirdiği enerjisini çok iyi kullanıyor biraz daha tecrübe kazanıp daha az hata yaparsa bir formula 1 efsanesi olma potansiyeline bence sahiptir.
tarihin en genç dünya şampiyonu olmuş formula 1 pilotu.
kendisini eleştirenlere bakıyorum da bir türlü anlam veremiyorum neden eleştirdiklerine! babası bu çocuk için iki işte birden çalışmış, ardından mclaren bu çocuğu keşfetmiş, emek vermiş, bizim onu tanımadığımız zamanlardan beri destek olmuş ve en sonunda dünya şampiyonu olmasını sağlamıştır. şimdi bakınız efendim diyorlar ki yok massa'nın hakkı yenildi yok bilmem ne oldu. peki hatırlayın o seneyi hamilton kaç ceza aldı -ki bunların bir tanesi 25 saniye cezası- yok işte efendim massa daha cok yarış kazandı onun olması lazımdı. bunları geçelim efendiler. michael schumaer takım emirleriyle şampiyon olduğu zaman kimsenin böyle bir şey dediğini hatırlamıyorum. ne yani şimdi bu çocuk daha küçük diye şımarık mı oldu? yıllar diyorum arkadaşlar yıllar! inanmıyosanız işte size bir fotoğraf.
resimdekiler kim mi? ron dennis ve lewis hamilton. yıllar boyunca bu şampiyonluğu bekleyen iki isim için bence acımasız yorumlardan önce kalkıp alkışlayın derim ben.
ayrıca kendi stili hakkında yorum yapacak olursam eğer inanılmaz derecede beğendiğim bir stili var. korkmak nedir bilmeyen bir pilot. mika hakkinen'den sonra en çok desteklediğim pilot. umarım mclaren takımında daha nice başarılara imza atıcaktır. go lewis go!
büyükbabası ve büyükannesi 1950'lerde karayiplerdeki grenada adasından ingiltere ye geldi. ailesi ona inanılmaz amerikan atlet carl lewis'in adını vermiş. *
son derece yetenekli olduğunu herkese kanıtlamıştır.belkide kariyerine bu şekilde devam ederse dünyanın sayılı pilotları arasına girecektir.aynı zamanda yetenekli olduğu kadarda şanssız bir pilottur.umarım kariyerine böyle devam eder ve schumacher in koltuğuna oturur.bizde yeniden f1 de bir efsaneyi izleme keyfine ulaşırız.nedense şumi varken böylesine rekabet olmamasına rağmen daha keyif vericiydi f1.belkide bize bu keyfi geri getircek olan hamilton olur.umarım..
yapmayın etmeyin beyler, bu kadar acımasız olmayın. bu çocuk gerçekten buraya kadar çalışarak gelmiştir. f1 e gelmeden ki yarışları kimsenin aklında değil mi ? tur bindirmediği pilot mu vardı ? bütün sezon gösterdiği gayreti, tek bir yarışta silmeyelin. hele ki hayatı bal olan, yalama massa için yapmayalım bunu.
çatır çatır şampiyon olan pilot. yok massa şanssızmış, yok bilmem neymiş...
önce kimi-massa cooperation hakkında konuşalım (ki buna schumi döneminden alışığız. zira her allahın yarışı schımi'ye buyur geç diyen brezilyalı kardeşimizi de unutmuyoruz) ondan sonra hamilton şöyle yaptı böyle etti diyelim. vakti zamanında hakkinen de kutsal ittifakı çökertmiş, cümle aleme sürüş dersi vermişti. bu sene de hamilton onun yolundan ilerleyeceğini gösterdi. tebrikler...
hakkinen sonrası ilk defa doğru düzgün biriyle çalıştıkları için mclaren-mercedes'i canı gönülden tebrik etmemi sağlayan adam ve artık o bir şampiyon..
2007 sezonuyla birlikte formula 1 kariyerine başlayan bu genç delikanlı önceleri agresif ve hızlı olmasıyla dikkat çekmiş, yeni bir michael schumacher mi geliyor söylentileriyle birlikte mclaren adına yarışsa da tifosilerin bile ilgisini çekmişti. çaylak sezonu boyunca iyi yarışmasına rağmen başlarda fernando alonso'nun arkasında ezilmiş ve şampiyonluğu kaçırdığı son yarışta da yine fernando alonso-mclaren-hamilton arasındaki saçma sürtüşme yüzünden şampiyonluğu kimi raikkonen'e kaptırmıştı. kimi raikkonen'in şampiyonluğuna sevinen tifosiler hamilton için üzülmüşlerdi. gerçi bunun tek sebebi onu geleceğin michael schumacher'i olarak görmeleriydi. buna mütakip bir umutla hamilton'ın da kimi raikkonen'den sonra ferrari'ye geçmesini diliyorlardı.
