bir ara kadınlar gerizekalıdır dedi ve bir sürü programa katıldı televizyon kanallarında, günün birinde bir bayan seyirci annesinin de bir kadın olduğunu bu şahsa hatırlattı sonra bu insan kitlendi...' ooo ama o farklı benim annem sözkonusu ' vs.. tarzından cümleler sarfetti ve işte o andan itibaren zapping yapılmaya başlandı.
yani kokuşmuş beyincik bünyesiydi. sonra da gece kulüplerinde şarkı söylemeye çalıştı ama olmadı. neden acaba?
bu insan da şöhrete giden yolun hakaretten, spekülasyondan geçtiğini anlamış_ ona göre ayar vermiş.
zamanında katıldığı bir programda iki koluna 2583 tane saat takmıştı. doğal olarak ''hayırdır birader ne bok yemeye bu kadar saat taktın'' diye sordular da ''24 saat bana yetmiyor o yüzden'' demişti. o gün bugündür unutmam. öyle de unutulmaz bir abimizdir.
benim çocukluk kahramanlarımdan. hayal meyal hatırlıyorum programlardaki süliyetini, hararetli atışmaları esnasında kaşınan kadını döveceksin arkadaş dediğinde herkes hücum etmişti ona ama içlerinde ise aslanım be işte biri çıktı diye söylendiklerini biliyorum.
soyismim den nefret etmeme neden olan, televizyonlar da bir zamanlar boy gösteren yarım akıllı dengesiz insan şekli. en son hamdi alkan şov'da kendisini görmüştük.
Hayatımıza 1998 yılında giren yok yere ünlülerden biri daha. Bir reyting projesiydi. Tuttu. Savaş Ay'ın A takımı programında sarf ettiği sözlerle büyük nefret topladı. Tiyatrocuydu, ama sahnede gören yoktu. Oran'ın asıl iddialı olduğu konu 'kadın dövme'ydi. "kadın kaşındığı zaman döveceksin" diye reçeteyi de veriyordu. Erkekliğin kitabını o yazmıştı, mankenler telekızdı, bu ülkede sanatçı yoktu. Ama dayak ve kurşungeçirmez değildi. "Ağlatırım" derken, bir gün ağlayıverdi. Taksim'de bir program için röportaj yaparken dayağı yedi. Saldırının ardından siniri bozulan ve ağlayan tek kiş vardı: Levent oran. (Elif key,habertürk)
kendisinin "gerçek yüzünü" bilmememiz, yüzüne geçirdiği yavşak, sırıtkan, yılışık maskeden kaynaklanıyor. para kazanmak için, şöhret olmak için kendisi tercih etti bu maskeyi takmayı. iyi biridir ya da değildir umurumda değil, kendisi vıcık vıcık bir medya maymunudur, medya tarafından kullanılmış, o sırada kendisinin de biti kanlanmış, kullanıldıktan sonra da her medya maymunu gibi "artık" mertebesine erişmiş, köşeye atılmıştır.