son yıllarda çıkartılan boş tartışmaları engellemek amacıyla tekrar tanımlara bir göz atalım. elbette kavram kargaşasından ekmek yiyen troller ve siyasilerin pek hoşuna gitmeyecek tanımlardır bunlar, öncelikle "hem laik hem müslüman olmak" ya da "hem laik hem müslüman olamamak" gibi bir durum yoktur, olumlu veya olumsuz yazıldığında bile sanki laik ve müslüman karşıt kavramlar gibi durmaktadır. laik din mesleği ile uğraşmayan halka verilen isimdir. örnek vermek gerekirse mesleği imamlık olmayan müslüman laiktir. kelime anlamı budur. "kişi laik olmaz devlet olur" gibi söylemler de yanlıştır.
Elbette devletin laik olması da, devlet yönetimine din işlerini karıştırmamaktır. bir din adamına laik denmez ancak din adamını da bu konu ilgilendirmez. kişisel olarak laikliği savunması da dindar olmadığı anlamına gelmez.
sonuç olarak devlet yönetiminde ister laiklik olsun ister olmasın halk zaten laiktir. bizim ülkemizde yaşayan tüm insanların sıfatı da laiktir.
edit: yıllarca yaratılan kavram kargaşısını yıkmak için tekrar madde madde belirtelim :
- laiklik atatürk'ün bir sistemi değildir. laik tanımını düzgün yapmaya çalışan adamın laikliği savunduğundan veya savunmadığından veya atatürkçü olup olmadığından bahsedilmez. aşın artık, insanlar doğru bilgi veriyor diye sığ beyinli etiketlerden vazgeçin. işin doğrusunu öğrenin ona göre davranın.
- laik kelimesinin kökeni roma devrine dayanır. rahiplerle halkı birbirinden ayırmak için kullanılmıştır ve kavramlara bu şekilde girmiştir.
- laik, halktır. hangi dine mensup olursa olsun.
- laik değilim demek, halktan biri değilim anlamına gelir, laik değilim imamım denebilir.
- laikliği savunmuyorum denebilir bu da devlet yönetimine din işleri veya başka bi işler girsin demektir(astroloji vs veya hiç olmasın). ama laikliği savunmamak laik olmadığınız anlamına gelmez.
- laik müslümanın abdest alacak yeri kamu kurumlarında bulamaması gidip başka yerde alması vs. gibi saçma bir eylem yoktur. müslüman'a ayrıca laik demeye de gerek yoktur. abdest almak kişisel bir hakkıdır ve çoğunluk varsa, devlet ona imkan sağlmak zorundadır, bu da laikliğe ters bir durum değildir. hatta imkan varsa tek kişi için bile kişisel hak yerine getirilebilir.
hem kendisi için, hemde ülke için faydalıdır. devlet,vatan millet işlerine dini karıştırmıcak tamamen milli menfaatler çerçevesinde hareket etmesi şarttır.
müslümanlığı öncelikle siyasete karıştırmayan inanandır. şerefsiz pazarcılar gibi çıkıp ortalığı velveleye vermez. inancının sadece kendini ilgilendirdiğini reklama gerek olmadığını bilir. dinini siyaset gibi yalan dolan bol olan bir arenada rüşvet karşılığı kullanmaz. haram yemezi haram yemek, ihale bağlamak için allahın adını kullanmaz. yaptığı her neyse inancı uğruna çalmaz. işte bunları yapan her inanan hem laiktir hem de müslüman.
hem ateist hem dindar olmak diye bir başlık açılabilir olayın abukluğunu belirtmek adına ama ne alaka laik olmakla dindar olmak. laiklik bir din midir? din düşmanlığı mıdır? denizle karayla alakası yoktur. devlet yönetmekle dinin alakalı olmadığı gibi.
müslümanların hepsi aşırı derecede dinci değildir ki zaten gerekte yoktur. herkesin dini kendinedir. insan hem müslüman olup hem de din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı olması gerektiğini aynı beyinle idrak edebilir bir problem olmaması lazım normalde.
müslüman ve laik iki karşıt taraf değildir. iki ayrı takım da değildir. laik toplumda din işleri uğraşmayan kişileri nitelendirmek için kullanılan bir kavramdır. devletin laik olması din işlerini devlet işlerine karıştırmamasıdır.
mümkün olmayan durumdur.zira dindar olduğunuzda belirli bir dine inanmanız ve dolayısıyla o dinin kitabını kabul etmeniz gerekir.kuranı okuyan biri bilir ki, kuran bir yasa kitabıdır.hemen her konuda bir yasası/yasağı/hükmü vardır.inanan kişi aynı zamanda bilir ki, kurandaki ayetler ve hükümler tanrının sözleridir.ve kesinlikle uygulanma zorunluluğu vardır.
