anadolu'nun 1400 lerdeki siyasi hali gibi düşündüğüm lig. tarihi iyi olanlar bilirler. o zamanlar anadolu da en güçlü olmak için çalışan iki büyük devlet vardı osmanlılar ve karamanoğulları diye. onların yanında da küçük küçük beylikler vardı. bu ligde aynı ona dönüştü işte. real ve barça olmak üzere iki büyük. ve diğer takımlar.
dünyanın bütün yıldızlarını toplasa da, her sene kupalara ambargo koyup ispanya dışına göndermese de, benim gözümde bir premier lig değildir.
seyir zevki yüksek olabilir, messi/ronaldo fanları youtube'dan video izliyor olabilirler ancak premier lig'de; tottenham hotspur, arsenal, liverpool, manchester united, manchester city, chelsea gibi takımların kendi aralarında yaptığı tüm maçlar heyecan hissettirirken, skoru dahi belirsizken, barcelona valencia'ya dahi puan kaybetse ''a a a nasıl olur ya?'' denilen bir lig ne kadar zevkli olabiir ki?
futbol kalitesi ve seyir zevkinden bağımsız olarak takımlar arasındaki denge üzerinden konuşacak olursak, la liga'nın muadili premier lig değil, iskoçya ligidir.
orada celtic ve glasgow rangers'ın ilk 2 sırası lig başlamadan önce garantidir. la liga'da da real madrid ve barcelona için bu durum geçerlidir.
adeta bizlere ''sizin ligin ebesi göz yaşlarına boğulmuş hacı, gel biz de fazladan bikaç gol izle'' dercesine başladığı günden beri, ki bu 15 dakikanın hesabını yapmazsan eğer düne tekabül eder, sadece barcelona, real madrid maçlarında 11 gol izletmiş lig. yani evet böyle de gider bu enteresan bi lig anlayacağın. oturup adam gibi izlediğim atletico maçında, ki o da arda içindi, gol olmaması da benim şanssızlığım olsun artık.
he bi de premier lig var ki derbileri 8-2 falan bitiyor. süper lig senin ağzına sıçalar. başla lan artık.
kıyas noktası über gross hiper süper ligimizse elbette arada 3 jüpiter 2 neptün 1 pluton(seviyoruz seni) kadar kalite farkı vardır.
ancak premier lig'de arsenal takviyeler yapıp sezon sonu şampiyon olsa maksimum ''vay be helal olsun'' diyecek adamların, valencia şampiyonluğunda ''oha oha oha nasıl olur'' diyecek olmaları(ben dahil) ligin heyecanını düşürür.
la liga'da heyecan aranıyorsa şöyle bir iddia yapalım;
sezon sonunda, 2. ile 3. arasında minimum 15 puan fark olacaktır. bu fark premier lig'de maksimum 5 olacaktır. eğer dediklerim çıkmazsa kendi nickaltıma ''ayol ben milli takımı tutuyorum sadece, hiç anlamam futboldan. ıyyy'' yazıp 15 dakika sonra silerim. uyar?
dünyanın en prestijli liglerinden biri olduğu su götürmez bir gerçektir. amma velakin gel gelelim bu ligde sıralamayı kimselere kaptırmayan barcelona ve real madrid var. bazı maçlarda artık iyice rakip takımı darmadağın ediyorlar, maç çoktan kopmuş oluyor. kötü mü? hayır ama heyecan yok. gelen geçen atıyor golünü. kendi aralarında yaptıkları maçlar şampiyonluğu belirleyen, şampiyonu tayin eden maçlar. zevksiz bir lig değil, lige renk katan takımlar ve oyuncular var. ama bir mukayese yapsak villareal- sevilla yerine tottenham-manchester city maçını tercih ederim. ligin ağır topları sıralamada daha önlerde oluyor. barcelona ve real madrid'in dışında neredeyse şampiyonluk adayı yok. tam bir güç dengesizliği. seyir zevkinin güzel olduğu maçlarda oluyor ama barcelona ve real madrid'le aşık atacak takım bulunmamakta. özellikle skorun artık iyiden iyiye açıldığı maçlarda rakip takımlar oyundan düşüyorlar, ölüm darbelerinin ardı arkası kesilmiyor. heyecanın artması için sportif olarak bazı takımların aradan sivrilmesi gerekiyor ama şimdilik bir hareket yok. la liga'da oynayan türk oyuncu sayısı arttı, biz biraz takipçisi olacağız yinede. barcelona ve real madrid doludizgin giderken diğerleri nal toplamasa daha bir güzel olacak.
futbolu kız gibi oynayan klüpler birliği. bir erkek sporu olan futbolu, gerçek futbolu gerçek erkeklerden izlemek istiyorsanız ya italya'ya yahut da türkiye'ye bakacaksınız. zaten gerçek futbol hastaları ve futbol işiyle profesyonel düzeyde ilgilenmiş herkes bilir ki la liga ligler içinde in ibne olanıdır.