bir beşiktaşlı olarak galatasaray'ın kalesine yakıştıramadığım sözde kaleci. bu kadar şans verilip arkasında durulsa orkun, aykut ve hatta ufuk da bu performansı gösterebilir. transfer konusunda uluslararası bir otorite ve deha olan haldun üstünel'in kaleyi bir türk'e emanet edip yabancı kontenjanında bir kişilik yer açmayışı ilginç.
üstüne gelen iki topu çıkardı diye kahraman ilan edilen kaleci. hele ilk yarıdaki pozisyonda üstüne bile gelmedi, direk üstüne çarptı adamın. adamda refleks diye bişey yok. 90 a giden topta bile ayakta kalmak için uğraşıyor. burdan sana sesleniyorum leo.
(bkz: kirlenmek güzeldir)
dün gece iyi bir performans ortaya koymuş olsa da frikiklerde yer tutuşuyla kendine küfrettirmeyi yine başarmıştır. direk dibinde duruyor neredeyse.
edit: alttaki entryi okuyunca hatırladım. dün en çok küfürü o frikik golünde yedi benden. ulan bir kaleci frikiği izler anlarım ama uzandığı topta 2 ayağının üzerine nasıl düşer ya. kaleci gibi uçsana oğlum şu topa.
kalede olduğu her maçta br türlü güvenemediğimiz kaleci. topları genelde izler, her maçta mutlak gol yiyen arjantinli kaleci. Yıllardır şöyle sağlam bi sürpriz yapmayan kaleci göremedik zaten. bu yüzden aykut'a yazık oldu. Taffarel sonrası gelen her kaleciden daha iyidir Aykut.
hakkını yememek lazım, kendisiyle ilgili yaptığım yorumdan sonra sahanın iyilerinden biri oldu. koca sergio asenjo'nun, her ne kadar tam ısınamamış olsa da, yediği golü düşününce leo franco'ya kızmamak gerektiğini anladım. tekrar ediyorum sahanın en iyilerindendi leo franco. bakalım bu yükseliş sürecek mi.
bir kaleci bu kadar mı mal olabilir? sorusunun cevabı.
edit: gol yemedği maç sayısı bir elin parmaklarını geçmez. bu yüzden böyle bir kaleciye sahip olduğumuz için kendimden utanıyorum. eğer siz memnunsanız eksilemeye devam edin.
kader gibidir leo franco, "whatever happens, happens" düsturunun kişileşmiş görüntüsüdür. neticeye etki etmez, kahramanlık yapmaz, yapamaz. yapabiliyor olsaydı, kadere müdahil olmuş olurdu. ama yapamaz, çünkü bilir ki top uzanamayacağı köşeye doğru yönelmişse, çıkaramaz. o taffarel değil, bu yüzden uzatma dakikalarında henry'den o golü yerdi. çünkü bilirdi ki kaderde galatasaray'ın başaramaması yazıyorsa, başaramaz. ancak insanlık tarihindeki başarıları yazanlar, kendi kaderini kendisi yazmış gibi görünenlerdir. taffarel bu yüzden superman'dir, leo franco ise leo franco.
Atletico Madrid in geçtiğimiz yıl kalesini koruyan Leo Franco, Agüero ve Forlandan çekiniyor musunuz? sorusuna ilginç bir yanıt vererek:'' Umarım ikisi de iyi bir performans gösterirler, iyi oynarlar. Agüero da, Forlan da yakın arkadaşlarım. Kötü oynamalarını istemem. Ama turu geçen umarız biz oluruz.'' dedi. Franco: Bütün oyuncuları iyi tanıyorum. Büyük avantaj, ama Atletico Madrid deki tüm oyuncular da beni tanıyor. O da benim için dezavantaj'' diye konuştu.
enteresan bir şekilde yerden yere vurulan kaleci. şahsen galatasaray forması ile çıktığı maçlarda hatalı bir gol yediğini hatırlamıyorum. morgan de sanctis ve aykut erçetin'den daha kötü kaleci olduğunu düşünmüyorum. yabancı kontenjanını fuzuli yere işgal edip etmediği tartışılır o ayrı tabi.
üç harflidir bu adam. in cin falan değil ha aman. bildiğiniz mal'dır. Nerde taffareller,mondragonlar,bakolar,enginler nerde bu herif. bide büyük takım kalecesi peh!