Sezon sonu kanımca kesin kez gönderilmesi gereken kalecidir. Sonuç olarak kendisi ne Buffon gibi, ne Cech gibi, ne de Akinfeev gibi üst düzey bir kaleci değil. Kaleci değilim, futbolun içinden gelen biri de değilim fakat iyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum. Kaleci konusunda Mondragon'dan sonraki yıllarda yabancı hakkının kaleci ile kullanılmasına karşı çıkmış biri olarak diyeceğim şudur ki; Real Madrid nasıl döve döve Iker Casillas'ı 1. kaleci yaptıysa, Barça nasıl döve döve Victor Valdes'i 1. kaleci yaptıysa** Galatasaray da döve döve Ufuk Ceylan'ı 1. kaleci yapmalıdır.
Keske yedek kaleci olarak görev alsa her macta.ispanya da maç başına 1,6 gol ortalamasıyla oynayan kötü bir kaleci.G.saray lı olmama rağmen istemiyorum leo yu.
ilk devrede, de santis gibi defans kurbanı olan, gerçek performansını belkide hiç göremeyeceğimiz kaleci. geçen sene tonla gol yiyen de santis şu an ne mi yapıyor? acayip kurtarışlar yapıyor.
milan barosun sakatlık nedeniyle kadroya giremeyeceğini düşünürsek geriye kalan 6+1 kontenjanındaki +1 olarak kullanılması galatasarayın ve türk futbolunun lehine olacaktır. arkasında bekleyen ufuk ve aykuttan hiç bir fazlası olmayan hatta yabancı kontenjanından yiyerek eksiği olan kalecidir. yıllarca galatasaray takımında yedek bekleyen aykut erçetinin bile cevat gülerle şampiyon olunan senede oynadığı maçlarda takımı ipten aldığı olmuştur fakat şampiyonluğa kadar aykutu pohpohlayanlar ertesi sezon yeni kaleci almayı kararlaştırmış ve bu arjantinliyi almışlardır. bu adamın yediği her golde (hatalı ya da değl) sanki parası benim cebimden çıkmış gibi üzülüyorum.
edit: de santchisi unutuşum, aykuttan sonra buldukları oydu! i wanna thank to mal sahibi.
kesinlikle ufuk ceylan'dan kat kat üstün kaliteli bir kalecidir. bir manisalı olarak diyebilirim ki, bülent ataman'ın ardında yedek bekleyerek yetişmiş bir kaleciyle mondragon gibi türkiyeye gelmiş belki de en iyi kalecinin ardında yedek bekleyerek yetişmiş bir kalecinin arasında dağlar kadar fark vardır. ayrıca franco'lu madrid ispanya ligi gibi zor bir ligde şampiyonlar ligine gitmişken, ufuklu manisa bank asya'ya gitmiştir. bir de ufuk bülent ataman gibi bir büyük kaleciyi kesip zaman zaman kaleye geçerken, franco gregory coupet gibi tecrübe abidesi fransa milli takımının kalecisini kesip kaleye geçmiştir. duygusal davranıp sadece ordu maçında kaleye geçen ufuk'un franco'dan iyi olduğunu kimse söylemesin. biz de galatasaraylıyız ve de manisalıyız.
edit: bunu yazan yazar da amatör lisanslı bir kalecidir. bu da kanıtı;
bir galatsaray'lı olarak ve doğal olarak bu oyuncumuzu savunuyordum. ispanya ligi tozu yemiştir yutmuştur ona güvenmeyenleri utandırır demiştim. ama pek savunamıyorum açıkcası ben de artık. çıktığı her maçta en az bir gol mutlak yiyor. en üzücü kısmı uzaktan çekilen şutlar da başarısız. ama daha birinci yarının bitmesi ile yerden yere vurmakta yanlış tabi. önümüzde bir yarım sezon daha var. savunma hattımız bir nebze olsun güçlendi. şu andan itibaren gerçek bir leo franco izleriz inşallah. şu ana kadar akılmda hatalı gol yediği 3-4 pozisyon var. trabzon maçındaki yediği gol hatalı. bursaspor'a yenildiğimiz maçta ki uzaktan yediği şut hatalı, fenerbahçe'ye yenildiğimiz maçta ki ikinci gol de hatalı. gaziantepspor maçındaki yediği gol de yine hatalıydı.
tek iyi hatırladığım kurtarışı beşiktaş maçındaki planjonu olmuştu.
Sezon sonu gönderilmesi gereken Arjantinli File Bekçisi. Zaten bir faydası yok, kanımca da 6+2 yabancı hakkını gereksiz yere işgal etmekte. Koy kaleye Ufuk Ceylan'ı, Franco yerine de orta sahaya kaliteli bir ön libero al. Fıstık, fıstık..
an itibarı ile ntvspor da 2009-2010 sezonunun ilk yarısının özeti yayınlanıyor ve galatasaray - trabzonspor maçında yediği golden utanç duydum, kapattığı köşeden gol yiyen kalecimiz..
hazir noel tatiline cikmisken dükkani filan kapatalim, geldiginde yokuz yokuz diye elleri böyle tersine tersine itelim. git haci artik. nolur.
sevemedim gitti bu adami.
henüz şut kurtardığını görmediğim kaleci. malesef.
