not 2: kontakt lens kullanan herkes dişini sıkıp okumalı. ukalalık etmiyoruz, bedavaya danışmanlık hizmeti sunuyoruz. boru değil...
yazılan bütün tanımlar aslında kontakt lens adı altında anılmalıdır. zira fotoğraf makinalarına konan zıkımın adı da lenstir. numaralı gözlük camları ecnebicede lens diye geçer. Renkli olanları da vardır bu zıkkımın. onlar da kozmetik lenslerdir.
yeni nesil kontakt lenslerin bir çoğu "silikon-hidrojel" teknolojisiyle üretildiği için eskiye oranla daha uzun saatler gözde kalabilir hale gelmiş ve kullanım esnasındaki konforu artmıştır. hatta artık bir çoğu bir haftaya kadar hiç çıkarmadan kullanılabilmektedir. tabi bu tavsiye niteliğinde değildir. zoraki durumlarda tercih edilmeli ve kesinlikle her türlü lens kullanmaya başlamadan önce konuya hakim, uzman bir göz doktoruna kontakt lens muayenesi olunmalıdır. bu husus da çok önemli zira göz doktoruna giden insanların %90 ı gözlük reçetesi alıp, bizden lens istiyorlar. hoş değil... yapabilecek yeterlilikte olmama rağmen öncelikle yasal açıdan, sonra da etik açıdan doğru değil.
Kontakt lens numarası ve gözlük numarası çoğu zaman farklıdır. ayrıca lenslerin kendine has değerleri de vardır. misal base curve yani temel eğri... herkesin lens çapı diye bildiği bu hadise lensin uçtan uca genişliğini ifade etmez. eğrilik değerini, yani bombesini ifade eder ki en hayati mevzudur. kabaca anlatmak gerekirse insan kendi göz bombesine göre daha düz bir lens alırsa bu lens göz bebeğine tam oturmaz, sürekli hareketlidir, kayar ve göze sürtündüğü için zarar verir. bu durumun tersi de aynı derecede sıkıntılıdır. lens, göz bebeğine çok baskı yapar, çok fazla batma hissi olur. gene lens göze zarar verir. fakat yine de yeni nesil lensler bu sorunu belirli bir yere kadar gidermektedir. kendi esneklikleri sayesinde bombe değerlerini gözün bombesine göre ayarlayabilen lensler mevcuttur.
lens teknolojisinin fikir babası da vinci denilen arkadaştır. dolayısıyla çok eski ve sürekli yenilenen bir teknoloji. fakat ne olursa olsun, teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, kontakt lens her zaman gözlüğe kısa süreli ve geçici bir alternatif olarak düşünülmeli, ve bu şekilde kullanılmalıdır. gözlük dünyanın ilk, hala en yaygın ve en işlevsel protezidir.
uzun süreli lens kullanımı göz kuruluğuna sebep olur. bu ispatlanmış ve tescilli bir yan etkidir. bunun dışında kornea incelmesine sebep olduğu yönünde de ciddi şüpheler mevcut. henüz ispatlanmadı ama doktorlar büyük oranda kabullenmiş durumda. çok ciddi hijyen ve dikkat gerektiren bir hadise. yolda yürürken esen bir rüzgar sebebiyle gözünüze kaçabilecek en ufak toz zerresi lensi çok ciddi tehlikeli ve can yakıcı hale getirebilir. dolayısıyla lens kullanan herkesin cebinde her an kullanıma hazır bir gözlük olmak zorundadır.
bunlar eksileri. artıları da çok fazla. mesela baktığınız her yeri kendi gözleriniz gibi net görüyorsunuz. gözlüğe oranla, arada verteks mesafesi denilen mesafe olmadığı için sunduğu görüntü daha gerçek. hatta artık 40 yaş ve sonrası her insanın kaçınılmaz kaderi olan presbiyop yani yakını görememe sorununa da çözüm üretebilen lensler mevcut.
son olarak çok dikkatli kullanmak lazım. gerçekten körlüğe kadar yolu var. abartmıyorum. 12 senelik nacizane gözlükçülük tecrübemle azıcık bilgilendirebildiysem ne mutlu bana.
ilk defa takacaksanız; arka fon müziği barış manço'dan gülpembe'dir. biraz korkar biraz da heyecanlanırsınız. "ulan nasıl bunu gözümün üstüne koyacam?" dersiniz. daha sonra; tersini düzünü keşfedersiniz lensin. beyninize laf geçiremezsiniz, göz kapakları sürekli oynar. insanın kendi beyninin; kendi gözüne kendi parmağı* ile bir şey yapmayacağını anlatamaması da ilginç tabi. denersiniz, denersiniz. 1. lensi takarsınız bir gözünüze. garip bir görüntü oluşmuştur. bir göz görür, diğeri aynıdır. aynadan görmeyen gözünü kapatırsınız, sonra; "anaa, bizim şofben arçelik'miş" dersiniz. sonra diğeri için biraz daha kolaydır işiniz. ev ahaliainin karşısına çıktığınızda; gözleri yeni açılmış türk filmi karakterlerine benzetirler sizi. lensi ilk çıkardığınızda da gözlerinizin bozuk olduğuna inanamazsınız. ha derseniz ki; "ulan it kaç defa taktın, kaç defa çıkardın?" . taktım da henüz çıkarmadım.
