bu akşam the losers isimli harbici loser filminden sonra atv'de yayınlanacak güzel film. filmin türkçesi de "adalet peşinde" olarak karşıma çıktı, aferin çok iyi düşünmüşsünüz.
Adamın gözleri önünde karısı ve kızı öldürülür ve bunu yapanlar belli olmasına rağmen "kesin delil yok kanun bu elimizden bir şey gelmiyor" denilerek serbest bırakılır.Adam bunu yapanları bulup öldürür,suçunu itiraf eder ve hapse girer,ancak sistemden intikam almaya devam eder.Yargı mensuplarını öldürür ancak hapiste olduğu için nasıl öldürebildiği anlaşılamaz ve cezalandırılamaz.Adam adalet sisteminin kendisine yarattıklarını sisteme yaşattırır.Sistem buna tepki olarak sistem dışına çıkar ve çelişki gün yüzüne çıkmış olur.
"suçu kanıtlanıncaya kadar herkes masumdur" lafına sağlam gönderme yapılmış filmdir.
--spoiler--
neticede bir amerikan film olduğu için, farklı bir kurgu içine sokulduğunu düşünmüştüm filmim ortalarında. e okadar star wars' ı, matrix' i bünyeye sokarsanız böyle düşünmekte haklıyım. neyse, clyde' in, elektronik ve uzmanı ve mükemmel bir sorun çözücü olduğu' nun anlatılmasından sonra. "ulan adam acaba son 10 yılı programlayıp elektronik sisteme bağlamış olabilir mi?" diye düşünmedim değil. zira adamın her söylediği sekmeden o saniye içinde oluyor. ama normal insan çıkması, (normal insan ne lan?) ve o 10 yılı düşündüğüm şekilde değilde, faklı şekilde intikam amaçlı değerlendirmesi daha iyi olmuş.
kaybedecek bir şeyi olmayan bir insan' ın, neler yapabileceğinin sınırları fazlasıyla zorlanmış. tam kararında bırakılmış. daha fazlası filmi sikindirik hale getirebilirdi. evet, finalde sıçmıştır. daha güzel bğlanabilirdi belkide. ama geneli için mükemmel bir arşivlik film diyebilirim.
--spoiler--
son olarak.
--spoiler--
zor olan, seçim yapmak değildir. asıl zor olan, yaptığın seçimle yaşayabilmektir.
Her geçen dakika, acaba şimdi ne yapacak diye insanda merak uyandıran bir film, olayları izleyiciler tarafından yorumlanamıyor bile sadece yaptığımız şaşkın gözlerle sıradaki olayı beklemek.
özellikle şu mezarlıktaki sahne, başka ne denilebilir ki.
tamamen çaresizlikle ve haklı nedenlerle yola çıkan, adalet için akla ziyan taktikler ortaya koyan dahi mağdur, aşırı gidip suçlu-suçsuz gözetmeden öldüren bir psikopata dönüşür. filmin mesajı; adalet sisteminin kötü işleyişi, normal kişileri bile bir caniye dönüştürebilir ise tamam, ancak mesaj; adam ne kadar dahi olursa olsun sistem neticede ona karşı gelenin işini bitirirse, o olmaz işte. velhasılı izlenmelidir.
şimdiye kadar izlediğim filmler arasında; sonu en boktan olan, en güzel film diyebilirim.
inanın bana, bu filmle ile ilgili söylenebilecek tek gerçek budur.
finalde yaşanan şey çok büyük bir sıçış gibi görünse de,aslında o adaleti temsil eden savcı denyosunun, gerard abimizi havaya uçurması nedeniyle, mücadele ettiği adaletsizliğe mahkum oluşunu göstermesi bakımından iyi bir son olarak görülebilir. yani eninde sonunda sende diğerlerine benzeyeceksin adamım mesajını aldım ben.
zaten herkes aynı şeyi belirtmiş ben de demezsem eksik kalırım. ama gerçekten de bu filme bu son gider mi ya? e bizi film boyunca clyde hayranı yaptınız. sonradan niye adamımızı mağlup ettiniz? ben şahsen filmin sonunda çökmüş bir sistem ve harap olmuş bir kentin ortasında clyde'ı yürürken görmek isterdim, mal gibi bir kızın adını bile bilmediğim bir aletle saçma sapan şey çalışını değil.