-beyaz çamaşırlar ve kırmızı çatısıyla, ufkun bir ucundan öbürüne sanki topluiğneyle tutturulmuş gibi duran ve tek kırışığı olmayan bir göğün altındaki denizin gülümsemeleriyle “dünyanın karşısındaki ev”; geniş kapı ve pencere boşluklarını bütün bu renk ve ışık panayırının üzerine çevirmişti.