yalnızlığa alışan fakat ayrılıklara bir türlü alışamayan yazar bozuntusu. düşünüyor düşünüyor bu yazı dostları olmadan, okul telaşı olmadan, ders hazırlıkları olmadan nasıl geçirecek... zinhar çıkamıyor işin içinden. dostlar olmadan nasıl başlar sonbahar hiç bilmiyor. tez için uykusuz kalınan geceler, kapı önünde hocalardan gizli içilen sigaralar, sınav zamanı amfi önünde uzanan kuyruk, açık unutulan telefonun çalmasıyla başlayan telaş,en küçk sıkıntıda kapısı çalınan asistanlar, siz olmazsanız toplum düşünmeyi öğrenemez diyen en sevgili hocalar...
okul hayatına veda etmesine bir kaç ay kalmış yazar bozuntusu. bebeğinden önce dünyadan vazgeçen yazar. ''bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm'' diyen karacaoğlanı anlayan yazar. uykusuz ve ağlamaklı gecelerinde yanında uyuyan dostlarını özleyecek olan yazar. sınav zamanı ' uyumak yok ders çalışacağız' diyen yol arkadaşlarına ömrünün sonuna kadar hasret kalacak olan yazar.
ayrılıklara alışmayı öğrenmek zorunda olan yazar. hiçbir şeyin sonsuza kadar sürmediğine inanmak zorunda olan yazar. çok acı çeken yazar.
sabah 6.30'da uyanıp,kahvaltı ettikten sonra 2 saat koşup sonra dönüp çeviri yapıp,tez yazıp,kitap okuyup,akşam kulağında Roger waters şarkılarıyla yürüyüşe çıkan bir muhteremdir kendisi.
Art arda gelen 4 evlenme teklifini de hiç tereddütsüz kabul etmemiştir, ne mutlu ona ne mutlu...