Asıl adı Lara Crokaert olan; 9 Ocak 1970 Belçika-Etterbeek doğumlu, "je t'aime" ve "i will love again" şarkılarıyla beni benden alan bir kadındır; şarkıcı değildir, gerçekten sanatçıdır.
2002 yılındaki o konserde; kendisine eşlik eden hayranları, eğer kulaklarım beni yanıltmıyorsa "je t'aime" yerine "nous t'aime" diyerek eşlik etmişlerdir.
fransızcada "seni seviyoruz" demek için "nous t'aimons" demek lazımdır aslında ama, o zaman da ritm tutmayacaktır maalesef.
hem önemli olan da sevginin bir şekilde karşı tarafa yansımasını sağlamaktır, ki bunun öneminin ispatı da lara fabian'ın gözyaşlarıdır kanaatimce.
her ünlü sanatçıda, rastlanılmasının son derece güç olduğu; ileri ölçüde bir kalenderlik ve naturellik hakim kendisinde. fransız kadınlarının, klasikleşen sima ve çizgi kıvrımlarını olduğu gibi yansıtır. zarif, olgun ve sentimental kadın prototipidir.
çoğu sanatçıda bulunan önemli eksikliklerin kendisinde tamamlandığı biri, kimisinde ses olur melodi kulağı, zevki olmaz, kimisi melodiden anlar zevklidir ama sesi etkileyici değildir, lara fabian'da her ikiside fazlasıyla yerindedir ki bu yüzden tüm dünyada fransızcayı en çok dinletebilen sanatçıdır.
adagio ile tanıdığım daha sonra sesinden büyülenip diğer şarkılarını dinlemeye başladığım bana fransızca şarkıları sevdiren hastası yapan mükemmel sanatçı.
Yanılmıyorsam Nue-2002 fransa konserinde bir müzisyenin hayatı boyunca hayalini kurduğu şeyi tatmayı başarmış, melek sesli, inanılmaz müzisyen.. performans aşağıdaki linkten izlenebilr. insan aşık değilken bile şarkılarını dinlediğinde aşkın ne olduğunu hissedebilir demiş yorum yapanlardan biri, tamamıyla katılıyorum.
2 temmuz tarihli bursa açıkhava tiyatrosu konserinden önce yapılan röportajda kendisine küçük kızıyla ilgili soru sordular ve cevabı çok güzeldi. "eğer sakıncası yoksa konuşmayacağım, bu benim konuşmak istemediğim tek konu. bizler zaten kendimizde olan herşeyi insanlara veriyoruz, bu da benim sadece kendime vermek istediğim birşey. benim için çok değerli olan birşey, ailem. bu yüzden cevaplamıyorum..." söylerkenki tavrı da çok hoştu ve kibardı. günümüzde bu tür popüler insanların özel hayatını bir magazin malzemesi haline getirmek istememesi çok önemli. takdir ettim.
kendisini canlı dinlemek oldukça güzeldi. kayıttakinden çok daha kadife gibi, su gibi bir sesi var. sesi tiz rejistrlerde birazcık boğulsa da*, müzik yapmayı çok sevdiği belli. dinlemesi keyif ve huzur verici.
edit: fransızca öğrenmek için sebebiniz olabilir.*
büyüleyici sesiyle söylediklerinizi anlamasanız bile saatlerce dinleyebileceğiniz, ruha ilaç gibi gelen, her sarkısında farklı tatlar bulabileceğiniz fransız şarkıcı.