olmasın da bizi mi siksinler? Diyanet işlerinin kuruluş amacı tamamen şahsi görüşüme göre "bu ülkedeki müslümanları kendi hallerine bırakırsak ya kafa keserler ya kız çocuğu gömerler. Diyanet işlerini kuralım da din min ayağına en azından bir iki insanlık öğretelim."dir.
millet uzaya çıkar bu burnu kırık gemicikte laiklikle diyanetle bozmuş kafayı. sen kafanı kara göm bence, anca bulursun kendini. boşver diyaneti sorgulamayı falan.
asıl olmaması laik bir sisteme karşı büyük bir tehlikedir.
din kesinlikle ama kesinlikle türkiye gibi demokratik ve laik bir sistem içerisinde yer alan devletler tarafından devlet otoritesi ile kontrol edilmelidir.
inançlara müdahale eden devlet ile vatandaşlarının inançlarını yerine getirmede kendisine düşen sorumlulukları yerine getiren devlet ayrımını özümseyememiş insan beyanıdır. Bir ülkede diyanet işlerinin bulunması o ülkeyi laik olmayan devlet statüsüne sokmaz, yeter ki diyanet işleri tek dini inanç üzerinden sunulmasın.
Laik devlet dini önemsediği için diyanet işlerini kurmamıştır, laik devlet dini kontrol etmek için diyanet işlerini kurmuştur eğer böyle olmasaydı Kasım ayında ismi camide en son anılacak adamın ismi cuma hutbesinde geçmezdi.
Biz 28 Şubat döneminde il jandarma konutanlığından gönderilen cuma hutbelerini de gördük.
geçti bor'un pazarı sözünün vuk oturduğu iddiadır.
şimdi kardeş, diyanet Atatürk zamanında kurulmadı mı? Atatürk zamanında da bu ülkede farklı din ve mezheplerde vatandaşlar vardı ve diyanet kurulup sünnilere teslim edildi. bugün çıkıp laik ülkede diyanetin ne işi var demenin manası ne? kurmasaydınız. hadi kurdunuz sünnilere niye teslim ettiniz. mesela musevi, hristiyan, alevi vatandaşları da içine alan genel manada bir din işleri dairesi kurup her din ve inancı temsil ettirseydiniz. doğrusu da budur zaten.
laikl cumhuriyet kuruyorum de bu ülke laik de, diyaneti kur sonra da diyanetin ne işi var de. la bi git...
aslında diyanet devletin dini kontrol altına almak için uydurduğu bir kurumdur. bir nevi bekçidir.
bunlar aslında batıda çok tartışılmıştır, orada zaten din kurumu ve devlet kurumu ayrıdır. bizans ve osmanlı gibi doğu da ise din kurumu bizzat siyasetin emri altındadır.
aslında diyanet kötü bir şey değildir, dinlere bireysel özgürlük tanırsan nasıl bir tarikatlar döner aklın almaz. her dini grup saldırgan olmayan devlet otoritesini meşru kılan bir yapılanma içine girmez.
işte diyanetin görevi aslında dinin hem kendisini hem de din adı altında yapılan şeylerden devleti korumaktır. bu yüzden yükü hem ağır hem de faydalıdır.
ama bizdekiler son model arabaya binme peşinde ve tarikatlar bayağı almış başını gidiyor. şu, şu tarikattan o, o tarikattan diye millet birbirine girmiş.
ayrıca laikliğe karşıdır değip diyaneti küçümsemek doğru olmaz, diyaneti ben dinsizim ben bile savunurum, diyanet radikal din gruplarını bile eritecek güçte bir yapıdır ama tabi daha çok bunu doğurmaya yönelik bir çaba içine bazen giriyor.
laikliğe karşı mıdır?
bence diğer görüşler üzerinde baskı kurmadığı sürece bir karşıtlığı yok ama din devletin üstünde olmalı diyen biri de gidip diyaneti pek takar mı, normal görür mü bilmem.
çünkü bunlar çok tartışılmış ve devletin dine karışmaması gerektiğini savunan da olmuştur.