onlarca kez izlenmesine ragmen her seferinde sanki ilk kez izleniyormu$ hissi veren, dialoglari insani bamba$ka yerlere surukleyen film. muhte$em demek bile yetersiz kaliyor.
gerçek ve saf aşkı, silahlar, bazukalar, ihanetler, korkular, yalanlar, kirli sakallar, begonyalar ve elbette adi gary oldman eşliğinde anlatan dehşet film.
an itibariyle, bilmem kaçıncı kez izlememe rağmen, hayran kaldığım jean reno filmi.
özellikle, mathilda'nın, ağlayarak havalandırma boşluğunda durması yürekleri parçalar.
dvd si çıkmıs filmdir.saga filmcilikten allah razı olsundur.hem kesilmiş sahneleri tırt divx lerden izlemekten kurtarmıs o da yetmezmiş gibi ekstra bir diskle ek özellikler gönderilmiştir.3 belgesel, afiş arşivi, fragman gibi gayet güsel özellikler konmustur.haa hoş bir metal kutusuda vardır ki arşivlerde bulundurulası...eğer dvd yi izlemeyecek varsa belgesellerde gecen bazı ayrıntılar aşağıda bulunmakta...
--spoiler--
-yönetmen ve yapımcı 5.element filmine hazırlanırken araya sıkıstırılmıs öylesine bir film oldugunu...
-tamamiyle nikitada ki temizleyci karakteri için yazılmış bir film oldugunu...
-leonun aslında jean renoya luc bessondan bir hediye oldugunu...
-ilk catısma sahnesindeki sarısın fahişeyi oynayan hatunun o sıralar luc bessonun nişanlısı oldugu...
-luc besson un matildayı yaratırken aslında biraz o sarısın hatundan(luc bessonun o zamanki nişanlısı)esinlendigini...(zira bu hatunda 12 yasında luc bessona asık olmus)
-14 dakikalık kesilen kısmın ilk gösterimden cıkan seyircilerin çok rahatsız olmasından kaynaklandıgını...
-filmdeki iç mekan çekimlerinin aslında fransada çekildiğini...
--spoiler--
bu filmi izlemeden önce jean renonun neden popüler biri olduğunu hep merak ederdim. filmi izledikten sonra reno performansıyla neden popüler olduğunu sanki kafama vura vura anlatmıştır. bir rol bir insana bu kadar mı yakışır acaba ? onun yerine kim oynasın diye düşündüğümde yerine oynayacak adam bulamamam reno'nun bendeki yerini daha da sağlamlaştırdı. filmde ki tek oynanabilecek karakter mathilda'daydı. yaşı çok küçük olmasa biraz daha iyi olacakmış diye düşündüm. ama yaşı büyük olsa o kadar aykırı olurmuydu o aşk tartışılır tabi. çok sık olarak film izleyen biri olarak şunu söyleyebilirim, bu filmi izlemediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir. eğer izlediyseniz tekrar izlemelisiniz. ve bir daha, bir daha...
son olarak şunu sorma ihtiyacı duyuyorum;
bizim filmlerimiz ne zaman böyle kaliteli olacak? ne zaman böyle baba filmler çekeceğiz merak ediyorum.
en soğukkanlı ve duygusuz görünen insanın bile, kalbinin ücra bir köşesinde sevgi taşıdığını anlatan film. gary oldman' ın komiser tiplemesine diş gıcırdatılan, natalie portman' ı sinema dünyasına kazandıran, luc besson başyapıtı.
SAGA FiLM TARAFINDAN DiRECTOR S CUT VERSiYONU TÜRKÇE ALT YAZI SECENEGiYLE DVD YE AKTARILMIS BASYAPIT.SANIRIM 06.12.2006 TARiHiNDE PiYASADA OLACAKTIR...
eric serra'nın müzikleriyle her duyguyu ikiye katladığı filmdir. çoğu kişinin en sevilen 10 film listesinde forrest gump, shawshank redemption ile birlikte ilk üç için kapışır. jean reno'nun da steve martin ile çevirdiği pembe panter filminden kazandığı nefreti her fırsatta dengeler. insanın haftada bir izleyesi, yaşa başa bakmadan hüngüresi, birebir olmasa da bu doygunlukta bir aşk yaşayası geliyor. hala izlemeyen varsa söylesin, eksi oy veren ibnesi olayım.
devamının mathilda codename leon adı ile çekilmesi şahane olacak film.
