fantezi:
son hafta maçları
real madrid-mallorca 0
gimnastic-barcelona 0
sevilla-villarreal 1
şeklinde bitecek.
Böylelikle ligi üç takım da 74 puanla bitirecek ve iş üçlü averaja kalacak. üçlü averaj sonunda real şampiyon, sevilla ikinci, barca da üçüncü sırayı alacak.
daha kapsamlı fantezi:
maçlarda 87.dakikalar oynanıyor. o andaki skorlar ise; real madrid 1-1 mallorca, gimnastic 1-0 barca, sevilla 0-0 villarreal şeklinde devam ediyor. 88.dakikada sevilla'nın golcüsü kanoute skoru 1-0a getiriyor. o andaki skorlara göre sevilla şampiyon real ikinci. realin gole ihtiyacı var. var güçleriyle saldırıyor. bir dakika sonra katalunya'dan bir gol haberi geliyor. messi yine hızını alıp kaleciyi çalımlayıp golünü atıyor ve skor 1-1e geliyor. o andaki skorlara göre üç takım da aynı puana geliyor ancak şampiyonluk real'e geçiyor. kalan dakikalarda üç maçtan da gol sesi çıkmıyor ve madridde şampiyonluk kutlamaları başlıyor. messi ise ezeli rakibini şampiyon yapan golü attığı için kahroluyor. maradona'ya özenmeye devam edip kendini içkiye kumara veriyor. doping yapıyor. uyuşturucuya bulaşıyor felan...
ronaldonun ayrılması ile cazibesinin büyük bir kısmını kaybetmiş ligdir. messi de zaten 3-4 senedir yok ortalarda öyle gezinip duruyor. ibre gene azda olsa premier lige doğru dönüyor gibi.
dünyanın bütün yıldızlarını toplasa da, her sene kupalara ambargo koyup ispanya dışına göndermese de, benim gözümde bir premier lig değildir.
seyir zevki yüksek olabilir, messi/ronaldo fanları youtube'dan video izliyor olabilirler ancak premier lig'de; tottenham hotspur, arsenal, liverpool, manchester united, manchester city, chelsea gibi takımların kendi aralarında yaptığı tüm maçlar heyecan hissettirirken, skoru dahi belirsizken, barcelona valencia'ya dahi puan kaybetse ''a a a nasıl olur ya?'' denilen bir lig ne kadar zevkli olabiir ki?
futbol kalitesi ve seyir zevkinden bağımsız olarak takımlar arasındaki denge üzerinden konuşacak olursak, la liga'nın muadili premier lig değil, iskoçya ligidir.
orada celtic ve glasgow rangers'ın ilk 2 sırası lig başlamadan önce garantidir. la liga'da da real madrid ve barcelona için bu durum geçerlidir.
premier league'deki gibi kraliyet destekli takımlara ve kraliyet karşıtı takımlara sahip olan ispanya futbol ligi.
kraliyet destekli takımların (bkz: real) isimlerinin başına "real" öneki getirilmiş olup ingiltere'deki gibi mavi ağırlıklı formalar ile sahaya çıkarlar.
misal bask bölgesi'nin 2 önemli futbol takımından athletic bilbao resmen batasuna ve eta tarafından desteklenirken, san sebastian kentinin takımı olan real sociedad kraliyet ailesi tarafından desteklenmektedir.
bu iki kulüp arasında öyle rekabet vardır ki athletic bilbao forması bask bölgesinin bayrağı olarak addedilir, athletic bilbao'da bask bölgesi doğumlular harici başka bir futbolcu oynayamaz.
keza, katalunya bölgesi'nin ve katalan halkı'nın gayriresmi takımı fc barcelona iken, yine barcelona kentinin diğer takımı espanyol (bkz: real espanyol), katalan bölgesinde yaşayan milliyetçi ispanyolların ve yine isminden de anlaşılacağı gibi kraliyet ailesinin desteklediği takımdır.
bu benzeri rekabete başkent madrid'te de rastlamak mümkün pekala.
başkent'in iki önemli kulübünden real madrid ispanya kraliyet ailesi'nin takımı iken, mabetleri vicente calderon olan athletico madrid halkın takımıdır.
real madrid elde ettiği tüm başarılar ve her sene yaptığı astronomik transferlere rağmen madrid kentinin 2. takımıdır. zira athletico madrid taraftar sayısı bakımından real madrid'den üstündür.
ispanya'nın diğer büyük kentlerinden biri olan sevilla'da da durum farklı değildir.
bir yanda halkın takımı, sevilla fc, diğer yanda real betis...
valencia bölgesinde da villareal ile valencia fc arasındaki rakabet büyüktür.
ayrıca kralcı-halkçı rekabetinin dışında bir büyük rekabet de galiçya bölgesinin iki takımı olan celta vigo ve deportivo la coruna arasında yaşanmakta olup, bu iki rakipten biri olan deportivo'nun taraftar gurubunun iç saha maçlarında tribünlere astığı türk bayrağından ötürü takma adı el turci'dir...
