kemalist teyzelerin şiddetle karşı çıktığı ve ortadan kaldırmak için çeşitli aksiyonlara girdiği davranışlardır. başıma bir iş gelmeyeceğini bilsem bu davranışları sayardım ama o kadar cesaretim yok.
otelde insan yakmak, sinemaya bomba atıldı yalan haberiyle hamile kadınların rahimlerindeki bebekleri dahi öldürmek, hüseyin üzmezi örnek alıp 14 yaşındaki bir kıza tecavüz etmek, 9 yaşındaki öz kızını cinsel obje olarak görüp başını örtmek.
ilk ikisini insanlığa aykırı davranışlara da katabiliriz tabiki.
cumhurbaşkanı ve başbakan seçmelerinde camilerde fetva verdirmek laikliğe aykırı davranıştır. din ve devlet işlerinin birbirinden ayrışarak bağımsızlaşması anlamına gelen laiklik olgusunun * (bkz: sekülerleşme) ile karıştırılması da yine karşımıza çıkan bir sorunsaldır. laikliğe aykırı davranışı bireyler değil kurum ve kuruluşlar gerçekleştirirler.
ülkemizde ciddi anlamda bi karmaşa söz konusu bu konuda. kimileri dini her türlü davranışı laikliğe aykırı olarak nitelendirirken, kimileri ise laikliğin sadece devlet organlarıyla alakalı olduğunu bilir. hayatın devamlılığında kimsenin dini düşüncesine karışamazken, ki bu durum anayasada bile belirtilmişken, insanların yaşamlarına ve inançlarına yapılan saldırı laiklik kılıfı altında müdahaleye uğruyor. söyler misiniz lütfen, hak ve eşitlik sadece laik olduğunu söyleyenler için mi var?
asıl meseleyse, din karşıtlığının laiklik olarak gösterilmeye çalışılması. sıradan bir vatandaşın, dinini yaşayan insanlara karşı düşmanca tavırlar sergilemesi devletin laiklik ilkesiyle nasıl uyuşuyor? devletin laik olması gerektiğini kabullenemeyenler, kendilerinin devleti oluşturduğunu da iddia ederler. demem şu, insanların inançlarını, kendi inançlarınıza ters düştüğü için eleştiremezsiniz. daha önemlisi, bunu yaparken devletin hiç bir organını kullanamazsınız. tıpkı, inançlı bir vatandaşın devleti kendi inancı doğrultusunda kullanamayacağı gibi. eşitlik mi istiyorsunuz, alın size eşitlik.
laiklik dinsizlik değildir, zaten bu yüzden sakat bir düşüncedir. laiklik aslında nedir bilir misiniz engerek soyları? laiklik batıda çıkan kavramdır, batıda bizans ve osmanlıdan ayrı bir anlayış var. batıda kilise ve devlet iki ayrı kurum. bizans ve osmanlıda bu bütünleşiktir. laiklik işte o kilise devlete baskı kurma diye çıkıyor. daha sonrasında aydınlanmayla dinin toplumsal hayata müdahalesinin önlenmesi isteniyor.
yani laiklik özünde cankoşlar, nesnel, akılcı, bilimsel bir toplum yaratıp, dini toplumdan silmek olmasa bile geri plana atmaktır. atatürk şeyhler ve dervişlere giydirirken toplumda bunların karşılığı olmayacağını, bunların toplumda etkisinin olmaması gerektiğini söylüyordu. bir nevi akılcı bir toplum yaratmak istiyordu da denebilir ki sekülerizmin amacı zaten budur.
yoksa ben laik bir insanım hurileri düşünüp 31 çekiyorum, soararım size ey cemaati müslümin böyle bir laik toplum anlayışı olabilir mi?
işte laikliği chp den öğrenince biraz mallaşma toplumda olabiliyor.