güzel türkçemize karışmış ne olduğu belirsiz bir kelime. lakin cümle içinde büyük anlam kazanır.
-gel la gel meroya binek!
-la bi dur aq yaa!!
şeklinde...
sol den sonra, si den once gelen, si ile arasının yarım ses oldugu bilinen, genellikle her gitar calmak isteyen arkadasın sarkı da akorlar kolay olsun diye tercih ettigi minor tonunun muzikteki adıdır.
her noktada en baskın sestir la. örneğin sesi iki kat kısık bir bas gitarda la sesini ardışık ve vurgulu biçimde çaldığınızda gayet kendini belli etmektedir. akustik ortamda öyle rahat ve hızlı dolaşır ki, diğer enstrümanları bastırması mümkündür.
Nazan Bekiroğlu'nun yeni romanı. mesnevi ile roman arasında biçimlenen Lâ (Sonsuzluk Hecesi) romana ismini veriyor ve roman iyi ile kötünün aslında birbirine o kadar da uzak olmadığını şeytan ve kabil figürleri üzerinden şiirsel bir dille anlatıyor.
hz. adem ve hz havva ya bakışımızı değiştirebilecek, belki de onları biraz daha tanımamıza yardımcı olacak, soluksuz okunabilecek nazan bekiroğlu kitabı.
--spoiler--
ben kadınım, dedi havva, ama bu benim sıfatım. adımı henüz bilmiyorum. sonra döndü adem'e, aklına bir şey gelmişti.sesi bengisular gibiydi. bana, dedi,bir isim ver,varlığım olsun. durdu, aklından yeni bir şey geçti. bana, dedi, sen isim ver, varlığım senin olsun. bana öyle bir isim ver ki senin adının yanında dursun.seni anan beni de ansın. seni hatırlayan beni hatırlamadan olmasın.
bir 'ile' koy aramıza bizi birbirine bağlasın.
--spoiler--