fan fiction olsun hadi; mathilda okulunda problemler yaşar, kendisini taciz eden bir öğretmen olur. okulu bırakır ve leon 'un öğretilerini takip ederek başarılı bir suikastçi olur. kendisini de çok geliştirmiştir. leon, ölen sevgilisini unutamadığı için yeniden aşık olmayarak bir ömür geçirdiği gibi, mathilda da leon 'u unutamaz ve onunkine benzer bir kader yaşar. mathilda okulunun bahçesine diktiği leon 'dan yadigar çiçeği (artık ağaç olmuştur) düzenli olarak ziyaret etmeyi alışkanlık hâline getirmiştir. mathilda, kardeşini öldüren polisler gibi kirlenmiş olan güvenlik güçlerini bulup öldürmekten zevk almaktadır. bu onun geçmişten, kaderinden intikam alma yoludur. her satılmış polisi öldürdüğünde kardeşini katleden ve leon 'un ölümüne sebep olanlardan intikam aldığını hisseder; artık alışkanlık hâline getirmiştir. para kazanmak için temizlik de yapmaktadır, bunlardan birisi de filmin kanlı açılış sahnesinde öldürdüğü mafya patronudur. ara sıra dikili ağaca gider ve leon ile konuşur gibi sohbet eder. bir suikast sırasında hafif yaralanır ve acil serviste yarasına dikiş atmak için karşısına çıkan doktorun leon 'a benzemesi sebebiyle irkilir. aralarında bir elektriklenme oluşur. mathilda doktoru saplantılı bir şekilde takip eder ve sonraki karşılaşmalarında sohbet ederek samimiyeti ilerletirler. bir süre sonra evlenmişlerdir. mathilda artık güvenlik gerekçesi ile sık sık yer değiştirmeyi bırakır, paranoyasından ve özellikle leon gibi koltukta uyuma huyundan vazgeçmiştir. evcilleşmiştir. artık kanlı geçmişini bırakmayı düşünür. bunu okulun bahçesinde ağacın başına giderek leon 'a da anlatır. ancak bu saadet fazla sürmez, mathilda 'nın öldürdüğü babasının yerine geçen yeni ve genç mafya patronu izlerini bulur. mathilda 'nın evine bir baskın yapar. mathilda bir yandan kendilerini öldürmeye çalışan mafya ile çatışmaya girerken diğer tarafından aslında kim olduğunu doktora açıklamaya çalışır. doktorun hayatını kurtarmak için onu evden kaçırır ancak kendisi leon gibi ölür. son sahnede leon 'un çiçeğini görürüz ve perde kararır.
story 'i ben yazdım, screenplay 'i de bir uuser tamamlasın ilk uçağa atlayıp hollywood 'a senaryoyu satmaya gidelim.
gary oldman, jean reno ve 13 yaşındaki natalie portman ın oynadığı, luc besson filmi. müzikleri de süperdir. (bkz: eric serra) jean reno kendisine hayran bırakır, özellikle bir sahne beni çok etkilemiştir. * yazalım:
--spoiler--
ailesindeki herkes öldürülen mathilda leon a sığınır ve içeri girer. doğal olarak hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlar o sahnede kiralik katil olan leon kızı neşelendirmek için benim evde beslediğim küçük bir domuzum var der. mathilda tabii ki inanmaz, bunun üzerine leon domuzu getirmek bahanesiyle odadan çıkar ve daha sonra bir domuz kuklası kapıdan uzanır ve mathilda ya şirinlik yapmaya başlar. başarmıştır, evet kiralık katil genç kızı güldürmeyi başarmıştır.
--spoiler--
bittiğinde insanın bünyesinde hırpalanmaya yol açan ve kolay kolay başka bir filmde bulunamayan naif, masum ve de acı bir yana sahip olan filmdir. leon mathildaya aşık mıdır bilinmez.. soğuk gözlerinin mathildaya bakarkenki şaşkınlığı ve sıcaklığı görülmeye değerdir.. *
natalie portman yapılan bir röportajda leonun yenisinin yapılacağını ima etmiş diyolar. luc bessonla mathildanın büyüyüp yeni bi nikitanın doğacağını leonun hatırasının devam edeceği söyleniyor.peki bu filmi kötü yapmak için ne yaplışlar jet li yi getirmişler filmin kadrosuna almıslar.işallah doğru değildir deyip leonun gömüldüğü parkta artık huzuru bulmuş bir çiçek olarak kalmasını diliyorum...
jean reno, mükemmel bir sekilde yufka yürekli profesyonel bir kiralik katili oynuyor. natalie portman, mükemmel bir sekilde erken olgunlasmak zorunda kalan kiz cocugunu oynuyor. gary oldman mükemmel bir sekilde psikopat, kötü polisi oynuyor. Hepsi o kadar iyi ki, film oldugunu bilmesem rolleri gercek zannederdim. Luc Besson'un bir basyapiti.