selam. naber? :-) pseco'daki p'nin anlamını öğrenebilmiş sanırsam 2 ya da 3 kişiden birisidir. hatta kendisi buldu, ben de hah o işte pseco'nun p'si dedim. bu ne yüce bir durumdur farkında mısın?
gülmeyi eğlenmeyi seven, sevmeyi bilen arkadaşım. telefon numarasını aldım, her gün gizliden arayıp sifon sesi dinletiyorum. nasıl eğleniyorum var ya.
kendisiyle ilgili anımı siz üşengeç sözlük yazarlarıyla paylaşmak isterim:
2010'un mayıs idi. Ben her sabahki gibi Hürriyet gazetesi'ne göz gezdiriyordum. Üçüncü sayfayı görür görmez adrenalinim tavan yapmıştı. Büyük puntolarla "uludağ sözlük'te vahşet" başlığını atmışlardı.
Haberde "sözlük yazarlarına flood yapmayın diyen lets write başına isabet eden bir sandalye sonucu ağır yaralanmış ama sağlam bünyesi sayesinde hayata tutunmuştur. Taburcu olup sözlüğe adım attığı ilk gün kemcuk agizli'nın şaka amaçlı pencereden sarkıttığı lets write dördüncü kattan düşerek hayata gözlerini yummuştur. Görgü tanıklarının ifadelerine göre lets write düşerken "En büyük uludağ sözlük'' demiştir." yazıyordu.
"Hürriyet" dedi iç sesim, inanma sen bunlara.
sonra birden yer titremeye başladı, bombabomba.com şarkısı çalıyordu bi yerde. önce uzaktan geldi, sonra ses daha da yaygınlaşıp yükseldi.
uyandım, telefonum çalıyormuş, arayan lise arkadaşımdı; "ağa naber" dedi. "bir süre yokum" dedim ve korkuyla telefonu yüzüne kapadım. altta vodafone yazdı.
halı saha maçının sonuna doğru yaptığı artislikten ötürü tekmeyi hakeden yazardır.
ayrıca maç esnasında kale arkasında duran suyumun seviyesinin de azalması cabası.
bacakarası çalım, efes pilsen, camel, sinema, bacakarası çalım, sigara otlakçılığı, bacakarası çalım, efes pilsen, camel, bacakarası çalım, sigara otlakçılığı, sinema, camel, bacakarası çalım... hayatı bunlar arasında dönen yazar. ne diyim.
usbgl takımlardan alkolik bilbao 'nun Haldun Üstünel'i. transfer döneminde oyuncu araştırması gerekirken neden kafa izni almış, anlamış değilim. Galiba haldun üstüneli çok benimsedi ve onun gibi hareket ediyor *. Heyecanla bekliyoruz.
Sözlükte yazar,
dışarda aktif bir içici,
saha dışında haldün üstünel,*
saha içinde aynı gökhan gönül gibin.
ayakta uyuyor otele para veriyor.
oturarak gidiyor minibüsçüye para vermiyor. çelişkillendim.
pseco: ne güzel rüzgar esiyor lan. t shirt de yok ya bende, göğsüme göğsüme oh. bu havada ya öpüşülür ya da içilir oğlum.
lets: öpüşemeyeceğimize göre!
pseco: içelim.
lets: (kafa sallanır) içelim.
apaçi tarzı giyiniyor. yetmiyor, bir de beni zorluyor. en son pespembe bi tişört, yeşil adidas eşofmanla heykelde görmüşler.
burdan sana sesleniyorum;
bunu bize niye yapıyorsun?*
apaçi tarzı giyiniyor, apaçi tarzı yemek yiyor, apaçi tarzı çiş yapıyor. yetmiyor, bir de bizi zorluyor. en son aynadan fotoğraf çekilelim dedi bize geldiğinde. o ayna değil geçen sene çekilmiş bi fotoğrafımız dedim de zar zor vazgeçirdimdi.
burdan loric cana sesleniyorum. adam gibi oyna.
burdan CatStark'a seslenmiyorum. sırf nickini görünce heyecan yapsın.*
bu akşam için sözleştik kendisiylen. budunyanindisindanı da çağıralım mı dedi.
çağırmayalım dedim.
çünkü yan cümlecikten sonra soru işareti konmaz, oradaki soru işareti tamamen gereksiz dedim.
--spoiler--
psecoyu da çağıralım mı? dedi.