(bkz: Bundesliga) ile birlikte dünyanın en dandik liglerinden birisi. Bir ligi her anlamda kaliteli yapan en temel iki şey vardır: derbiler ve rekabet.
La liga'da derbi sayılan neredeyse tek maç var o da malum el classico. Bir de atletico - barça ve atletico - real maçlarını sayabiliriz. Onun dışında la liga ise tam bir fos. ikinci kısımdan sınıfta kalıyor. Yani rekabet.
Eibar - villarreal, sevilla - las palmas, malaga - real sociedad gibi maçlar birinci ligde olmasına rağmen tıpkı üçüncü lig maçı gibi geçiyor. Seyir zevki sıfır, rekabet sıfır, çekişme yok. Hepsi real madrid ve fc barcelona maçları gelince puan kurtarabilir miyiz şeklinde oynuyorlar. Bu durum bundesliga'da da gram değişmiyor.
Premier lig'de istisnasız her takımın şampiyonluk şansı vardır. Lige alt ligden gelmiş olsa bile (bkz: leicester city)
Bu ligde "derbi" sayılabilecek büyük maçlar daha fazladır.
Man utd - man city,
Arsenal - chelsea,
liverpool - man utd,
man city - tottenham,
man city - liverpool,
chelsea - tottenham,
arsenal - liverpool,
man utd - arsenal gibi bir çok büyük maç vardır. Asıl mesele ise işin rekabet kısmında. Ligin alt sıralarındaki takımların arasındaki maçlar bile premier lig'de çok daha rekabetli ve sert oynanır. Seyir zevki çok yüksektir. Southampton - watford maçı bile destan gibi bir 90 dakikaya ev sahipliği yapabilir.
alt sıraları son haftada çok dramatik anlara sahne olmuştur. osasuna yenik duruma düştüğü maçta real madrid'i 60. dakikada juanfran'ın gelişine yolladığı mükemmel füzeyle 2-1 yenerek kümede kaldı, ama bana göre asıl drama el molinon'da yaşandı; sporting gijon'un ersen martin'in golüyle yenik duruma düşüp de 2-1 önde götürdüğü recreativo huelva maçında ersen martin kalasının 90. dakika içerisinde altıpas civarından bomboş bir kafa vuruşunu milimetre farkıyla auta yollamasıyla real betisla liga'ya adios çekti. diğer tarafta bahtsız bedevi ricardo oliveira'nın karşı karşıya pozisyonda direğe nişanladığı pozisyon da bir kırılma anı oldu. racing santander deplasmanından 1-1'le dönen getafe ise real betis'le aynı puanda ama +1 averaj fazlasıyla kümede kalmış oldu, bu da ayrı bir dramadır. o değil de valladolid maçından sonra ağlayan real betis taraftarları yürek burktu lan. geçen sezon real zaragoza ile, bu sezon da real betis'le küme düşme şerefine erişen ricardo oliveira'nın kutup ayılarına fazla yaklaşmaması gerektiğini belirtir, entry'mi burada noktalarım.
Genel olarak en üst düzey lig olan 1. lig için kullanılsa da tüm ligleri kapsar. En üst seviyedeki iki lig olan Primera division (1. Lig) ve Segunda division (2. Lig) profesyonel takımlardan oluşurken diğer ligler amatördür.
Ligler şu şekildedir:
1. lig (20 takım)
2. lig (22 takım)
2 B ligi (4 grup, her grup 20 takım)
3. Lig
Bölgesel Ligler
La liga tarihinde Real Madrid ve FC Barcelona en popüler ve en başarılı takımlardır.
Şampiyonlar:
29 kez: Real Madrid
17 kez: FC Barcelona
9 kez: Atletico Madrid
8 kez: Athletic Bilbao
6 kez: Valencia C.F.
2 kez: Real Sociedad
1 kez: Sevilla
1 kez: Real Betis
1 kez: Deportivo de La Coruna