de sanctis'i de sevmezdim ama adam benfica maçında bir şut çıkarmıştı, of demiştim. offff demiştim hatta.
geldiğinde de sevinmedim zaten leo için. çünkü atletico madrid'de de şut kurtardığını görmemiştim.
mondragon tekrar gelse of falan da diyemicem. o adam da fenerbahçe'den itinayla 4-6 gol yiyen adam. hooijdonk futbolu bırakmadan bir önceki sene feyenord maçında orta sahadan avlamıştı, şimdilerde çok özlenen mondragon'u. orta sahadan aşırtma yiyen bir kaleci zaten benim takımımda olmamalı.
yerine ufuk geçirilmeli çok düşünülmeden. leo zaten iyi oynasa bile 2 sene maksimum ömrü vardı. kötü oynuyor sezon sonu gidecek. bari gelecekteki kalecimizi belirleyelim.
onu bunu gececegiz demiyen kaleci. simdi cikip bazilari gibi forma öpüp "amunagoycaz, uefa bizim, ikinci kim? dememistir. kendisini, ve oynadigi takimi bilmistir.
baris, ayhan, topal, sarp ve linderoth gibi savunmayi/hucum hattini desteklemeyen bir orta sahaya sahip bir takimdan bahsediyoruz. 90 dakika konsantre olamayan bir takimdan bahsediyoruz - tehhey.
bir galatasaray li olarak "kesip bicecegiz" olm yada "x sene arka arkaya sampiyon olacagiz" tarzinda aciklamalarla mac/turnuva kazanilmayacagini bilen bir taraftar olarak bunlari söylerim, ve leo'yu dürüst oldugu icin kutlarim.
hatasi yok mu leo nun? var, ama sorun baska yerlerde daha ciddi.
kendini bilen kalecidir. seviyorum böyle adamları. çok önemli silahlara sahip demiş atletico madrid için. favoriler demiş. e biliyor kendisini işte. biliyor onların forlan'ı, agüero'su, maxi rodriguez'i, simao'su varsa bizde de kalede ben varım dese bütün türkiye götüyle gülecek.
--spoiler--
ispanyol spor gazetesi Marca'da yayımlanan röportajında Leo Franco, ''Bence Atletico favori. Biz tecrübeli bir takımız ve elbette ki turu geçme olasılığımız var ama onların daha önde olduğunu sanıyorum. Çok önemli silahlara sahip futbolcuları olan bir takım'' değerlendirmesinde bulundu.
--spoiler--
vur abalıya durumunu yaşayan kalecidir. yıllardır kalecilik yapan, profesyonel liglerde oynayan kalecileri giydikleri ayakkabı markalarına kadar dikkat ederek izleyen biri olarak diyebilirim ki, leo bu kadar ağır eleştiriyi hak etmemektedir. düşünün ki, adamın önünde ofsayt yapacağım diye 7 tane rakip futbolcuyu kaleciyle başbaşa bırakan bir defans mevcuttur. getirin casillası koyun, gene bir şey değişmez. yan top olayında ise galatasaray mondiyi gönderdiği gün kabullenmişti bu sorunu.
galatasaray defansı ne kadar felaket olsa da kendisi umut verici hiç bir hareketde bulunmamaktadır. ispanya'da 10 yıl oynamış,nasıl oynamış? dedirten yan topa çıkma(ma) yemini etmiş,rakip futbolcuların defans oyuncusu olsa bile galatasaray kalesine fütursuzca şut atma güvenini vermesi,galatasarayın son haftalarda öne geçen takımın panik atak durumlara düşmesinin sebeplerinden biri..(kaleciye güvenmemekten kaynaklanmakta)
19,12,2009 tarihinde oynanan galatasaray gençlerbirliği karşılaşmasında rakip takım futbolcusuyla karşı karşıya kaldığı anda, vuruşun yapılmasıyla topa kıçını dönmesi olayını gerçekleştirmiş profesyonel kalecidir, profesyonel kaleci tanımlamasını özellikle vurgulamak istiyorum zira profesyonel lisansı var, ancak şut esnasında topa kıçını dönen kalecilere artık mahalle maçlarında bile rastlanmıyor.
leo git galatasaray ımdan.
kötü olmayan kaleci. ama bu iyi olduğu manasına da gelmiyor.
önünde yıllarca stepnelrle oynamış bir ikili varken yani yanında sağlam bir adam yokken birşey yapamayacak iki tane adamın arkasında duruken iyi bir performans beklenmesi hayaldir.
yıllarca kalecilik yapmış biri olarak diyebilirim ki defansına güvenemeyen kaleci büyük hatalar yapar.
çapraz pozisyonlar hariç geleni gideni içeri alan, kalemizi yol geçen hanına çevirmiş kaleci. arkadaş bi uç, bi doksandan bi top çıkar. ne bileyim bişiler yap.
galatasaray defansının ofsayt taktiğinin(?) kurbanı olmuş kaleci.
o nası taktik birader ? kim anlattı size bunu ? gerçekten bu şekilde uygulamanızı mı istedi, yoksa siz götünüzle mi dinlediniz ? yoksa futbolculukla alakanız yok ama sahada mısınız ?
bana bunların cevabını verin sevgili defans oyuncuları !