--spoiler-- *
öyle böyle değil ben bir yıldır tanıyormuşum meğersem bu yazarı. zaman ne çabuk geçiyor arkadaş. hiç farkında değilim.
ilk gününü bilirim ben bunun. yaşlı teyzeler gibi hissettim şimdi kendimi. çocukluğunu bilirim senin gibi oldu. ama azıcık idare et. bak saat kaç oldu. hala cümle kurabilmem bile büyük mucize.
neyse, işte ilk gününü biliyorum. böyle çömdü. bişi bilmiyordu. ablaaaa ocağına düştüm yardım et diye ağlardı. çok ısrar etti. ben de ablası oldum. elinden tuttum. taaa nerelere getirdim.
zaten başlığını açtığım yazarları çaktırmasam da pek kollarım. kendimi onlardan sorumlu gibi hissederim. evlatlarımmış gibi. ama bu velete kanım çok kaynadı derler ya aynen öyle. zaten "evlatceğizim" diye seslenirim kendisine laf aramızda.
tanırım iyi çocuktur filan demeyeceğim. bu ona hakaret olur. vakti zamanında sabahın köründe kendisine zırlamışlığım çoktur. valla çok çekti benim o "ailemi, evimi özledim ben" triplerimi. şimdi kendime asla şeker gibi tanımını yapamam. cadıyımdır çünkü fazlasıyla. ama evlatceğizim dediğim bu yazar cidden şeker gibidir. böyle at çayının içine de iç o derece. tamam burası çok iğrenç oldu ama saate bakın bi be.
yine konu dışına çıktım sanırsam. ne diyordum. birinci yılı kutlu olsun diyordum. aslında bu yazıyı dün sabah yazmak isterdim de olmadı işte elimde olmayan sebeplerden dolayı.
iyiki başlığını açmışım diyorum. bak unutmadan şunu da söyleyeyim. olm varya gördüğüm ilk yerde seni kolundan tutup alışveriş merkezine sürüklüyorum. senin stilini değiştirmek lazım. şöyle iyi birkaç kıyafet almak lazım. olmuyor böyle. bak hep diyorum. buradan da diyorum. ne kadar ciddiyim anla işte.
bu arada kıymet bil sadece çok önemsediğim ve uzun zamandır tanıdığım kişilerin nickaltına böyle uzun yazılar yazarım. saçma da olsa.
hadi başka bir özel günde görüşmek dileğiyle. kendine cici bak! evet çok iğrencim. iğrençlikte doruk nokta hatta. *
sözlükteki birinci yılı + birinci günü kutlu olsun yazarı.
belki başlığını açamadım ama sırf başlığını açamadım diye uzun yazamam anlamı çıkmasın. #9105082
istesem öyle uzun yazarım ki mozilla kastırır bilgisayarını.
öyle böyle değil ben bir iki aydır tanıyormuşum meğersem bu yazarı. zaman ne abuk geçiyor arkadaş. hiç farkında değilim.
ilk zirvesini bilirim ben bunun. yaşlı dedeler gibi hissettim şimdi kendimi.* çocukluğunu bilirim senin gibi oldu. ama azıcık idare et. bak saat kaç oldu. kavuşmamız bi mucizeee e e e e.
neyse, işte ilk zirvesini biliyorum. böyle çömdü. kalkamadı bi daha. abiii ocağına düştüm yardım et, koru arkamı dedi. raad ol dedim.
zaten başlığını açmadığım yazarları çaktırmasam da pek kollarım. kendimi onlardan sorumlu gibi hissederim. çünkü on sayısını çok severim. kendi evlatlarımmış gibi. ama bu velete kanım çok kaynadı derler ya işte hiç kaynamadı. zaten "it herif" diye seslenirim kendisine laf aramızda. laf aramızdaysa size niye söylediysem?
tanırım iyi çocuktur filan demeyeceğim. bu iyi çocuklara hakaret olur. iyi falan değil çünkü. vakt-i zamanında sabahın köründe kendisiyle içmişliğimiz çoktur. valla çok çekti benim o 'bira param yok, sigara alalım lan' triplerimi. şimdi kendime asla şeker gibi tanımını yapamam. top musun lan derler çünkü fazlasıyla. ama nigga dediğim bu yazar cidden şeker gibidir. böyle çayın yanında iki şeker getirirler de birini atarsın, diğeri çay tabağında kalır ya. kendisi işte o tabakta kalan şekerdir. bi işe yaramaz. tamam burası çok iğrenç oldu ama saate bakın bi be.
yine konu dışına çıktım sanırsam. ne diyordum. birinci yılı + birinci günü kutlu olsun diyordum. aslında bu yazıyı hiç yazmak istemedim de olmadı işte, elimde olmayan sebeplerden dolayı yazıyorum.
iyi ki başlığını açmamışım diyorum. bak unutmadan şunu da söyleyeyim. olm varya gördüğüm ilk yerde seni kolundan tutup meyhaneye sürüklüyorum. senin stilini değiştirmemek lazım. böyle iyisin çünkü. şöyle iyi birkaç kıyafet almaya hiç gerek yok. çünkü o parayla dünyanın birası, sigarası alınır. ama bira içersek yine sen ısmarla. ne kadar cimriyim anla işte.
bu arada menkul kıymetlim, bil ki sadece pek önemsemediğim ve uzun zamandır tanımadığım kişilerin nickaltına böyle uzun yazılar yazarım. saçma da olsa.
hadi başka bir özel günde görüşmek dileğiyle.* kendine pipi bak! evet çok iğrencim. iğrençlikte doruk nokta hatta.