Orta sondayken Annemin lenslerine cok heveslendigim icin kadin kiyamayip bana da yesil bir cift siparis etmisti. Uzun ugraslar sonucu taktigim zaman komutan logar gibi bir yansima vardi aynada. Korkup ciglik atmistim, o gunden beri renkli lens kullanmiyorum.
gece gündüz gibi çeşitleriyle gece yatılır, kalkılır sonra kahvaltı edilir, bir daha yatılır, bir daha kalkılır, hiç bişi olmaz. hatta 30 gün boyunca yatıp, kalkılır, hiç bir şey olmaz. olursa lensin alındığı dükkan dahil bütün tedarik zinciri mahkemeye verilir. çil çil paralarla körler için yeni umut haberleri okutulur moldavyalı kadınlara.
Bizim zamanımızda çocukken gözlük takanlarla dalga geçerlerdi.iste o dalga geçilen çocuklardan biriydim.Optik, dört göz gibi lafları duyup,kavga etmekle geçti çocukluğum.
Ergenlik caglarimda lisede lens kullanmaya başladım bu sefer de kalın çerçeveli siyah gözlükler moda oldu şansıma tüküreyim.
Neyi toparlamaya çalıştıysak hep terse yatırdı hayat.
gözlük kullandıktan sonra lense geçenler için asrın mucizesidir. şeffaftır, canın isteyince çıkarabilirsin, her hangi bir enfeksiyon ya da uyumsuzluk durumu yoksa varlığını dahi unutursun. gelgelelim o enfeksiyon ve uyumsuzluk anlarına. . kırmızı gözlü canavara çevirir insanı, hayattan bezdirir, kaşınır batar. bunu önlemek için daima temizliğe önem vermeli, makyaj yaparken kalemle rimelle gözü çıkarmamaya gayret etmeli. çalışırken gözüne toz vs. kaçabilen kimseler (bkz: diş hekimleri) gözlerini kesinlikle çok iyi korumalı. çok uzun yılların lens kullanıcısı olarak gözlük kullanan ve lens kullanma imkanı olan herkese şiddetle öneririm. benim asıl takıldığımsa güzelim gözlerine o renkli lensleri takıp da gözlerini tarkan filminde tarkanı sarıp denizin derinliklerine götüren o dev ahtapotun gözüne çevirenler. gözüm renkli olsun! tamam olsun da biri sağa biri yukarı bakıyor? bu hiç mi önemli değil yahu. iyi peki gözün mavi olsun ama bana doğru bakma. korkuyorum. . *
bugün ben de girdim bu lens olayına hafız. o bana girmesin diye nasıl dua ediyorum bir bilseniz. (girmesin derken gözüme batmasın mealinde ahaha, ne fesatsın lan osman abi) ibne meredi gözümden çıkarıcam diye kıçımı yırttım resmen. bir ara "kızım sok parmağını gözüne kör ol bitsin bu çile gözlükmüş lensmiş lazermiş ko g*tüne" dedim, lakin sonra josh holloway'i ve gamzelerini canlı canlı görmediğimi hatırlayıp, "görülecek ve yaşanacak daha çok şey var ceni" diye kendime tokat attım. işte öyle.
ha, lensleri de çıkardım bu arada. şimdi özel solusyonlarının içinde dinlenip muhtemelen "yarın naapsam da ceninin gözüne batsam" diye plan yapıyorlardır. olsun lan. kör olmadan o meretleri gözümden çıkarmanın verdiği mutluluk sebebiyle osman abiyle birleşip bi sığıra girmeyi düşünüyoruz, maksat kurban olsun, maksat sevincimizi belli edelim. hem bayram da geliyor, sevaba gireriz fena mı.
gözlük kullanımına alışamamış insanın takmaya başladıktan sonra "oh be dünya varmış" diyerek haykırmasını doğal karşılatan nesne. alışma süreci uzun zaman ve fazlasıyla sabır gerektiren bir iştir. özel kaplarda muhafaza edilir, o kapların içerisinde de özel suları vardır. suları tüpler şeklinde eczanelerden temin edilebilir. suyunu günde bir defa değiştirmek mecburidir. her kullanımdan sonra lensin temizliği için önemlidir. özellikle lensin üzerinde protein tanecikleri kalması tehlikelidir.
lens ile uyunmasını hiçbir doktor tavsiye etmez, bunun nedeni ise, lens gözdeyken, açılıp kapanan göz kapakları tarafından ıslatılıp kuruması önlenmektedir. uyudugumuz sürece malum, ıslanmayacaktır. bu yüzden gözde kuruma gibi tehlikeleri vardır, körlüğe kadar giden.. fakat uzun yolculuklarda uyunmasında pek de sakınca görmezler. kalktığınızda hemen kabına koyarak tehlikeyi önlersiniz.
ayrıca lens takımının yapıldığı alanın ve ellerin temiz olmasına çok dikkat edilmelidir, takımdan önce mutlaka el yıkanmalıdır.
sevgilisine rahatça sarılamayan, gözlüklü insanlarla tokalaşırken sürekli sorun yaşayan, hayat denilen çetrefil abidesinde sürekli gözlük yüzünden 2. sınıf olan, soğuk ortamdan sıcağa girince dakikalarca buğusuyla cebelleşen, burnun şeklini bozan bu gözlük denen protez den kurtulmak isteyen insanlar için üretilmiş son teknoloji, kullanımı gayet rahat renkli ve renksiz olabilen gözbebeği kılıfıdır.
kimisi için görme aygıtı iken kimine göre kendini gösterme edavatıdır. Korkulmaması gerekir, kullanımı kolay ve rahattır. gözlüksüz de görülebileceğine bireyleri inandıran son yüzyılın icadıdır adeta. sen pasaklısın kullanamazsın, fakirsin alamazsın, salaksın düşürünce bulamazsın söylemlerine kulak asılmamalıdır. iş solisyon hakimiyetinde ve parmak ucunda lensi bombelendirmekte biter.
