sol framede sürekli karşıma çıkan insan. ben tanıyorum bu adamı hiç öyle özel biri değil tonlarca entry girilcek kadar falan. bi catstark değil ki bu. ne bileyim bi budunyanindisindan da değil. vasıfsız bi adam bu. salaş giyinen, tarkan dansı yapan, nokia'nin 8 sene önce çıkardığı cep telefonunu kullanan birisi. defansa gelmez, rakibi ısırmaz, sigara almaz milletten otlanır. ne yani nesine entry giriyoruz. önceki girdiklerimi de silicem zaten. hadi beyler tüm entrylerimizi siliyoruz buradan. çıksın sosyalleşsin bu da.
şu sözlükteki en sevdiğim 2, bilemedin 4, hadi bilemedin ilk 37 yazar arasına kesin girer. o kadar çok seviyorum lan bunu.
hele 3 numara saç, kirli sakal ve ceket yapmış geçenlerde. dominic purcell gibi olmuş.
şimdi konuşuyorduk. ciddi ciddi farkettim ki geçen yaz en güzel vakitlerim hep onunla geçmiş lan. aslında tanışmamız da tesadüfiydi. sonradan meğerse bir peynir çeşidi olduğunu öğreneceğim kız arkadaşımı görmek için zirveye gittiğimde bu kirli sakallı çocuk işin içinde hiç yoktu. daha o gün kanım kaynamıştı zaten. o kadar sevmiştik ki birbirimizi zaten artık ikili takılır olmuştuk:
kız tavlamak için gidilen cafede hiç kızın olmaması ve 60'lık amcalarla oturuşumuz.
bluetooth ile iranlı kız tavlamamız. cokacayipseyin evinde kalıp, ertesi gün evde kimse olmayınca gecenin tüm bulaşıklarını yıkamamız. meğerse kendinden renkli olan bardağın kendi rengini leke sanıp benim bardağın rengini çıkaracak kadar yıkamam.
duvara doğru yavaşça dokunduğu topun fizik kurallarını alt üst edip, duvarın yanındaki borudan sekip 5 metre havaya kalkıp, terasın kenarında dramatik bir şekilde sektikten sonra aşağı düşmesi. ama benim buna çok sevinmem, çünkü bir önceki gün terasta top oynarken abandığı şutun ben kurtarınca benden dışarıya çıkması.
yemek paramız yokken son paramızla bira almamız.
ertesi gün, paramız olmadığı için bayan bir sözlük yazarının yanına gitmemiz ve bize yemek ısmarlaması. eziklikte son nokta.
görükleye gidişimiz ama minibüse para vermeyişimiz. çünkü geçerli bir sebebimiz vardı. saat zaten geçti ve çok kalmadan dönücektik.
görükleye her gidişimizde aynı bakkala saçma sapan bir soru sormam. adamın bıkmadan usanmadan cevaplaması.
gecenin bir vakti yolun ortasında yarı çıplak dolaşmamız. balkonda sabaha kadar delice içmemiz, iki paket sigara bitirmemiz.
her zaman camel alalım demesi ama karşılığında hep parliement alalım demem.
aynı takımdan olduğumuz halısaha maçına sarhoş gelmesi. ama kazandığımız için götü kurtarması. yenilsek de kızamazdım ki zaten.
arap şükrü caddesinde balık misali 4 kişinin kollarında fotoğraf çektirmesi.
rock şarkılar çalan barda tarkan ve michael jackson dansı yapmamız. johnnyturhan'ı unutmayalım. johnnyturhan insanının parmağındaki yaradan dolayı terlikle dolaştığı akşam, güzel bir hamleyle onun terliğini koparması, gecenin bi saatinde koşa koşa yeni terlik alıp gelmesi.
ne diyim, bitmiyor anlat anlat? yazıyorum çünkü tekrar tekrar okucam buraya yazdığım şeyleri, o güzel anılara tekrar tekrar gidicem. gittikçe de gülücem.
iyi ki tanışmışız.
özlenilen yazardır. kendisi bugün bursa'ya dönüş yapmış ve kendisini özleyenlerle buluşacaktır. ayrıca zırt pırt çaylak oluyor. sebebini anlayamıyoruz. *
öncelikle bu son nickaltım. 2011'e kadar başka kimseye yazmıyorum. en sevdiğim adam da bu olduğu için bununla noktalıyorum 2010'u. evet. şinci, geçen buluştuk. aramızda şu tarz olaylar gelişti bununla. yazayım. Lets write: hey bro, i am waiting for you for a half an hour. where are you? pseco: okey homie, i am just behind you.
l: oh hey. whoaaa, where are the chicks ?
s: let me call them bro. (calling) bitch doesn't answering :/
l: are you serious se-nigga? i am here for the bithces, am living for the bitches. what we gonna do?
s: calm down bro. calm down. be relax,* no problem *
l: u are wasting time my bro, just wasting my time.
s: at first, put your hand down and shut the fuck up man, i am thinkin on it. so let's go to the gorukle village?
l: uhh! u saying where bithces walking around in everywhere? i liked it man, i liked it. great idea!
s: yeaaah. but it's late. we won't staying too much so we can't pay for the bus.
L: lol. u crazy man, u funny bastard. hahahaha.
s: hahahaha. u kno i am topless now. it's time to make sex or become high.
l: we can't have sex...
s: yepp. let's drink.
L: let's drink...
bu da böyle bir anımızdı. bir de buna yazdığım nickaltlarını ısrarla eksileyen benim eski sevgililerime ve bunun eski sevgilisine naber demek istiyorum. * yine catstark ve cokacayipsey'e selam ederek nickaltımı bitirmek istiyorum. seviyorum lan seni kirli sakallı adam.
bursa sevgim bambaşkadır.
bursa'dan ankara'ya düştüğümden beri çektiğim özlem asla azalmadı, travmam da dinmedi.. *
valla gece gece iyi yakalamış yazardır.
bursa'da olduğu için pek şanslı.
hava atmasın boşuna, en kısa zamanda... *
sen gittin ya şimdi herkes sana benziyor lets write. şaka lan şaka, herkes sana benzese intihar ederim olum kıllı kıllı herifler hep etrafta.
canımsın, kardeşimsin...