ancak işler hayal edildiği gibi olmadı ve hamilton fernando alonso'nun takımdan ayrılmasından sonra birinci pilot olarak başladı 2008 sezonuna. başladı başlamasına ama, bir önceki sezonda tifosilerin ilgisini çeken hamilton bu sezon o schumi'yi hissettiren agresifliğinin yanına çirkefliğini de katmış, geçtiği pilotları adeta sömürerek geçmiş ve bir çoğunun yarışını tehlikeye atmıştı. yaptığı şeyler kural dahilindeydi ancak hiçbir şekilde etik değildi. örnek oluşturması gereken, ilerde efsane olması muhtemel kişilerin yapmayacağı şeylerdi ve bu yüzden hamilton efsane olamayacak. çünkü o yaptığı çirkeflikler yüzünden pilotlar tarafından eleştirilmiş, takımlar tarafından işaretlenmişti. bunu sadece benim gibi tifosiler değil, tüm takım taraftarları da düşünüyordu. hamilton pilotlar arasında da sevilmiyordu.
bunun en güzel örneğini 2008 sezonu son yarışı olan brezilya gp'sinde gördük. sebastian vettel ve hamilton çekişirken, kendilerini bir tur geriden takip eden robert kubica yarışın son turu olmasına rağmen(yani ikisini geçse bile bir tura daha ihtiyacı olacak ve bu tur malesef bitiyor. geçmesinin hiçbir anlamı yok) önce sebastian vettel'i geçti. daha sonra viraja girerlerken fren kesmedi ve adeta kamikaze dalışıyla hamilton'a yüklendi. ancak hamilton virajı yarılamıştı bile. daha sonra bu durum takımı tarafından farkedilmiş olacak ki robert kubica hamilton'u geçerken fazla kasmadı ama yine de kendisini biraz sıkıştırdı ve bu fırsattan yararlanan sebastian vettel hamilton'u geçti.
burdan hamilton'un ne kadar sevilmeyen bir pilot olduğunu anlayabiliriz. robert kubica belki de takımdan kovulabileceğini bile göze alarak(ki bmw takımının bu tip konularda ne kadar hassas olduğunu iyi bir formula 1 takipçisi bilir) hamilton'a dalmak istemiştir aracıyla. hadi diyelim burda başka şeyler oldu. bir başka açıdan bakalım olaya.
hamilton kazandığını öğrendikten sonra sevincini yaşadı. daha sonra aracını terkedip kardeşine falan koştu. buralar tamam. ancak daha sonra bir görüntü daha geldi ekrana. hamilton babasıyla sevincini paylaşıyor ve arkada sevgilisi nicole scherzinger atlayıp zıplayıp 'hadi bana da sarıl' gibisinden bakıyor. ancak hamilton babasına sarılmayı bıraktıktan sonra sevgilisi nicole scherzinger'i görüp bir iki saniye bakıyor ve gidiyor. kızcağıza ne kadar çakmak istesem de içim acıdı yemin ediyorum. bu olaydan hamilton'ın ne kadar kendini beğenmiş ve bencil bir insan olduğunu gözlemleyebiliriz.
ha. durumlar keşke böyle olmasaydı. keşke hamilton sezon boyunca çirkeflik yapmasaydı da kazansaydı. o zaman kimse bir şey diyemezdi hamilton'a. keza ateş olmayan yerden duman çıkmaz arkadaşım. bu kadar insanın arasında birisi de çıkıp "ya tamam olm kazanamadık ama adam da haketti. tebrik etmek lazım" demiyorsa vardır bu işin içinde birşey.
ben şahsen hamilton ilk başladığında kendisini çok beğeniyordum. kimi raikkonen gibi onun da ferrari'ye gelmesini bekliyordum. ancak bu yıl sonucunda bu kararım değişti. bu karakterde bir pilotu ben takımımda istemiyorum arkadaş.
Farklı sürüş tarzıyla yüzeysel bir bakışta Massa'dan önde gözüksede aslında çok farklı olmadığı rakibinden dramatik bir şekilde aldığı şampiyonlukla dünyanın gıcık olduğu, Japonya'dan Kanarya Adaları'na kadar geniş bir coğrafyada sövülen adamdır.
