şu "laikler" ne demek oluyor hiç anlayamam zaten. bir de "laikçi" derler, o da ayrı bir bomba. laiklik kişilerin değil, devletin özelliğidir. Atatürk ilkesidir.
Ayrıca kimsenin de amerikan filmlerinde gördüklerinden etkilenip "vay be, ne dindar insanlar, kiliseye gidiyorlar. yemekten önce dua ediyorlar. helal olsun şu hristiyanlara, ne mübarek insanlar be" diyecegini sanmiyorum.
Hem kendini müslüman olarak tanımlıyorsan, hacca gitmiş, zekatını düzenli veren birisindir. Yok henüz yapmadıysan buna mümin, yani inanan derler.
En önemlisi ise laikliğe inananları müslüman olmayan, sabetayist, mason, dinsiz gibi gösterme gayretleri artık kusturacak seviyeye gelmiştir. "Sen kimsin ki benim inancımı benden iyi biliyorsun, bok atıyorsun?" derler adama.
laiklerle ilgili önyargıdır . yaşlı kadınlara kokoş diyen zihniyetin kime saygısı varki laiklere saygısı olsun . en azından dürüst bir duruşu olsa da eleştirsen ama buda olmuyor . konulduğu kabın şeklini alıyor . taş atıyorsun üstüne sıçrıyor .
buna laikler demek yanlış olurda esas sorunun cevabı belli! bir bize ve arap ülkerlerine bakın birde avrupaya ve hatta uzak dogu da müslüman olmayan ülklerin durumuna bakın arada ne kadar kalite farkı var! tabi bazı istisnalar kaideyi bozmaz...eger bunun nedeni din degil, bizim türk kültürü cacık diyorsanız buna kesinlikle katılmam! cünkü türkler islamı kabul etmeden önceki duruşlarıyla şimdi duruşları arasında daglar kadar fark var...ah ulan neydik biz o zamanlar ne kıyak millettik...
çünkü hıristiyanlar oruç tutmayana niçin tutmuyorsun diye hesap sormazlar ve de dövmezler.
çünkü kiliseye gitmeyene posta koymazlar
çünkü kimsenin yaşantısına karışmazlar
çünkü duasını eder ve normal yaşantısını da idame ettirirler
çünkü herkese saygılıdırlar.
beyin terk olmayışımızdan dır. bizim gibi xenofobik millet kalmadı batı'da, suudi arabistan'da bile ingilizlerle fransızlarla almanlarla yerler içerler otururlar kalkarlar. arapların düğününde bile hristian iş ortakları tanıdıkları felan gelir göbek atar danseder.
yabancı düşmanlığı bizde ata sporu olduğu için, ya fazla atletik değiliz ya da diyalog kurabilmeyi beceriyoruz. ya da bizdeki önyargılar onlarda yok bunu biliyoruz. 25 yaş altı gençliğin mahallemden türk olmakla beraber yabancı biri geçse de dövsem gebertsem gasp etsem diye soteye yatanları varken %50 nin üzerinde, bu zihniyete neden-nasıl yabancılarla iş birliğine giriyor olduğumuzu anlatmak bayaaa bayaa zor olsa gerek.
tamamen subjektif bir çıkarım olup, varlığı doğrulanmamış hoşgörüdür.
ders 1: atatürk ilkeleri
konu: laiklik
laiklik bir ilkedir. hem de devlete ait bir ilkedir. kişi ya da bireyler bu ilkeye bağlı olamazlar, laik sıfatıyla nitelendirilemezler.
ders 2: anayasa hukuku
konu: değiştirilemeyecek hükümler
laiklik bir ilkedir arkadaşım. hem de türkiye cumhuriyetin temel ilkelerinden biridir. ne kadar bağırıp çağırsanız da, çatlasanız da, hazmedemeseniz de, içinize otursa da, kuyruk acınız olsa da, g.tünüzü de yırtsanız değişmeyecek, değiştirilmeyecek, zedelenemeyecek, örselenemeyecek bir ilkedir.
bak ne güzel demiş anayasa madde 2;
"Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir."