les biches

entry2 galeri0
    ?.
  1. 1967 yapımı Claude Chabrol'un başyapıtı sayılabilecek bir fransız filmi. Filmde la Nouvelle Vague(New wave-yeni dalga)nın ağırlıklı etkileri görülür . bu yeni dalga akım da ağırlıklı olarak hitchcock ve vertigo etkisini sürer.(bilhassa Vertigo filminin etkisi) bu filmde sıkça bu etkilere rastlarız. özünde tabuları yıkmaya dair bir harekettir yeni dalga. Zaten iki kadın arasındaki filmin başlangıcındaki köprüdeki ilişki de bir ilişkiden ziyade seksüel bir gerilimdir.(filmin daha sonraki bölümlerinde ve iki kadının birbirleri ile olan ilişkilerinde bu Tabular yıkılacaktır. filmin çekildiği yıl 1965'dir bazı davranışlar artık tabu gibi durmasa da o zamana göre oldukça tabudur-göbek sahnesi alsında buna mükemmel bir örnektir. çünkü o dönemdeki ünlü tabulardan birisi de göbektir.(kadınlar salt anlamda sevici değildirler aynı zamanda heteroseksüellerdir de)

    bir diğer tabu ise ''geylik(erkek seviciliği)'dir. bu tip biri ilişkiye bulanmış olan iki erkeğe varlıklı kadının evinde rastlarız. hatta tıknaz olanı elinde bir kitap okuyarak devrimlerden bahseder bu noktada da şunu anlarız ki gene dönemin değer yargılarına göre erkek sevicisi olarak yaşamak bir nevi ilerici ve devrimci bir davranış olarak addedilirdi.

    filmde en önemli sözlerden birisi de gizemlikızımızın(Jacqueline Sassard) ''çıplak görünmek istemiyorum'' sözüdür. bu aslında duyguya da vurgu yapar, fiziksel bir anlamda da bu gerçeği ifade eder. kızımızın kırılgan bir yapıda kişi olduğunu anlarız. daha sonraki sahnelerinde bu noktaya dönülecektir ya da bazı noktalar bunu çağrıştıracaktır. (Benim filmde kişisel anlamda en fazla beğendiğim sahne isimsiz kızımız ile poul'un öpüştüğü sahnedir ki, bu sahnede poul(Jean-Louis Trintignant)'un yüzü simsiyahtır.. karanlıktır yani. issimsiz kadın kahramanımız ise ışığın dırahşan çehresine yansıması ile yüzündeki hisler oldukça bellidir. bu noktada niyetler açığa çıkar, çünkü poul belirsizdir. bir sonraki sahnede isimsiz kızmızı aldatacaktır varlıklı kadın frederique(Stéphane Audran) ile. çünkü ışık gizemli kızımızın yüzüne yannsımıştır ve onu açığa çıkarmıştır. sonuçta: ''çıplak görünüyordur'' bunu ise yapan ışıktır.)-daha sonra ise frederique'nin elinde pasta ile gizemlikızımın odasına girdiği sahne de ise ''giyinmemişsin'' der. (bu olay ise onun ne kadar kırıldığının göstergesidir) çünkü paulu, frederique ele geçirmiştir)

    filmin başlarında da sonuna yönelik atıflar bulunmaktadır. Bu yavaşça kaderi belirlemektedir aslında. jacqline(gizemli kız) boynuzlarla dolu bir odaya girer ve bir av buçağı görür onu incelemeye başlar. aslında bu sahne, daha ileriye yönelik bazı şeyleri açımlar. çünkü, gizemli kızımız frederique tarafından boyuzlanacaktır ve orada gördüğü ve daha önceki incelediği bıçakla da frederique'yi öldürecektir.

    diğer bir nokta, filmde ingmar bergman'ın başyapıtlarından birisi olan(çok var tabi ki)persona ile ortak yönlere rastlarız. hatta iki kadının aynı karade gözlerinin sabit olarak bir noktaya takılması bile bu noktada personayı çağrıştırır. 1966'da chabrol bu filmi seyrettiğinde oldukça etkilenmiş tabi ki kendine göre yorumlamıştır..(persona da da karakterler deniz kenarında ve aynı zamanda terkedilmiş bir yere giderler, yüz ifadelerinden ziyade iki kadının teknede oturup farklı yönlere bakmaları personayı çağrıştırır. iki kadın arasındaki(teknede) diyaloğun da açık olmaması ve belirli bir yönünün olmaması dikkat çekicidir. bu diyalog bile birden bekaret ve sevişme konusu etrafında dönmeye başlar. ilişkileri de belirsizdir ama gitgide daha da kesinleşmeye başlar. Lebiderya da yürürlerken, elele tutuşma sahnesi ya da yatakta frederique'nin gözlüklerini takıp gazeteyi okuması ve diğer kadının yanında durmasıda ilişkiyi belirginleştiren sahnelerdir. bu noktalardaa frederique erkek pozisyonundadır. hem şapkayı takan o dur hem de yatakta üst-orta sınıf burjuvalara özgü gözlüğü takarak gazete okuması bunu biraz belirginleştirir.

    kadınlar arasındaki ilişki ipleri frederique'nin aldığı bir güç mücadelesidir aslında Paul'un gelmesi ile işler değişmeye başlar ve kadınların arasındaki ilişkinin tam anlamıyla bir güç mücadelesine dönüştüğünü anlarız.(diğer anlamda da bir güç mücadelesidir ki gey olan fred ile arasındaki ilişkide de baskın olan frederique'dir. bunu çek sahnesinde sezeriz.. bu ise paul'de mi böyle olacak acaba?'' şeklinde seyircinin ilgisini çeker. daha sonraki sahnelerde de üç kahramanı bir karede görürüz, arkaplanda(frederique-baskın olan karakter) ortada gizemli kızımız ve ön planda da paul görünür güç mücadelesinin resmi bu sahnedir ki, arada bir noktada olan ve değişilenin gizemlikızımız olduğunu anlarız.) bu konuda da varlıklı olan kadın gücü elinde bulundurup fakir kızımızın elindne paulu alacaktır. bunu sevdiğinden dolayı değil gücü elinde bulundurmak için yapacaktır.[ilk tanıştıklarındaki şeker sahnesinde de bu gücü elinde bulundurma edimi sezilir. birbuçuk yerine bir iki tane atmaktadır şekeri frederique)(bir sahne de karakterlerin hepsi kumar oynamaktadır ..) ilginçtir ki yaşananlar oyundur ve bir masanın etrafında döner.(chabrol'un daha sonraki çektiği filmlerinde de bu tip gerçeklikler vardır, ama oyun masanın üstünde oynanmaz bazen altında oynanır-La Fleur Du Mal) Paul rolünü oynayan jean louis trignant'dır ki o dönemin filmlerinde baskın karakterlerden birisidir.

    filmin merkezinde bulunan üç karakter birlikte ele alındığınnda bazı noktalar açığa çıkar. üçüde hem kullanılmıştır hem de kullanılandır. mesela frederique, paul'uu kullanmış, paul de gizemli kızımızı.

    sonuç olarak beş yıldızlı olarak nitelendirebileceğim bir chabrol filmidir les biches
    1 ...
  2. ?.
© 2025 uludağ sözlük