“ islâm dinini, asırlardan beri alışılageldiği veçhile bir siyaset vasıtası mevkiinden uzaklaştırmak
ve yüceltmek gerekli olduğu gerçeğini görüyoruz. Mukaddes ve tanrısal inançlarımızı ve vicdanî değerlerimizi, karanlık ve kararsız olan ve her türlü menfaat ve ihtiraslara görünüş sahnesi olan siyasiyattan ve siyasetin bütün kısımlarından bir an evvel ve kesin şekilde kurtarmak,
milletin dünyevî ve uhrevî saadetinin emrettiği bir zarurettir. Ancak bu suretle islâm dininin yüksekliği belirir. ” 1924 (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, I. Cilt, syf. 318)
ateist felan olmayan mini etek giyidigi icin bicaklanan kadinlarin, saci uzun diye dayak yiyen erkeklerin oldugu bir ulkede yasayan. ve aslinda laikligin ne demek oldugunu herkesten iyi bilen insanlardir bunlar.
dinin yalnızca devlet işlerinden ayrılmasını değil dünya işlerinden de ayrılmasını isteyen insanlardır.
laik insan dinin günlük yaşantısına müdahale etmesine izin vermeyen insandır sözü ahmet necdet sezer'e aittir.
(bkz: yaşasın ateizm)
mevcuttur. pek çoktur. birsürüdür. asıl tanımı, devlet yönetiminde her hangi bir dinin referans alınmaması, devletin tüm dinlere eşit mesafede olmasıdır. hemen örnek verelim, sayın cumhurbaşkanımız ans müslümanların kurban ve ramazan bayramlarını kutlamayarak türkiye'nin bir islam devleti olmadığını göstermiştir. kendilerini tebrik edelimdir. fakat ne olmuştur da bir açıklama yaparak hıristiyanların paskalya yortusunu kutlama ihtiyacı hissetmiştir kendileri. bu ne lahana turşusudur bu ne laikliktir.
esas amacı, "laikliğin ne olduğunu bilmeyen laisizm yanlısı sözde laikler" olan başlık. gerçi polemik koktuğundan ne istediği anlaşılıyor ve bence çok doğru bir tespit. yoksa, amazon'un balta girmemiş ormanlarında yaşayan bir kabilede, kabile reisinin herşeyi büyücüye sormaması ama büyücünün de kabilenin değerlerinden olduğunu kabul etmesi de "laikliği bilmeyen laik" tanımına güzel bir örnek oluşturur.