Gözlerin açık kalması zorlaşır. Sevgili istenir yanucuna. Yanıbaşına. Lana Del Rey, insanları mükemmel sesleri ile etkisi altına alıp öldüren orman perilerine benzer benim nazarımda. Peşinden gidilesi, sesi takip edilesidir. ("Ride" eşliğinde yazdım.)
bi "born to die" şarkısında garip oluyorum ne hissettiğimi tam olarak ben bile anlamıyorum huzur mu huzursuzluk mu dinginlik mi yoksa saf acı mı arada sıkışıyorum nasıl kelimelere dökeyim bilemedim bak
sigara içtiği çok belli olan insanlar olur ya bu kadının sesi de aynen öyle bir katılık var rahatsız edici. bu kadını nasıl
dinliyorlar hissi yaratandır.
eksiye hazırım.
çaresizlik. attım şu anda. kaşları yukarı kaldırıp, gözleri tek bir noktaya kilitleyip eşlik etme duygusu sarmalıyor vücudumun dört bir yanını. iyi ki var o ve summertime sadness'ı.
''ne hissedeceğini bilememek'' diye bir duygu olsa o kadının şarkılarına yakışacak olan duygudur...
hem hüzünlü, hem ateşli, hem sakin...
(bkz: enteresan bir olay)
aynen şu şekilde bir iç konuşma geçer bende "of taş gibi hatun ya şuna bak ne kadar seksi. abi burna bak ağzına bak vücuduna bak çok güzelsin ya. kendine gel kızım ya lezbiyen misin nesin.. ay saçımı bu renk boyasam bana da yakışır mı ki."
'Allah biz kulun değil miyiz, niye bizim sesten bol kepçe alıp ona verdin?' diye düşündürür; fesatlık alır başını gider, dışlanmış bir kul gibi hissedersiniz.