özet olarak dindar kişi, eğer samimi bir dindarsa, bir olay karşısında nasıl olur da, tanrınn hükmü dururken, bir grup insan tarafından belirlenmiş kuralları baz alıp hüküm verecek?ya da bu hükmü tercih edecek.
islam'ın kitabı kuran bir anayasa kitabıdır. içinde toplumsal kurallar ve cezaları da vardır, sadece manevi şeyler yok. ve müslüman olmanın şartlarından birisi de kitaba uymak. o kitaba uyunca da, din ile devlet işleri birbirinden ayrılır diyemiyorsunuz ve şeriat yasalarına göre yaşamak durumunda oluyorsunuz. gerçek bir müslüman iseniz, islam dininin kuralları önceliklidir. bu size saçma geliyorsa da size tavsiyem benim gibi yapın, saçmalıklara itibar etmeyin.
--spoiler--
mümkün olmayan durumdur.zira dindar olduğunuzda belirli bir dine inanmanız ve dolayısıyla o dinin kitabını kabul etmeniz gerekir.kuranı okuyan biri bilir ki, kuran bir yasa kitabıdır.hemen her konuda bir yasası/yasağı/hükmü vardır.inanan kişi aynı zamanda bilir ki, kurandaki ayetler ve hükümler tanrının sözleridir.ve kesinlikle uygulanma zorunluluğu vardır.
özet olarak dindar kişi, eğer samimi bir dindarsa, bir olay karşısında nasıl olur da, tanrınn hükmü dururken, bir grup insan tarafından belirlenmiş kuralları baz alıp hüküm verecek?ya da bu hükmü tercih edecek.
--spoiler--
tekrar anlatalım :
laikliği savunmak ya da savunmamak ayrıdır. laik tanımı ayrıdır. laik kelime anlamı itibari ile din mesleği ile uğraşmayan halka verilen tanımdır. imam mesleğini edinmemiş kişi laiktir. ancak bu laik (insan, halktan bir birey, müslüman) laikliği savunmayabilir. devletin yönetimi ne olursa olsun, din işleri ile uğraşmayan her kişi laiktir.
olabilir diyen arkadaşlar için binkaç tanım ve yorum örneği verilebilir tespit.
Laiklik (Fransızca: Laïcité), devlet yönetiminde herhangi bir dinin referans alınmamasını ve devletin dinler karşısında tarafsız olmasını savunan prensiptir.
tanımda geçen "referans" kelimesinin anlamını biliyorsanız, hem laik hem de müslüman olunabilir diyemezsiniz.mantıken mümkün değildir.
işlenen suç zina. ve yetki sizde.ne yapacaksınız.kuranın hükmü olan cezayı mı vereceksiniz yoksa ceza kanununda geçen hükmü mü? eğer müslüman olduğunuz iddiasındaysanız tanrının hükmünü uygulamanız gerekir.zira onun hükmü mutlaktır.
hem müslümanım hem laik diyen kişi riyakarlık yapıyordur.farkında olarak ya da olmayarak.ikisi birden olamazsın.
okuduğumuzu anlamakta ve kavramların gerçekte ne olduğunu bilmekte hakikaten bir hayli güçlük çekiyoruz.
6 yaşında bir çocuğa anlatır gibi yaparsak; laik kişi laiklik yanlısı olan kişidir.dindar kişi de dinine bağlı ve dini kuralları benimseyen kişidir.
laiklik ise salt din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması değildir.bu bilgi ilkokul düzeyindeki çocuklara öğretilen bilgidir.eğer zeka düzeyiniz ilkokul düzeyindeyse olayı sadece bu şekilde algılamanız doğaldır.
yetişkin birey bilir ki; bir kişinin "ben dindarım" diyebilmesi için inandığı dinin tüm kurallarını yerine getirebilecek kararlılıkta olması gerekir.zira o dinle ilgili olan her şey tanrı tarafından ortaya konmuştur.
mesela; zina suçunu ispat edemezsen, islama göre, müfteri olursun ve cezan 80 deynektir.bu allahın kelamıdır.ve sen eğer muhammedi isen bunu kabul etmek zorundasın.etmiyorsan eğer, allahın hükmüyle değil kulunun hükmüyle hareket etmişsin demektir ve dolayısıyla şirk koşulmasına ortaklık etmişsindir.