akşam saat 7-8 civarı bir doksanlık sarışın hatunların yavaş yavaş tekrar girmek üzere otellerden çıkmaya başladığı, sırtında beş altı tane kaşmir palto taşıyan montçu elemanların bulunduğu, beyazıd otobüsleriyle gidilebilecek ve esnafın dediğine göre 3-4 ay kalanın bozulduğu semt.
adını zamanında orada yaşayan büyük alim laleli baba dan alır.
zamanın padişahı bu büyük alimin adını çok duyar saraya çağırtıp duasını almak ister.
laleli baba padişah için dua eder. duası ise afiyetle yiyiniz içiniz hacet giderinizdir.
padişah böyle dua edilir mi diyerek laleli babayı saraydan kovdurur.
gel zaman git zaman padişah yer içer ama def-i hacet yapamaz.karnı şiştikçe şişer. bütün hekimleri toplar ama nafile.bir yerde hata yaptığını anlar.laleli babayı çağırır ve huzurunda affını diler.padişah o zaman düzelir.
her rus hanımkişisine, ülkeye geliş niyetine, tahsiline, karakterine bakmadan 'fahişe' ve dandik malları 'kaktırabileceği' enayi gözü ile bakan büyük çoğunluğu doğulu olan mal esnaflarından ötürü bavul ticaretinin yüzde yetmişini yunanistan ve çin'e kaptırmış semt...
istanbul üniversitesi nden dolayı ara sokaklarından birinde kız öğrenciler için cemaat yurdu bulunan istanbul semti. kızlar, esnafın laf atmasından yılıp nedeni belirsiz bir şekilde geleni geçeni süzen rus ablalardan bıkmışlar duyduğum kadarıyla. hava kararınca yurda girmeye cesaret edemiyolarmış falan. her gece yatmadan önce allahım böyle bir yere yurt mu yapılır, olmaz olsun böyle cemaat :( diye de ağlarlarmış. bana da bir arkadaş anlattı. o arkadaşın kuzeninin dayısının bir arkadaşının torunu orda mı kalıyomuş neymiş... öyle şeyler.